Fenerbahçe Şekip Mosturoğlu açıkladı! Aziz Yıldırım aday olacak mı? Löw yorumu ve İsmail Kartal...

Şekip Mosturoğlu açıkladı! Aziz Yıldırım aday olacak mı? Löw yorumu ve İsmail Kartal...

07.02.2022 - 12:38 | Son Güncellenme:

Fenerbahçe'de Aziz Yıldırım döneminde asbaşkanlık yapmış olan Şekip Mosturoğlu, Skorer'den Nergis Aşkın'ın sorularını yanıtladı. Mosturoğlu, sarı lacivertli dönemde görev yaptığı sürede yaşadığı bir çok anıyı ve Fenerbahçe'de yaşanan şuan ki süreci Skorer okuyucuları için anlattı.

Fenerbahçe eski asbaşkanı Şekip Mosturoğlu, Skorer Tv’den Nergis Aşkın’ın sorularını yanıtladı. Tüm sorulara samimiyetle yanıt veren Mosturoğlu önemli birçok konuya değindi.

Haberin Devamı

'İDEAL KADRO YARATILDI'
2006 yılından 2018 yılına kadar Fenerbahçe yönetiminde görev yapan Mosturoğlu, kendi dönemindeki yönetim süresinin nasıl istikrarlı olduğundan bahsetti.

'Bu büyük ölçüde Aziz Yıldırım’ın kadro mühendisliği bence. Taşları üst üste koya koya ideal bir yönetime ulaşmış ve bu yönetimlerde de istikrar yakalamış. Zaman içerisinde de değerlendirme yapmış, o değerlendirmelerde de yeni arkadaşlarla dinamizmini arttırmış bu yönetimlerin. Ancak genellikle bir ana kadro mutlaka olmuş ve bu şekilde bir istikrar yakalanmış. Çünkü herkes kendi görevinde, alanlarında belli bir tecrübe elde etmişler bu çalışmalar sırasında ve bu tecrübeyi taşıyarak kulüp aklını da oluşturmuşlar. Bu şekilde istikrarlı yönetimler olmuş. Benim şansım şu, ben Futbol Federasyonu’nda hukuk müşaviriydim Fenerbahçe’de yönetime girmeden evvel. Yani aslında alaylıyım. Hem uluslararası kurumların yani UEFA, FIFA, CAS, yargı organları ve Futbol Federasyonu’nun kendi yayın organları ile ilgili tüm mevzuatın yaratılması vs. konularda görev aldım. Dolayısıyla bir avantajım vardı. Şu an yönetimlerde bizim gibi mektepten yetişmiş yöneticilerin fazla olmaması da bir eksiklik. Ancak en önemli eksiklik başta dediğim konu. Yani Sayın Aziz Yıldırım yönetimlerde de bir kadro mühendisliği yapmış, istikrarlı bir ana gövde oluşturmuş ve orada edinilen tecrübeler aktarılarak bir kurumsal hafıza yaratılmış ve başarılı olunmuştur. '

Haberin Devamı

'FENERBAHÇE'NİN MEVCUT DURUMU BENİ ÜZÜYOR'
Mosturoğlu, Fenerbahçe’nin hayatındaki yerini anlattı ve mevcut durumdan üzüldüğünü ifade etti.

'Mevcut durum tabii ki beni üzüyor, üzmez olur mu? Bizim alıştığımız Fenerbahçe hep şampiyonluğa oynayan, kupa kovalayan, istikrarlı bir şekilde galibiyet serileri elde eden, iç sahada yenilmeyen, bileği bükülmeyen bir takım, çocukluğumuzdan beri böyle. Tabii ki bu durumda gördüğümüz zaman üzülüyoruz. Fenerbahçe hayatımızın önemli bir bölümünü kapladı. Tam 12 sene. 12 seneyle de bitmedi aslında, 4 sene de dava sürdü. 20 seneye yakın hayatımda bir yer kaplıyor. Dolayısıyla önemli bir yeri var. Ayrıca Fenerbahçe’nin bana kazandırdıkları da var. Spor hukukuyla ilgili Fenerbahçe Spor Kulübü’nün bana edindirdiği olağanüstü bir tecrübe var ki bu kimseye nasip olmaz. Bu açıdan baktığımızda mesleğime de büyük katkısı oldu.'

