Rıdvan Dilmen

Rıdvan Dilmen

rdilmen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Sivasspor ve Beşiktaş’ın kazanması, liderle puan farkının dokuza, ikinci ile sekize çıkması derbinin gidişatını, oyun şeklini daha başlamadan etkiledi. Artık iki takım oyuncuları ve teknik adamları biliyor ki, kaybettikleri anda defteri kapatacaklar, yeni sezonun hesaplarını yapmaya başlayacaklar. Tabii büyük bir futbol mucizesi olmazsa. Hatta biraz daha ileri gidersek berabere bile kalsalar işleri kalan 7 haftada çok zorlaşacak. Oluşan tablo ister istemez hem Galatasaray’da, hem de Fenerbahçe’de büyük baskıya yol açacaktır.
Bu nedenle bugünkü karşılaşmada öne geçen takım büyük avantaj sağlayacak. Çünkü geride kalan takım şuursuzca hücumu düşünecek, kontrolü elinden kaçıracaktır. İki takım da kontataklarda etkili silahlara sahip olduğu için ister istemez bol pozisyonlu, hatta bol gollü bir maç izleyebiliriz.
Fenerbahçe’nin hocası Aragones’in sezon başından bu yana belli bir oyun tarzı var. Sistemde fazla değişiklik yapmıyor. Alex varsa tek santrfor çıkıyor, yoksa çift forvetle mücadele ediyor. Yani takımın nasıl oynayacağı üç aşağı beş yukarı çok belli. Galatasaray ise Teknik Direktör Bülent Korkmaz uzun bir aradan sonra Arda, Lincoln, Milan Baros ve Kewell dörtlüsünü bir arada oynatma şansını yakaladı. Bu dört yaratıcı oyuncu ile sonuca gitmeye çalışacaklar. Eğer bu dörtlü ligin ilk yarısındaki o muhteşem performansı yeniden tutturursa Galatasaray’ın şansı bir hayli yükselir. Ancak Galatasaray’ın hücum yaptığı bölümlerde savunmasının arkasına atılacak toplara da dikkat etmesi gerekiyor. Son dönemlerde ciddi zaafiyet gösteren bu bölgeye iyi driplinglerle sarkabilecek oyuncuları bulunan Fenerbahçe kendine pozisyonlar yaratabilir. Özellikle uzun bir sakatlık dönemi sonrası Mehmet Topal’ın hem de stoperde görev alacak olması Galatasaray adına sıkıntılar doğurabilir. O yüzden bugünkü maçta iki takım stoperlerine büyük iş düşecek. Az hata yapan galibiyete daha yakın olacaktır. Fenerbahçe’de ise Emre Belözoğlu takımı adına kilit rol üstlenecektir.
Doğal olarak maç sonunda kaybeden hoca çok tartışılacaktır. Ancak ihaleyi teknik adamlara bırakmamak lazım. Böyle durumlarda en son hocaların gündeme gelmesi gerekir. Çünkü başarısızlıkta onların hedef gösterilmesi uzun vadede futbolcuların ve yöneticilerin daha fazla aleyhine olmaktadır.