Süper Lig Şansal Büyüka: Kalite, rüzgârı G.Saray’a döndürdü

Şansal Büyüka: Kalite, rüzgârı G.Saray’a döndürdü

15.11.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:

Milliyet'in duayen yazarı Şansal Büyüka, "Şampiyonluk yarışında haftalardır Fenerbahçe için esen rüzgâr, son iki haftada Galatasaray’a döndü. Daha doğrusu G.Saray’daki “kadro kalitesi”, antrenmanı yiyip hazır hale geldikçe, şampiyonluk rüzgârını kontrol etmeye başladı" dedi.

Şansal Büyüka: Kalite, rüzgârı G.Saray’a döndürdü

Milliyet'in usta yazarlarından Şansal Büyüka, 'Dobra Dobra' köşesinde şampiyonluk yarışında Galatasaray'ın Fenerbahçe'den önde olduğunu belirtti. 

Haberin Devamı

Büyüka'nın Dobra Dobra köşesinde şu ifadeler yer aldı;

Süper Lig’de şampiyonluk yarışında çok uzun haftalardır Fenerbahçe’nin arkasından esen rüzgâr, son iki haftada Galatasaray’a döndü. Daha doğrusu Galatasaray’daki “kadro kalitesi”, antrenmanı yiyip hazır hale geldikçe, şampiyonluk rüzgârını kontrol etmeye başladı.

- Okan Hoca, yerli kontenjanı nedeniyle belki geç kaldı ama, ilk on bire Rashica’yı yerleştirince, takım ekstra bir ivme kazandı.

- En önemlisi; Galatasaray güçlendi ve rakibe önde basmaya başladı.

- Öyle bir kalite var ki; pozisyonu bulan kaçırmıyor, atıyor.

- Kerem; çalım ve dripling illetini bırakınca, kendine ve gollerine döndü.

- Abdülkerim, büyük takım tedirginliğinden kurtuldu, kendini buldu. Savunması iyi... Altına imzamı atarım; sezon sonuna kadar Abdülkerim’den 4-5 kafa golü daha gelir.

Haberin Devamı

- Ağır, temposuz oyun bitti. Hızlı hücuma çıkıyorlar, çabuk oynuyorlar, kişisel beceriyi kullanıyorlar ve sonuca gidiyorlar.
Söylemeye ve yazmaya devam edeceğim; kalite her zaman kazanır.

Jesus yetecek mi?

Fenerbahçe çok uzun bir yoldan buralara geldi. Azgın dalgaları aşarak geldi, durmadan dinlenmeden geldi. Limana çeyrek kala doğal olarak sallanmaya, dalgalanmaya başladı ve Giresun maçında karaya oturdu.

Fenerbahçe çok uzun bir yoldan buralara geldi. Azgın dalgaları aşarak geldi, durmadan dinlenmeden geldi. Limana çeyrek kala doğal olarak sallanmaya, dalgalanmaya başladı ve Giresun maçında karaya oturdu.

- Buna rağmen: Fenerbahçe çok başarılı bir ilk dönemi geride bırakarak 45 günlük uzun araya girdi.n 2013-14 şampiyonluğundan sonra takımın üstüne çöken ölü toprağı kalktı. Yan pas, geri pas, ruhsuz ve uyutan oyun bitti.

- Sahneye diri, mücadele eden, hızla hücuma kalkan, rakibi presle boğan, futbolundan ve mücadelesinden zevk duyulan bir takım çıktı.

- En fazla golü attı, süper kalite olmayan santrforunu ligin en golcü oyuncusu yaptı.

- Temmuzun başından beri durmadan dinlenmeden maç oynayan takım, Jorge Jesus becerisiyle ve kusursuz sayılabilecek rotasyonla “ağır mesai” dönemini atlattı.

Haberin Devamı

- Açık yüreklilikle ve gerçekçi biçimde kabul edelim; Fenerbahçe’de çok geniş bir kadro var ama çok kaliteli bir kadro yok. Fenerbahçe’yi buralara, kadronun değil, hocanın kalitesi getirdi.

- Futbol; yanlışı, şımarıklığı asla kabul etmiyor. Giresun maçı Serdar Aziz başta, bütün takıma ders olmalı...