Haberin Devamı

Şekip Mosturoğlu açıkladı Aziz Yıldırım aday olacak mı Löw yorumu ve İsmail Kartal...

'FENERBAHÇE VE GALATASARAY'DA İSTİKRAR YOK'
Şekip Mosturoğlu, Anadolu Kulüp’lerinin yaptığı doğru işlerden bahsetti ve şampiyonluğa giden bir takımın kadrosu nasıl kurulmalı sorusuna yanıt verdi.

'Bu konuda benim söyleyeceğim şeyleri uzmanlık olarak kabul etmemek gerekir ama tecrübe olarak kabul etmek gerekir. Hep söylüyorum futbolun veya sporun hukuk tarafındayım. Ancak gördüğüm şey şu, deneyimle de test edildi ve konuyla ilgili kaynakları da inceledim. Şampiyon olabilmek için kadronun istikrarlı olması gerekiyor. Son 10 yıllık istatistiki rakamlara baktığımızda, kadrosundaki futbolculardan yani ilk 11 oyuncularından 8’i ilk 60 dakika oynayan 8 takım şampiyon olmuş. Bunun 2 tane istisnası olmuş. Ben bunu daha da geriye götürdüm. Orada yine aynı rakamlar çıkıyor. Avrupa’ya baktığımızda istisnalar sayılı. Dolayısıyla iskeletin çok istikrarlı olması gerekiyor. Fenerbahçe ve Galatasaray’da bu istikrarı göremiyoruz. Beşiktaş geçen sene bunu yaşamış, 11’inde oynayan futbolculardan 8’i 60 dakika ve üstü oynamış ve şampiyonluk yaşamış. Yani o kuralı gerçekleştirmiş. Benzer şekilde Trabzonspor’da bu sezon böyle ilerliyor. Denebilir ki bunda pandeminin de etkisi var. 5 oyuncu değiştirme kuralının da etkisi var ve futbolcular zaman zaman hastalanıyor, karantina oluyor. Ancak sadece bununla izah edilemez çünkü Anadolu takımlarında da aynı problemler yaşanıyor. Burada temel problem kadro istikrarı, yani oynayan 11 problemi. İkincisini Fenerbahçe’ye özgü olarak söyleyeceğim. Sözleşme istikrarı. Şampiyon olan kadrolara baktığınızda o kadrolarda 3 yıldan fazla oynayan 4-5 tane oyuncu oluyor genellikle ve bunlar yine bu takımın ruhunu, omurgasını oluşturuyorlar. Yani geçmiş tarihlere baktığınızda, bizim de yönetici olduğumuz dönemde şampiyon kadrolara baktığınızda, istikrarlı oynayan oyuncular ve istikrarlı sözleşmesi olan futbolcular var. Fenerbahçe’ye bugün baktığınızda en uzun sözleşmeyi sürdüren oyuncunun 2.senesi. Bir tek Ozan var bizim dönemimizden gelip sözleşme yenileyen. Ozan’ı istisna sayarsak geriye kalan futbolcular 2 yıl veya daha kısa sözleşmelerle geliyorlar. Tabii bu kadar döngü olursa, bu döngüde istikrar sağlayamıyor. Anadolu takımları kadro istikrarlarını sağladılar. Ben yabancı kuralında federasyon gibi düşünmüyorum. Yabancı kuralının Anadolu takımlarında avantaj yarattığını düşünüyorum. Hem maliyetler açısından, hem aradıkları oyuncuyu bulabilme açısından o da bir avantaj sağladı Anadolu kulüplerine. Onları da birleştirirsek bugünkü tablo izah edilebiliyor.

