Rıdvan Dilmen

Rıdvan Dilmen

rdilmen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Bu kadar derbi zaferine bu kadar şampiyonluk az

Cuma gecesi İstanbul Büyükşehir Belediye - Bursaspor, cumartesi gecesi ise Beşiktaş-Eskişehirspor maçlarının sonuçları derbi öncesi iki takım oyuncularını da, teknik direktörleri de kesinlikle etkilemişti.
Frank Rijkaard kazanmak üzerine bir takım çıkarmış, ancak tarzının dışına çıkarak oynamayı tercih etmişti. 4-2-4 sistemine dönen Hollandalı, orta sahadaki iki oyuncudan birini de Alex ile adam adama oynatınca bu bölgede ciddi sıkıntı yaşandı.
Fenerbahçe ise kendi formatında sabit kaldı. Alex de geriye gelince beşli bir orta saha oluştu. Rakibe göre sürekli göbekte fazla kaldılar.
Galatasaray’ın klasik oyunu rakip alana yıkma stratejisine karşı, Fenerbahçe’nin yıllardır alıştığımız düzenden taviz vermeyerek sabırlı, sakin ve kontrollü oyun anlayışı bu derbi de sarı-lacivertli takım için yine büyük avantaj oldu.
Fenerbahçe takımı uzun yıllardır rakiplerine derbilerde büyük üstünlük sağlamasına rağmen bu başarısını şampiyonlukla örtüştüremiyor. Normalde bu kadar derbi kazanan bir takımın daha fazla şampiyonluk yaşaması gerekir. İşte burada problem ortaya çıkıyor.
Galatasaray, Beşiktaş, Trabzonspor, Sevilla, Chelsea gibi güçlü rakiplere karşı başarılı olan savunma ağırlıklı oyun tarzını, karşısına bir puan için çıkan Anadolu takımlarına karşı da uygulamaya çalışıyor. Fenerbahçe’nin bu formatı olmazsa olmaz maçlarda yeterli gelmiyor.

Haberin Devamı

Davetiye çıkardı
Galatasaray’da ise durum tam tersi. Onlar Anadolu takımlarına 4-3-3 gibi ofansif ağırlıklı bir sistem uygularken, derbide üçüncü orta sahayı da hücuma gönderdiler. Bu da ibreyi Fenerbahçe lehine çevirdi.
Örnek; Selçuk golden önce topu aldığında 30 metre civarında tek bir rakip oyuncu yoktu.
Golde tabii ki kalecinin hatası var ama hücumun gelişimi de hataya davetiye çıkardı. Selçuk’u biri mutlaka karşılamalıydı.

Bu kadar derbi zaferine bu kadar şampiyonluk az

Kartal karanlıktan çıkmayı iyi biliyor
Lig öyle bir hale büründü ki, her hafta tahminler değişebiliyor. Bursaspor’un avantajı devam ediyor. İki hafta önce en az şans tanınan Fenerbahçe ve Beşiktaş, şimdi Bursaspor’un en ciddi rakipleri gözüküyor.
Beşiktaş ilginç bir takım. Karanlıktan çıkmayı bilen bir teknik direktör ile oyuncu kadrosu var. Bu hem ligin gidişatında, hem de Eskişehirspor maçında böyle oldu.
Son iki maça bakıyorsunuz iki stoper de birbirinden kötü. Rakip Kasımpaşa ve Eskişehirspor’un santrforları; Gökhan Güleç, Şahin ve Ümit Karan toplam dört attılar. Ama buna karşılık müthiş bir de kalecileri var. Rüştü iki maçta dört gol yemesine rağmen takımın en iyisi.
Beşiktaş’ta geçtiğimiz haftalara nazaran pozitif bir gelişme de var tabii... Müthiş saldırgan oynuyorlar. Özellikle 2-0’dan sonra Mustafa Denizli’nin hamlesi maçın çehresini değiştirdi. İbrahim Toraman’ı orta sahanın ortasına kaydırıp, Fink ve Ernst’i daha ofansif oynatınca bol pozisyon bulup maçı kazandılar. Üstelik son yıllarda izlediğimiz en iyi maçlardan birini oynayarak.

Haberin Devamı

Sakin kalmalılar
Ligin sonuna geldikçe, mesafe kısaldıkça takımlardaki stres de artıyor. Bursaspor, Belediye maçına iyi başlamasına rağmen geriye düşünce şuursuzca hücum etmeye başladı. Bu gelecek adına handikaptı. Daha sakin kalmayı öğrenmeleri şart. Yine de tablo onları birinci aday gösteriyor.