Fenerbahçe grubunda 4’te 4 yaparak çeyrek finale yükseldi. Şu anlamda çok önemli bu. Uzun yıllardır kupada yoklardı, hatta ligde zaman zaman maç seçiyordu takım. Bu ciddi bir aşama Fenerbahçe için. Tabii ki Teknik Direktör Aragones’in de başarısı.
Hazırlık maçı yapmadan devre arasındaki kupa sınavlarına ideale yakın kadroyla çıkardı takımını. Maç kondisyonu dışında konsantrasyonunu da ayakta tuttu oyuncuların. Açıkcası oyuncular da maçlara baktığımızda rakip kim olursa olsun hep ciddi oynadılar.
Bir üst tura çıkmayı garantiledikleri için sahaya aslında rahat çıktılar. Ama bir hafta sonra oynayacakları Trabzonspor maçı için iyi bir kondisyon antremanı yaptılar. Eskişehirspor takımı Fenerbahçe’ye karşı konsantrasyonu yüksek başladı maça. Batuhan - Youla, arkadan Serdar ile geliyor, iki tane de net pozisyon buluyorladı. Daha sonra 10 kişi kalınca, 1-0 da geriye düşünce maçı çevirme şansları kalmadı. Rıza Çalımbay da ligi düşünmeye başladı. Aslında Emre atıldığından itibaren Aragones ile Rıza Çalımbay’ın kafasında kupa bitti, lig ağırlık kazandı. İkinci yarıda da ardı ardına değişiklikler yaptılar, diğer oyuncuları görme fırsatı buldular. Eskişehirspor’un gardı düştükten sonra Fenerbahçe ayağa bol pas yaparak pozisyonlar üretti ve farka gitti.
Bu üç kupa maçında şunu gördük; (Roberto Carlos birinde oynamadı) Fenerbahçe takımı beklerini sanki ikinci yarıda daha çok öne çıkaracak. Kulübe zenginliği de arttı. Şimdi geride bir tek Güiza sorunu kaldı. Gol atması için ya sabır edilecek, ya da Semih’e dönülecek.
Ben Deniz Çoban’ın birkaç maçını izlemiş ve beğenmiştim. Dün de iyi yönetti.