Haberin Devamı

Şekip Mosturoğlu açıkladı Aziz Yıldırım aday olacak mı Löw yorumu ve İsmail Kartal...

Haberin Devamı

'TRANSFER AZİZ YILDIRIM DÖNEMİNDE DEĞİŞİKTİ'
Mosturoğlu, Fenerbahçe’nin şimdiki marka değerinden bahsetti ve kendi dönemlerinde takıma gelen yıldız futbolcuların hikayelerini anlattı.

'Fenerbahçe’nin marka değeri önemli. Marka değerinin zedelenmesinde 2011 operasyonunun da çok etkisi var. Gerçi 2011’den sonra da yıldız oyuncular geldi ama 2011 bir kırılma noktası. Yıldız oyuncuların gelmesi için sebepler olması lazım. Demin söylediğim gibi kadronuzda istikrarlı oyuncular varsa, bu oyuncular cazibe merkezi oluyor. Oyuncular diğer oyuncuları çağırır aslında oraya. Gelin hep birlikte oynayalım diye, çağrıyı mecazi anlamda kullanıyorum. O grup bu şekilde oluşur. Tecrübeli oyuncular o takımın katma ve marka değerini arttırırlar. Tabii aidiyet çok önemlidir. Geçmiş dönemlerde Fenerbahçe’ye aidiyeti olan bayrak futbolcu dediğimiz futbolcuların sayısı çok fazlaydı. Futbol ekonomisine de hakimlerdi. Bu futbol ekonomisini Fenerbahçe’de gören yıldız futbolcuların da geleceği ilk duraklardan biri Fenerbahçe oluyordu. Son yıllarda özellikle dövizdeki kur değişimleri, kulüplere gelen lisans kısıtlamaları, UEFA tarafından getirilen mali kriterler de, harcama limitlerini etkiledi. O yüzden de yıldız oyuncu sayısı etkilendi. Ancak tesadüf ki Anadolu kulüpleri, yıldızının parlaması sonra eren ama parlamasını da Türkiye’de devam ettiren futbolcuları bulabildiler bu dönem içerisinde. Demek ki seçicilerde, takımı oluşturan kişilerde bir hata eksiklik var gibi. Fenerbahçe Kulübü’nde transfer çok değişik dinamiklerle yürürdü Sayın Aziz Yıldırım döneminde. Transfer bir bütün olarak değerlendirdiğimizde onu bir yönetici yapmazdı. 5-6 yöneticiye bölünürdü. Kulüp kısmını bir yönetici, futbolcu kısmını bir yönetici yapardı. Başarısızlıkla sonuçlanıp ama hiç kamuoyuna yansımayıp aylarca süren transfer görüşmeleri de olmuştur. Çok kısa sürede gelen ama ses getiren transferler de olmuştur.

Şekip Mosturoğlu açıkladı Aziz Yıldırım aday olacak mı Löw yorumu ve İsmail Kartal...

'TÜMER METİN TRANSFERİ İLGİNÇTİ'
'Tümer’in transferi çok ilginçti. Çok kısa sürmüştü ama ilginçti. Başkan bana gece geç vakitte bir transfer yapılabileceğini söylemişti. Evim uzakta olduğu için eve gitmememi söylemişti. Ben de oyalandım dışarıda. Gece 12’de eve geldim, kapıyı çaldım eşim kapıyı açtı. Tam o sırada başkan aradı, bana gelebilir misin diye. Ben Bahçeşehir’deyim başkan Kandilli’de o sırada. Arabaya bindim gittim. İşte yönetici arkadaşlar oradaydı. Tümer Metin transferi olacak dendi. Tümer’de geç vakitte geldi. Başkan ona Beşiktaş’la helalleşmesinin tamamlanıp tamamlanmadığını sordu, o konuda bir helallik alıp gelmesini söyledi. Ama prensipler konusunda anlaşıldı. Ben de ve gideceğim için ve hani gerçekten bir transfer olduğunu ispatlayabilmek için ön sözleşme yapılmasını istedim. Tümer sözleşmeyi yaptı hatta bana teslim etti. Ben de eve getirdim sözleşmeyi. Oğlum ufaktı. Sabah annesine Tümer Metin’in Beşiktaş ile anlaştığını yada anlaşacağını söylemiş. Orada bir güven problemi yaşamıştık. (gülerek) Yaşadığım en ilginç transferlerden bir tanesi buydu. Sonra öğle saatlerinde açıklamıştık.

