Kadir Onur Dinçer

Kadir Onur Dinçer

kadironurdincer@hotmail.com

Tüm Yazıları

Premier Lig’in son şampiyonu Manchester United, kötü gidişatını bu hafta da sürdürdü. Everton’a konuk olan Kırmızı Şeytanlar sahadan 2-0’lık yenilgi ile ayrıldılar. Büyük bir mucize gerçekleşmezse kırmızı-beyazlılar, ligi Avrupa kupalarına katılma hakkı sağlayacak bir basamakta bile tamamlayamayacaklar.

Son yılların en kötü performansını sergileyen ve 19 yıl aradan sonra ilk kez Şampiyonlar Ligi'ne katılamayacak olan United, bu sezonki 11. yenilgisini aldı. Manchester United’ın altı da beraberliği bulunuyor. Galip gelebildikleri maçların sayısı (17), yenildikleri ve berabere kaldıkları karşılaşmaların toplamına denk geliyor.

Haberin Devamı

Moyesin celladı, Fergusonun şarabı

ManU artık hayalkırıklığı ile giden sezonun sona ermesini bekliyor. Alex Ferguson’un ayrılmasının ardından yeni hoca David Moyes ile işler bir türlü yoluna girmedi. Ferguson her ne kadar takıma dışarıdan destek verse de; bu dış destek sahadaki varlığını kat kat aratır bir halde. Moyes'in hakkındaki fermanı taraftarlar tribündeki görüntüleriyle çoktan verdiklerini gösteriyorlar. Kırmızı-beyazlı taraftarların, romantik bir şekilde takımın başına tekrar geçmesini umdukları emekli teknik adam ise başka işlerin peşine düşmüş görünüyor.

Moyesin celladı, Fergusonun şarabı

Emekliye ayrılan Anglo-Sakson’ların en önemli uğraşları arasında yer alan bağ-bahçe işlerine Alex Ferguson da bir kıyısından girmiş gibi görünüyor. Bahçeden çok bağa yoğunlaşan İskoç futbol adamı sahip olduğu şarap koleksiyonunu satmaya karar verdi. Söylenene göre bu şaraplar hocanın Manchester United kariyeri boyunca biriktirdiği nadide eserlermiş. Yaklaşık 5 bin şişe olduğu belirtilen mühimmat, 24 Mayıs’ta Hong Kong’da açık artırma yoluyla satışa sunulacak, ayrıca on-line olarak katılma seçeneği de bulunacak.

Birçoğunun üzerlerinde Ferguson’un imzasının bulunduğu belirtilen şaraplar konusunda bir tahminde bulunan uzmanlar, satışların toplam 5 milyon dolarlık bir getirisi olacağını dile getiriyorlar. Hocanın koleksiyonunun yüzde 75’inin Domaine de la Romanee-Conti denilen Fransız tipi şaraplar olduğu belirtiliyor. Ada kamuoyunun ilgisini çeken konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Ferguson, İngiltere’de kendisinin bir geleneği başlattığını, teknik direktörlerin maçların ardından birbirlerine kendilerinin arşivinden bir şarabı hediye ettiklerini dile getirdi.

Haberin Devamı

Galatasaray Teknik Direktörü Roberto Mancini ile de bu doğrultuda alış verişleri olduğunu dile getiren Fergie o günleri şöyle anlattı: “Manchester City’deyken Mancini hep maçlara bir şişe Sassicaia (İtalya-Toscana yöresi) şarabı getirirdi. Kendisi bunların kalitesine çok güvenirdi, haksız da değildi. Arsene Wenger’in getirdikleri ise daha mütevazı ürünlerdi. Bu konuda Chelsea ise hiç iyi değildi. Bir keresinde onlara daha iyi şaraplarla gelmeleri gerektiğini söylemiştim. Ben bu lafı ettikten bir hafta sonra bir de baktım Abramovich bir kutu dolusu Tignanello göndermiş. Mourinho ise bana bir Barca Velha vereceği sözü vermişti; ancak bu sözünü tutmadı. Bunun üzerine kendisine fırça attım. Bir dahaki karşılaşmamızda elinde Barca Velha ile gelmişti”.

