Skorer ÖZEL DERS!

ÖZEL DERS!

01.12.2010 - 01:59 | Son Güncellenme:

12 sarı, 1 kırmızı kartın çıktığı maçta en küçük bir olay bile çıkmadı Kendisini iten Ronaldo'ya hoşgörü gösteren Guardiola takdir edildi Real Madrid'in bir taraftarı, Barçalılar arasında formayla bile maç izleyebildi Mütevazı Villa, "İki puan farkla lideriz. Ancak daha Kasım ayındayız!" dedi

ÖZEL DERS

Süper Lig'de ezeli rakiplerin birbirleriyle oynadığı maçlarda, güvenlik koridoruna, iki taraftarın izolasyonuna, teknik adamların ve yöneticilerin tahrik eden demeçlerine o kadar alışmışız ki, "El Clasico"da, Barcelona ile Real Madridlilerin "Fair-Play" kokan hareketleri, bizim için adeta ders niteliğinde oldu.
Saha içindeki futbol gerginliğini bir kenara bırakırsak, iki takım taraftarının da son derece olgun tavrı, futbolun sadece futbol olmadığını bir kez daha gösterdi. Düşünün, 12 sarı, 1 kırmızı kartın çıktığı bir derbi sonrasında Süper Lig'de neler yaşanırdı? Yenilen takımın taraftarı, yenen takıma stat dışında üstünlük(!) sağlamak için uğraşmaz mıydı? Ama bunların hiçbiri "El Clasico"da olmadı. Ev sahibi Barcelona taraftarı, kendi aralarında bir Real Madridlinin formasını giyip, elinde kaşkolunu sallamasını önemsemedi.
Sadece taraftar değil, Barcelona Teknik Direktörü Guardiola ile gecenin kahramanlarından David Villa, karşılaşma sonrasında yaptıkları açıklamalarla, "saha dışı"nda da ders vermeye devam etti.

Haberin Devamı

‘Olur böyle şeyler’
32. dakikada Ronaldo’nun kendisini itmesi, birçok kişi tarafından yadırganmıştı. Bu hareketi yorumlaması istenen Guardiola, "Maçta böyle şeyler olur" diyerek ortamı yumuşatırken, rakiplerini de şu sözlerle teselli etti: "Bu maç iki takım arasındaki farkı ortaya koymamalı. Futbolcularımın hepsi çok iyi oynadığı için böyle bir skor ortaya çıktı. Barcelona'nın iki golüne imza koyan David Villa, iddialı konuşmak yerine, "İki puan farkla lideriz. Ancak daha Kasım ayındayız. Kazanmayı sürdürmemiz gerekli" diyerek mütevazı tavrını ortaya koydu.

ÖZEL DERS

‘Camp Nou’da orgazm’
Barcelona'nın muhteşem zaferi, tüm dünyada büyük yankı bulurken Messi ve arkadaşları göklere çıkarıldı. Madrid'e yakın gazeteler Ronaldo'nun verilmeyen penaltısına odaklandı.
Marca, "Yıldızlar neredeydi, Özil hiç ortalıkta görünmedi" sözleriyle Türk futbolcuyu eleştirdi. As gazetesi, Cristiano Ronaldo'nun bir hafta önce "Bize sekiz tane atamazlar" sözlerini hatırlattı, "8 değil ama 5 yetmez mi?" serzenişinde bulundu.
Katalan Sport gazetesi, "Camp Nou'da orgazm" ve "Barça, Mourinho'nun Madrid'ini başka bir tarihi tokatla yerin dibine batırdı" başlıklarını öne çıkardı.

Haberin Devamı



YORUMCULARIN, "BARCELONA'NIN OYNADIĞI FUTBOLSA, BİZİM OYNADIĞIMIZ NE?" SORUSUNA YANITI:
ÜZÜLMEYELİM, İZLEYELİM!

Üreten ve satın alan

Her iki takım da her şeyden önce bu güzel ve masum oyunu oynamak niyetiyle buluştu. Ama Barça’nın niyeti o kadar köklü, hazırlığı öylesine kusursuz ki, Real ve Mourinho niyetlerini ifade etme fırsatı bile bulamadılar. Biri koştu, oynadı ve çalıştı. Öteki kovaladı, mücadele(!) etti ve çatıştı. İki takımın farklılığı, bence Barça’nın tüm sporcularını sahiplenen, onlara hak ettikleri zamanı ve fırsatı tanıyan, takım felsefesini paylaştıran ve eğiten anlayışı ile Real Madrid’in yıldızları bedeli neyse ödeyip, kısa sürelerde kullandıktan sonra elden çıkaran ve hemen her yıl sahneyi yeni aktörlerle düzenleme ihtirasına dayanıyor. Bize gelince... Biz, iki anlayışı da anlayamadan futbolu bir didişmeye, kaosa ve çatışmaya döndürmüş durumdayız... Evet, ikisi de futbol, maalesef!
ATTİLA GÖKÇE