Şekip Mosturoğlu açıkladı Aziz Yıldırım aday olacak mı Löw yorumu ve İsmail Kartal...

'ROBERTO CARLOS FAKS MAKİNESİ ARADI'
'Guiza’nın transferi çok zor olmuştu. Guiza’nın kulübüne gitmiştik Mahmut ağabey ile. Hem kulübün hem futbolcunun ayrı ayrı menajerleri var. Toplam 16 tane grup. Bunlar da ikişer üçer kişi. Yani 50-60 kişi. Hatta bir konferans salonunda toplandık. Payları vardı futbolcu üzerinde. Çok çok çok zahmetli olmuştu. Yani 2-3 gün sadece onlarla görüşme sürmüştü İspanya’da. Bayağı sıkıntılıydı. Konferans kıvamında bir transferdi. Roberto Carlos’u biz bilmiyorduk. Başkan bir önceki sene çok uğraşmış almak için. Alma noktasında da ikna etmiş ama takımda kalmış. Real Madrid’in şampiyonluk maçını seyrediyorduk. Başkan Roberto Carlos’la anlaştık bu akşam imzalayacak dedi. Sonra zaten Roberto Carlos’a takım arkadaşları veda yaptılar maç sırasında. Orada da anons edildi hatta ama sözleşme yok hiç. Gece biz kulüpteydik Murat Özaydınlı ile beraber. Bir sözleşme taslağı yolladık Roberto Carlos’a. Roberto Carlos’un evindeki faks çalışmıyordu. Roberto Carlos takım arkadaşlarını dolaşa dolaşa faks makinesi buldu. Sözleşmeyi imzaladı ve geri yolladı. İnanılmaz bir çaba sarf etti o sözleşme imzalansın diye. Üstelik gece yarılarıydı bir de. Sabaha karşı imzaladı yolladı bize sözleşmeyi.'

Şekip Mosturoğlu açıkladı Aziz Yıldırım aday olacak mı Löw yorumu ve İsmail Kartal...

'TOPUK YAYLASI DÜNYADAKİ EN MODERN TESİSLERDEN BİRİ'
Şekip Mosturoğlu kulüplerde tesisleşmenin önemine değindi. 'Kaynak sıkıntısı var tabii ki kulüplerde. Giderlerle gelirler arasında bir fark var. O farklardan dolayı da tesis yapmak sıkıntı oluyor. Yani tesisleşmenin bir bölümünde ben hiç yoktum. Salonun yapılması sırasında tutukluyduk. O zaman da göremedik. Başkan gerçekten tesisleşmeye şu açıdan önem veriyor. Diyor ki kulübün kalıcı eserleri olursa, kulübün maddi dinamikleri sağlam olur. Stat yapıldığında sadece modern bir stada ulaşmadı Fenerbahçe’ye aynı zamanda bir gelire sahip oldu. Bugün dahi Fenerbahçe’nin toplam gelirleri içerisinde maç hasılatı en önemli kalemi tutuyor. Bu da modern statla oluyor aynı şekilde salon da benzer olay. Onun dışında eğitim kurumları, kamp tesisleri ile ilgili değişik düşünceler vardı. Sosyal tesisler mesela Türkiye’de Fenerbahçeliliği arttırmak, her yerde Fenerbahçe erişimin sağlamak amacıyla düşünülmüştü. Topuk Yaylası’na yapılan kamp tesisi dünyadaki en modern tesislerden bir tanesi. Kulüpler eskiden yüksek rakımlı olduğu için Avrupa’ya giderlerdi. Şimdi o tesisin boş günü yok. Özellikle devre aralarında yabancı takımlar da dahil kullanmak için çaba sarf ediyorlar. Yine Dereağzı’ndaki tesis amatör sporlar için bulunmaz bir nimet. O tesislerden çıkan dünya şampiyonları var. Bunların hepsi önemli. Bizim tek eksik kalan ama projelendirdiğimiz ve 2018’de genel kurulda açıkladığımız akademi projesi vardı. Akademiyi gerçekleştirmiş olsaydık 2018’de temelini atsaydık bu yıllarda onun meyvesini de topluyor olurduk. Alt yapı belki de futbolcu kaynıyor olurdu.'

