Mutlu bir gece

Terim'in oyun planı eksiksiz uygulanıyordu Almanya önünde. Hele rakip, alan markajında kalıp oyunu biraz da hafife alınca milli oyuncularımız çok da derli toplu bir paslaşma ve pozisyon ziyareti çekiyorlardı ekranlara ve tribünlere... Halil Altıntop'u tek santrfor olarak kullanıp Tümer-Nihat-Yıldıray gibi isimlerle de gol yollarını zorluyordu bizimkiler... Savunmada Alpay-İbrahim Toraman rakip uzunlara tüm hava toplarında şans tanımıyorlar, Ümit ve Selçuk ise hem orta alana çıkıp hazırlık paslarına ortak oluyorlar, hem de Almanlar'ın kanat yüklenişlerini ustalıkla kilitliyorlardı. Fatih hoca ikinci yarıda Yıldıray ve Halil Altıntop'un yerlerine Serkan ile Ergün Penbe'yi alıp çıkıyor, millilerimiz aynı ilk yarı vitesleriyle ikinci 45'te de oyuna ağırlıklarını koymaya devam ediyorlardı.Yalnız Almanlar'ı pek anlayamadım ben... On yıllarca Beckenbauer-Matthaeus-Rummenigge, Klinsmann kalede Maier, Stilike, Gerd Müller gibi futbol devlerini seyretmiş şu tecrübeli gözlerim dünkü yavan ve sıradan adamlardan kurulmuş Almanya'yı hiç tanıyamadı desem yeridir. Ayrıca 'Gel değişelim deseler' bizdeki Almancı gençlerden tekini bile verip de Alman takımından bir oyuncuyu almam Ay - Yıldızlı formanın içine...Fatih Terim, Almanya gibi 2006'nın ev sahibi bir takımını devirmekten ve dünkü tertip deneylerinden mutlu olmalı. Hele kalede Volkan'ın da artık genç yetenek olmaktan çıkıp usta kalecilik mertebesini sahiplenmesi de Arnavutluk maçının sonucu adına moral verdi hepimize...Evet, Danimarka da Yunanistan'ı yendiğine göre artık 2006 Almanya yolculuğu adına tüm ülke olarak daha ciddi düşünceleri sahiplenebiliriz. esenay@milliyet.com.tr İki gözle aynı anda çift maçı seyretmek ne zor işmiş yahu... Olimpiyat Stadı'nda Fatih Terim, Arnavutluk oyununun tertibini arayıp tararken bizim tribündeki spor yazarı dostlarla önümüzdeki ekranlardan Danimarka-Yunanistan maçını kaçamak gözlerle de olsa seyredip adeta dokuz doğruyorduk, Danimarka golü geldikten, oyunun bittiği ana kadar...