Suarez tarihe geçti

Haberin Devamı

Liverpool bu hafta sezonun belki de sezonun en kıymetli galibiyetini aldı. Kümede kalma savaşı veren Norwich City ile deplasmanda karşılaşan Kırmızılar rakibini 3-2 yenerek önemli bir virajı döndü. En yakın takipçileri Chelsea'nin puan kaybettiği göz önünde bulundurulduğunda altı gibi bir üç puandı bu. Raheem Sterling iki gol, bir asistle maça damga vuran isim oldu. Hocası Brendan Rodgers karşılaşmanın ardından Sterling'in dünyanın en iyi genç oyuncusu olduğunu söyledi. Çok da haksız sayılmaz.

Kırmızılar, Norwich karşısında oyuna, bu sezon artık klasik hale gelen "Liverpool Açılışı"yla başladı. Liman bölgesi insanlarının, yükleri bir an önce gemilere aktarma kaygısından mı membağını bulur bilinmez, maç başlar başlamaz golleri arka arkaya sıralıyorlar. 4. dakikada Sterling, 11'de Luis Suarez'in golleri maçı baştan koparıverdi. Sterling'i övmüşken Suarez'den bahsetmemek olmaz. Suarez bu haftaki golüyle toplam gol sayısını 30'a yükseltti. Uruguaylı forvet Premier Lig'de ulaştığı gol rakamıyla, 1987'den beri bunu başaran ilk Liverpoollu futbolcu oldu. O tarihte aynı rakamı tutturan kim diye bakıyoruz: Ian Rush.

Bu arada Burnley, Championship'te Wigan'ı mağlup ettiği karşılaşmanın ardından sınıf atlamayı garantiledi. Leicester City'nin ardından Premier Lig'e çıkan ikinci takım oldular. Bu gelişme ilginç bir tesadüfü de ortaya çıkardı. Burnley en son 1973'te Premier Lig'e doğrudan yükselmiş ve o sezon Liverpool şampiyon olmuştu. 'Tarih tekerrürden ibarettir' (History repeats itself) sözünü seven İngilizlerden, Ada medyası içinde konumlanmış bir grup, bu durumun bir tesadüf olmadığını; Liverpool'un şampiyonluğunu haber veren bir yanı olduğu şeklinde mistik bir yorumda bulundular.

Chelsea büyük fırsat tepti. Stamford Bridge'de Sunderland'i ağırladılar. Öne de geçtiler ama devamını getiremediler. Oysa Samuel Eto'o golünü atmış, kendisini yaşlı bulduğunu söyleyen Mourinho'ya minik bir şovla yine mesaj göndermişti. Ancak konuk ekip bulduğu gollerle ne Eto'o ne de Chelsea dinledi. Liverpool ile Chelsea arasındaki puan farkı bu sonuçların ardından beş oldu. Londra ekibi haftaya deplasmanda Liverpool'a konuk olacak. Mutlaka galip gelmeleri gerekecek. Hoş yenseler de sonrasında rakiplerini yakalayabileceklerinin bir garantisi yok. Liverpool ondan sonraki son iki maçında Crystal Palace ve Newcastle United'ı yenebilecek güçte.

Manchester City ise bu hafta pazartesi mesaisinde sahaya çıktı. West Bromwich'i ağırlayan Maviler mücadeleyi 3-1 kazandı. Bir maçı eksik City'nin, lider Liverpool ile arasında 6 puanlık bir fark bulunuyor. Kalan maçlarında Palace ve Everton ile dışarda, Aston Villa ve West Ham ile içerde karşılaşacak City'nin rakiplerine göre biraz daha iyi bir takvimi varmış gibi görünüyor. Tabi West Brom maçında sedyeyle oyunu terk eden Silva ve bir diğer sakatlanan isim Aguero'nun durumları da yakından tekip edilecek.