Haberin Devamı

Kendimizi hırpalamayalım
‘Barça’nın oynadığı futbolsa. bizim oynadığımız ne? ‘sorusunu dünya yüzünde sormayan takım, kulüp, ülke yoktur. Bu yüzden kendimizi çok hırpalamaya gerek yok. Bundan önce iyi takımlar vardı, bundan sonra da olacaktır. Ancak bu seviyede başka bir takımı kalan ömrümde izleyeceğimi hiç sanmıyorum.
Barcelona artık kendi unsurlarının dahi kolay anlamadığı bir oyun oynuyor. Guardiola sahada olup biten herşeye hakim midir, Xavi, Iniesta ya da Messi ne yaptıklarını analiz edebiliyorlar mıdır, emin değilim. Sanki farkında olmadan bir boyut atladılar, bir organizmaya dönüştüler. Bir vücut oldular ve yürüyorlar. Onları seyrederken üzülmek ya da analiz yapıp ders almaya çalışmak mantıklı gelmiyor. Zevk almak lazım!
MEHMET DEMİRKOL

Türkiye’de oynanan “kaosbol”
Barcelona, Real karşısına tek bir yeni transferle (Villa’yla) çıkıyor, Beşiktaş’ın derbi 11’inde 5 yeni var. Barça son 8 yılda 2 hocayla çalışmış, Galatasaray’sa 9... Barcelona’da Villa atmıyor, Almeria’ya 8 atıyorlar; Messi atmıyor Real’e 5 atıyorlar. Fener’i bir aydır tek başına Alex sırtında taşıyor. Türkiye’de yönetimler kaos, teknik kadrolar kaos, futbolcu listeleri kaos... Barcelona’nın oynadığı futbolsa, Türkiye’de oynanana en fazla “kaosbol” denebilir herhalde.
UĞUR MELEKE

Haberin Devamı

Şifre; istikrar
Barcelona'da uzun zamandır değişmeyen ve alttan gelen iskelet var. Bir saniye yerlerinde durmuyorlar ve kendi oyunlarını kabul ettirmesini biliyorlar. İkinci olarak da artık rakiplerini oyundan zevk almaz hale getirdiler. Şüphesiz daha iyi bir şeyler görmek sürekli olarak değişen kadrolarla mümkün değil. Real Madrid'de de kadro istikrarı bir türlü olmadı.
Türkiye ile kıyaslarsak bizde durum biraz farklı. Futbol daha çok mücadeleye dayalı, doğaçlama. Ama bu sancılı süreçte; oyun sistemi, planlama ve organizasyon yapıldığında, ülkenin en tepesiyle en alt seviyesinde aynı güzergahta yüründüğü zaman çok önemli gelişmeler olacak. Biz yetenekli bir ulusuz.
HAKAN ŞÜKÜR

Haberin Devamı

Örnek alınmalı
Real Madrid Başkanı Florentino Perezin'in milyonlarca euro harcayarak oluşturduğu takıma, Barcelona, ilk 11'de alt yapıdan gelen 8 oyuncu ile yanıt vererek kazandı. İspanya'da artık şu konuşuluyor: Milyonluk ayaklar sana şampiyonluk için garanti veremez.
Türk yöneticiler de umarım bu karşılaşmadan kendilerine bir pay çıkarırlar. Son yıllarda olduğu gibi, milyonlarca lira harcayarak kadrolar oluşturmaya devam ederlerse, onlar da Real Madrid'in durumuna düşer.
FABIAN TORRES

İnternet geyikleri
Yeni göğüs reklamı: Beşler!
- Barça, El Clasico sonrası formasındaki göğüs reklamını değiştirmek zorunda kaldı: Beşler
- Barcelona'nın Real Madrid'e topsuz idman yaptırdığı karşılaşma...
- Ayıp denen şeyin Barcelona'da olmadığını gördük. Real Madrid'e de 5 atılmaz ki...
- 3'ten sonra Mourinho sahaya havlu atsaydı daha iyiydi. Direkt kroki olmuştu takımı, küsüp maçı seyretmeyi tercih etti.
- Real Madrid'in topla en çok orta yuvarlakta buluştuğu maç. 6 santra az değil tabii...
- 2 sorum olacak 1. Messi, sen insan mısın? 2. Barcelona sen yeryüzünün takımı mısın?
- Sahada Real Madrid'e ait ikinci bir top olsaydı bile en fazla 5-2 biterdi.

‘Beyaz korkaklar’
Barcelona kentinde faaliyet gösteren basın kuruluşları, takımları karşısında ağır bir hezimet yaşayan Real Madridli futbolcuların maç sonrası kendilerine demeç vermemesini sert bir dille eleştirdi.
Gazeteler, "Beyaz Korkaklar" yorumları yaparken, Teknik Direktör Jose Mourinho'nun oyuncularına konuşma yasağı getirdiğine dikkat çekti. Bu karar öncesi sadece Xabi Alonso'nun basın mensuplarının sorularını yanıtladığı bilgisine yer verildi.
Hem liderliği, hem de yenilmezlik unvanını 5-0'lık mağlubiyetle yitiren Real Madrid'de Teknik Direktör Jose Mourinho'nun, Mahamadou Diarra ile tartışması İspanyol basınına yansıdı.
Malili futbolcunun maçın son dakikalarında oyuna girmeyi reddedip, Mourinho'ya kızgın hareketlerde bulunması görüntülere yansırken; kulüpten yapılan açıklamada bu tartışmanın sadece oyun içindeki bir pozisyon nedeniyle yaşandığı savunuldu.
ÇAĞDAŞ GÜZER