Fenerbahçe, Chelsea kadrosu ile çıktı sahaya. Hiçbir değişiklik yapılmamıştı. Aslında maç boyunca takım doğru oynadı. Çünkü hem fiziksel, hem de psikolojik açıdan zor bir maçtan gelmişlerdi. Dolayısıyla ekonomik oynayarak oyunu bitirmeye çalıştılar.
Maçın hemen başında skoru yakalamak istediler. Birkaç ciddi pozisyonun ardından da golü buldular. Ayağa paslarla oyunu tutmak isterken bireysel hatadan golü yediler. Yana doğru kontrollü oyundan tekrar kontrolü ama öne doğru oynamaya başladılar. Vederson ilk golde yaptığı hatayı telafi etti ve takımını yeniden öne geçirdi. Yine golden sonra yana doğru ayağa oynayarak maçı bitirmeye çalıştılar. Ancak Alex, Aurelio ve Semih’in çok yorgun olması daha fazla ürekten olmalarını engelledi.
Ben çözemedim
Fenerbahçe takımının en büyük problemi Deivid’in kaybettiği toplardı. Maldonado, takımı ya öne götürür, ya arkaya yaslar. Oyun galibiyetle devam ederken Edu ve Lugano’nun içine dalıyor, öne geçmek için çaba sarfedildiğinde takımı öne doğru taşıyor. Fiziği arkadaşlarının gerisinde. Bunu da basit oynayarak çözmek istiyor.
Ankaraspor takımı tamamen Fenerbahçe’ye endeksli bir oyun düzeni ile çıkmıştı. Belki de ilk kez savunmada üçlü oynadılar.
Oyun böyle bitecek denirken, Fenerbahçe’nin fantezi yapma merakı pahalıya mâloldu. Nedenini çözemediğim bir kararla kazanılan penaltıyı Alex dururken Kezman kullandı ve topu auta attı. Zico ve Alex’in bu ikramı işleri zora soktu.
Hakem sezonun en formda ismi. Yine mükemmel bir maç yönetti.