- 45 günlük ara Fenerbahçe’ye ilaç gibi gelecek. Dinlenecek, çok açıkça belli olmaya başlayan yorgunluğunu atacak, geride bıraktığı ağır mesaiyi bir daha yapmayacak ve maçlara daha hazır, daha dingin çıkacak.

- Ancaaak; şampiyonluk yarışında sadece Jorge Jesus kalitesi yetecek mi, onu bilemem.

Evdeki hesap çarşıya uymadı

Hafta başlarken Fenerbahçe’ye gönül verenlerin hesabı şuydu: Fenerbahçe, Giresunspor’u yener; Galatasaray, Başakşehir deplasmanında takılır, puan farkı 7-8’e çıkar.Tam tersi oldu. Fenerbahçe kendi sahasında Giresunspor’a kaybetti, Galatasaray deplasmanda Başakşehir’i şahane bir sonuçla yendi. “Puan farkı 7-8’e çıkar” denirken, 2’ye indi.Fenerbahçeliler için evdeki hesap çarşıya uymadı. Şampiyonluk yarışında kartlar yeniden karılıyor.

Haberin Devamı

İyi bir golcü gerek

- F.Bahçe, Süper Lig’in en fazla gol atan takımı olabilir.
- Valencia bu ligin en fazla gol atan santrforu olabilir.

Buna rağmen iddiam şu;

Fenerbahçe’ye çok kaliteli bir golcü gerekiyor.

Barcelona bile iflas etti

Avrupa ligleri dahil, Süper Lig’de haftalarca gol yemeyen Başakşehir, son iki maçta kalesinde tam 10 gol gördü. Bu anlayışla devam ederse, daha çok gol görür.Avrupa ligleri dahil, Süper Lig’de haftalarca gol yemeyen Başakşehir, son iki maçta kalesinde tam 10 gol gördü. Bu anlayışla devam ederse, daha çok gol görür.

Başakşehir, oyunu kalecisinden kurmaya başladı. Çok riskli paslarla çıkmaya çalışıyor. Böyle yapınca rakip takımdan baskıyı daha kolay yiyor ve kendi birinci bölgesinde, yani kalesine en yakın yerde aşırı top kayıpları yapıyor.Başakşehir savunmasının sadece üç adamı Caiçara, Leo Duarte ve Ndayhisimiye’nin G.Saray maçında öne çıkarken yaptıkları pas hataları 50’nin üstünde... Korkunç bir istatistik bu...Pasa dayalı, kaleciden oyun kurmaya dayalı futbol çok uzun yıllardır dünyaya hükmeden Barcelona’yı bile iflas ettirdi, Başakşehir’i mi ettirmeyecek?

Haberin Devamı

Keskin sirke küpüne zarar

Ankaragücü-Trabzon maçında Larsen’in koluyla buluşan top, tartışmasız penaltı... Buna rağmen Trabzonsporlu oyuncular bu penaltı kararına o kadar yoğun, o kadar uzun süre itiraz ettiler ki... Niye?

Trabzon Başkanı Ahmet Ağaoğlu, “bir yıldır hakem konuşmuyoruz” demişti. Futbolcular saha içinde o kadar çok konuşuyor ki, belki de yönetime konuşacak birşey kalmıyor.

Saha içinde hakeme bu kadar itiraz etmek, özellikle son maçlarda hemen her pozisyonda itiraz etmek, Trabzonspor’un saha içi motivasyonunu da düşürüyor. Unutulmasın; keskin sirke, küpüne zarar... Hakeme değil, futbola odaklanın.

Oynatın, oynatın!

Maxi Gomez (Trabzonspor): Oynatın, oynatın... Bir eksik oynamaya devam edin.

Serdar Aziz (Fenerbahçe): Maşallah dediğimiz 40 gün yaşamıyor.

Ferdi (Fenerbahçe): Ele-avuca sığmıyor. Değerini her maç biraz daha katlıyor.

N’jie (Sivas): Sağıyla aldı, soluyla çaktı, süper gol attı.

Ziya (Sivas): Yaptığın bal gibi penaltı... Bu kadar itiraz niye?

Ndayishimiye (Başakşehir): Ligin en iyi stoperi, Galatasaray karşısında perişan oldu.

Eren Elmalı (Trabzon): Çok iyi oynuyor… Biraz daha az yere yatsa...

