Fenerbahçe ciddi bir antrenman yaptı. Geçen hafta kaybedilen puanların Fenerbahçe’ye ders olacağı belliydi. Olmuş da. Çok ciddiydiler.
Niye antrenman maçı dedim. Çünkü karşılaşmayı antrenmana çeviren Denizlispor idi. Güvenç Kurtar hocayı beğeniriz. Kısıtlı kadrosuna rağmen ligde kalmayı çoktan garantiledi. Ama dün Fenerbahçe’nin karşısına öyle bir çıktılar ki, anlaşılır gibi değildi. Fenerbahçe genelde 2-0 öne geçtiği zaman rakiplerinin savunma direnci kırılıyordu. Denizlispor savunması skor daha 0-0 iken orta sahaya kadar çıktı, garip bir ofsayt taktiği uyguladı. Yaptıkları her hücumun dönüşünde Fenerbahçe topu doğru kullandığında kaleci ile karşı karşıya kalıyordu. Pasları çoğu zaman kötü kullanmalarına rağmen sayısız fırsat yakaladılar.
Fenerbahçe takımı aslında o kadar canlı ve istekliydi ki, skoru nasıl olsa yakalardı. Rakibin bu oyun mantığı sadece işlerini kolaylaştırdı. Zico kart sınırındaki oyuncuları skor garantiye alındıktan sonra çıkararak doğru yaptı. Takımın her iki bekini de ilk kez hücuma soktu.
Doğru işler
Denizlispor’u göbekten delemeyeceklerini anlayınca kenarlara indiler. İki kenar oyuncusu Deivid ve Kazım sürekli içe kat edince Gökhan ve Uğur önlerindeki boşluğu iyi değerlendirerek etkili oldular.
Savunmada Edu’yu çok beğendim. Birkaç haftadır oynamadığı için maçın başında birkaç pas hatası yapan ancak sonradan düzelen Selçuk’u da beğendim. Alex ve Deivid lider gibi oynadılar.
Kezman’ın maçın başında boş kaleye kaçırdığı gol için “inanılır gibi değil” demem. Çünkü futbolda bunlar var. Penaltı da kaçar, böyle pozisyonlar da. Stresli oynamanın sıkıntısını yaşıyor. Kezman iyi oynar, kötü oynar. Ben çok beğenmiyorum. Ama kalpten mücadele etmesi hem benim hem de taraftarın ona saygı göstermemizi sağlıyor.
Hakem M.Kamil Abitoğlu iyi bir maç yönetti.