Artık şampiyonluk umudu kalmayan Arsenal bir umut Devler Ligi biletini kovalayacak. Bu hafta Hull City’yi deplasmanda 3-0 yenerlerken ligin ilk yarısındaki takım bütünlüğünden enstantaneler sundular. Attıkları gollerdeki makine düzeni paslaşmalar bunun göstergesiydi..

West Ham United bu hafta sahasında Crystal Palace’ı ağırlarken evinde kritik bir mağlubiyet aldı. Konuk ekibin tek golünü, Türk futbolseverlerin yakından tanıdığı Jedinak penaltıdan kaydetti. Geride bıraktığımız hafta forveti Dylan Tombides’i kaybeden West Ham cephesinde moraller bozuktu. Kanserle savaşını kaybeden 20 yaşındaki oyuncu hayata veda etmişti. Maç öncesi Upton Park’ta oyuncu için anma töreni yapıldı. Palace 1-0’lık galibiyetle son haftalardaki başarısını sürdürdü. Tony Pulis’in takımın başına geçmesinin ardından şahlanan ekip üst üste beşinci galibiyetini aldı. West Ham ise üst üste üçüncü mağlubiyetini tattı.

Cardiff City-Stoke City maçı ilginç anlara sahne oldu. Karşılıklı atılan iki penaltıyla takımlar sahadan birer puanla ayrıldılar. Şunu söylemek gerekir ki iki pozisyonun da ne kadar penaltı olduğu tartışılır. Deneyimli hakem Howard Webb önce Stoke lehine bir penaltı verdi. Bu karar ev sahibi ekibin taraftarlarının yoğun protestosuna maruz kaldı. Bu baskının etkisiyle olacak ki Webb ikinci yarıda uyduruk bir penaltı da Cardiff lehine verdi ve adalet terazisini kendince dengeledi. 1-1 sona eren maç düşme hattından uzaklaşmaya çalışan Cardiff’in işine yaramadı. Swansea deplasmanda Newcastle United’ı 2-1 yenerken, Aston Villa ile Southampton da 0-0 berabere kaldılar.

Adaylar belli oldu

Premier Lig’de sezonun en iyi futbolcusunun seçileceği yarış için adaylar belli oldu. İngiltere Profesyonel Futbolcular Birliği (PFA) tarafından 2013-2014 sezonunda Premier Lig'in en iyi oyuncusu için 6 aday belirlendi. Uzun bir aradan sonra zirve yarışına ortak olan Liverpool’dan üç ismin adaylar arasında bulunması dikkat çekti: Steven Gerrard, Luis Suarez, Daniel Sturridge. Chelsea’den Eden Hazard, Southampton’dan Adam Lallana ve Manchester City’den Yaya Toure diğer adaylar.

Adayların belli olmasının ardından Yaya Toure çok konuşulacak açıklamalar yaptı. Fildişi Sahilli futbolcu bu ödül işlerinde siyahi futbolcuların ötelendiğini belirterek, bir nevi beyazlar lehine ayrımcılık yapıldığını savundu. Deneyimli futbolcu vatandaşı Didier Drogba’nın da İngiltere’de oynadığı zamanlarda bu ayrımcı tutumdan nasibini aldığını ve hak ettiği değeri görmediğini dile getirdi. BBC’ye konuşan oyuncu, “Bazıları için Afrikalılar hayvandır; insan değil” gibi çarpıcı ifadeler kullandı. Geçtiğimiz yıl Gareth Bale’nin kazandığı ödül için en ciddi aday olarak Suarez’in ismi öne çıkarılıyor. Ada’da ırkçı eğilimi olan insanlar mutlaka vardır. Ancak bu yarışı Toure kazanamazsa bunun nedeni, onların nüfuzundan çok, Uruguaylı Suarez’in geçirdiği harika sezon olacak.

Öte yandan Ada futbolu uyuşturucu skandalı ile çalkalandı. İngiliz polisi bir futbol takımında yaşanan uyuşturucu skandalı için soruşturma başlattı. İngiliz yetkililer, İngiltere'de adı açıklanmayan bir takımın uyuşturucu skandalına karıştığını duyurdu. İngiliz polisi, bir futbol kulübünde görev yapan üst düzey bir yetkilinin stadyum içerisinde A-sınıfı uyuşturu kullandığına dair gelen iddialar sonrasında soruşturma açtı.