Alexis Perez (Giresun): Görevini de çok iyi yaptı, rol kesmeyi de...

Baniya (Karagümrük): Adı sanı yoktu. İki golle sahneye çıktı.

Calvo (Konyaspor): Havada var, karada var, golde var.

Yazıklar olsun

Çok değil, daha geçen hafta yazdım. Aradan 7 gün geçti. Kayserispor’u maddi-manevi Başkan Berna Gözbaşı’nın omuzladığını ve çökme noktasına geldiğini... Berna Başkan, Konya maçından sonra yaptığı açıklamada, “Ailemi ve kendimi yok etme noktasına geldim” dedi. Korkunç... Kayserispor’u yaşatmak adına; bir aile ve bir başkan, daha doğrusu iş kadını yok olma noktasına geliyor.

Çok iyi biliyorum; Kayserispor’u yaşatmak, ayakta tutmak adına Berna Başkan’ın aile düzeni, iş düzeni, parası, ekonomisi her şeyi darmadağın oldu.
Bir fedakâr kadın, Kayserispor’u yaşatmak adına kendini ve ailesini yok ediyor. Kayseri’yi yöneten koca koca adamlar, Kayseri’de milyonlarına milyon katanlar, “Kayseriliyim” diye hava atanlar, bir kadının, bir başkanın feryadından hiç mi etkilenmiyorsunuz? Yazıklar olsun...

İstanbul canavarı

- Süper Lig’in 14. haftasında Borja Sainz iki gol attı; Giresunspor, İstanbul’da Fenerbahçe’yi 2-1 yendi.

Adam futbolcu değil, İstanbul canavarı...

Macera filmi gibi

Karagümrük: Macera filmi gibi... Her maçında gol yağmuru var.

Alanyaspor: Adana Demirspor 50 dakika bir eksik, buna rağmen Alanyaspor daha eksik...

Trabzonspor: Kadro... Futbol... Sonuç... Her şey geçen yılın çok ama çok gerisinde...

Ankaragücü: Her hafta yazıyorum. Çünkü mücadelesine ve atletik oyununa bayılıyorum.

Giresun: İstanbul’da Galatasaray’dan sonra Fenerbahçe galibiyeti... Süper...

Ümraniyespor: Bu sözüm tek maç için değil; daha fazlasını hak ediyor.

Adana Demirspor: Keyifli, kaliteli, sağlam takım...

Konyaspor: Taş gibi takım... Kolay ufalanmıyor.

İstanbulspor: Osman Hoca gider, Fatih Hoca gelir, değişmez. Kadro yetersiz...

Kayserispor: Zafer haftaları afişten indi.

Hatayspor: Üç puan değil, altın madeni...

Gaziantep: Her kornere vurdu, bunun sonucu iki gol attı.

Neredeydiniz?

Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ı ziyaret eden Dünya Şampiyonu Ampute Milli Takımı’nın futbolcularını Disiplin Kurulu’na sevk etmiş. Eşofmanla gitmişler, izinsiz gitmişler, bir sürü yalan-
dolan gerekçe... Ampute Milli Takımı’nın ziyaret etmediği yer mi kaldı? O zaman nerelerdeydiniz? Niye bu kuralları işletmediniz?

Aman dikkat!

Sivasspor’un iç saha maçlarında aldığı sonuçlara dikkatinizi çekerim.* Gaziantep: 1-1 * Alanya: 1-1 *Karagümrük: 0-0 * İstanbulspor: 1-1 * Hatay: 1-2 * Giresun: 3-0 * Antalya: 0-2 * Ümraniye: 2-2Sivas kendi sahasında oynadığı 8 maçtaki 24 puanın sadece 8’ini aldı, 16 puanı kaybetti. Aman dikkat; ipin ucu kaçtı mı toparlamak zor oluyor.

Allah ülkemizi ve insanımızı korusun

Toplumsal terörü epeydir unutmuştuk. İğrenç yüzünü pazar günü İstiklal Caddesi’nde gösterdi. Güzel bir İstanbul gününde gezmeye çıkan masum evlatları, anaları, babaları aldı götürdü. Ölenlere rahmet diliyorum, yaralı vatandaşlar için hızla düzelmeleri için duacıyım. Allah insanımızı ve ülkemizi korusun.