Guardian'da yer alan habere göre, takımda iki öne çıkan görevlinin deplasman maçında konuk oldukları stadyumun tuvaletlerinde kokain çekerken yakalandığı ifade ediliyor. Söylentilere göre, bu olaya aynı ligde yer alan başka takımlar da dahil oldu. Haberde, adı uyuşturucu skandalına karışan kulüp yönetiminin, bir çalışanın koltuğundaki beyaz tozdan dolayı endişelenndiği belirtiliyor.

En çok seyirci İngiltere’de

UEFA’nın geçtiğimiz günlerde yayınladığı, 6. Kulüp Lisans Kıyaslama Raporu kıta futboluyla ilgili çarpıcı gerçekleri ortaya koydu. 700 kulübün verilerinin değerlendirilmesiyle oluşturulan rapor Avrupa'da da kulüp futbolu hakkında sunduğu 100 sayfalık analizle dikkat çekti. Rapora göre seyirci sayılarında Avrupa birincisi İngiltere. Toplamda 13 milyon 649 bin seyirci ile Adalılar en çok seyirciyi tribüne çekmeyi başardılar. Seyirci rakamlarının ortalamasına bakıldığında ise 42 bin ile Almanya ilk sırayı aldı.

Transfer maliyetlerinde de İngiltere zirveye kuruldu. 2012-13 sezonu kadrolarının toplam transfer maliyeti İngiltere’de 2 milyar 860 milyon, İtalya’da 2 milyar 213 milyon, İspanya’da ise 1 milyar 665 milyon olarak ortaya çıktı. Kulüplerin gelir sıralamasında da İngiltere ilk sırayı aldı. Ortalama rakamlara göre İngiltere 139 milyon, Almanya 108 milyon, İspanya 93 milyon ile sıralandılar.

HAFTANIN KARMASI (4-3-3)

Hugo Lloris (Tottenham)

Seamus Coleman (Everton)

Per Mertesacker (Arsenal)

Martin Skrtel (Liverpool)

John O'Shea (Sunderland)

Christian Eriksen (Tottenham)

Kevin Mirallas (Everton)

Aaron Ramsey (Arsenal)

Lucas Podolski (Arsenal)

Raheem Sterling (Liverpool)

Luis Suarez (Liverpool)

HAFTANIN TAKIMI

Sunderland

Artık küme düştü gözüyle bakılan ligin son sırasındaki Sunderland, şampiyonluğun en önemli adayları arasında bulunan Chelsea karşısında önemli bir galibiyet elde etti. Samuel Eto’o 12. dakikada gol perdesini açarken ev sahibi ekip öne geçti. Ancak Sunderland iki golle geri dönmeyi başardı.

HAFTANIN YILDIZI

Raheem Sterling (Liverpool)

Liverpool’un Norwich’i 3-2 yendiği maçta 2 gol, 1 asistle karşılaşmanın öne çıkan oyuncusu oldu. Galibiyette en önemli pay şüphesiz onundu.

HAFTANIN GOLÜ

Raheem Sterling (Liverpool)

Liverpool’un Norwich karşısında ilk golü Sterling’den geldi. Genç forvet uzaklardan rakip kaleciyi gafil avladı.

HAFTANIN KURTARIŞI

Hugo Lloris (Tottenham)

Tottenham sahasında Fulham’ı 3-1 mağlup etti. Paulinho, Kane ve Kaboul’un golleri ev sahibi ekibi galibiyete taşıdı. Karşılaşmanın 51. dakikasında gelişen Fulham atağında sol kanattan gelen topa Rodallega kafayla vurdu, kaleci Lloris uçarak nefis bir kurtarış yaptı. Kolombiyalı futbolcunun, pozisyonun ardından Fransız meslektaşını kutlaması da görülmeye değerdi. Lloris’in aynı maçta bir penaltı kurtardığını da burada söylemek gerek.