Şekip Mosturoğlu açıkladı Aziz Yıldırım aday olacak mı Löw yorumu ve İsmail Kartal...

'İSMAİL KARTAL MI TRANSFER İSTİYOR, YAZIN GELECEK HOCA MI?
Şekip Mosturoğlu, Fenerbahçe’nin mevcut durumu hakkındaki yorumlarını şu şekilde açıkladı.

'Ben sadece teknik direktör ve futbolcu olarak görmüyorum. Gelen teknik direktörler de futbolcular da değerli insanlar. Sistemde bence bir yanlışlık var. Çok basit bir şeyle açıklayayım size. Önce 4’lü sistemde oynamak için bir takım kuruyorsunuz. Defans oyuncusu alıyorsunuz, yedekleri ile birlikte. Sonra teknik direktörler gidiyor. Yenisi geliyor ve 3’lü sistemde oynayacağım diyor ve 4 tane daha defans oyuncusunu değiştiriyor. Onun yerine kanat oyuncularıyla oynamaya başlıyor, defansif kanat oyuncularıyla. Sonra yeni bir teknik direktör getiriyorsunuz onun da geçici olduğunu açıklıyorsunuz. O teknik direktör de 4’lü sisteme dönüyor ve bu sefer elinde oynayacak defans oyuncusu olmadığı için bek arayışına giriyor. Yani şimdi bu bir trajedi bence. Bunun başka türlü bir izahı yok. Siz elinizdeki oyuncuya göre teknik direktör bulursunuz. Teknik direktöre göre oyuncu oluşturmazsınız. Bunu yaparken de tuğla tuğla koyarak yaparsınız. Eğer 4’lü sistemde oynayacaksanız oluşturduğunuz takımın iskeletine, aksayan yönlerine veya ihtiyacı olan noktalarına transfer yaparsınız. Ancak bu 3.5 senelik dönem içerisinde hep sil baştan yapılıyor. Sil baştan kadrolar kuruluyor, kadrolar sil baştan teknik direktörlere emanet ediliyor ve genelde de teknik direktörlere bir önceki teknik direktörün kadrosu veriliyor. Dolayısıyla o teknik direktör de sistemini uygulayamıyor. Ben alınan kararların bazen çok ani bazen çok uzatılarak alındığını düşünüyorum. ani kararların sonuçları, teknik direktörlerin sezon devam ederken sözleşmelerinin feshedilmesi, ağır kararlar. İşte o sistemlere uygun oyuncularla yeni teknik direktörlerin devam etmesine karar verilmesi, işte bunlara baktığınızda futbol bugün, anlık. 1 hafta sonraya erteleyemiyorsunuz, bugün çözmeniz gerekiyor bütün problemleri. Uzun vadede çözüm sağlayacaksanız da bugünden planlamanız gerekiyor. Maalesef öyle gelişmediğini görüyoruz. Mesela bugün İsmail Kartal çok değerli bir teknik direktör, bizim dönemimizde de çalıştı. Geçici olduğu, yaz döneminde çalışacak hocanın Türkiye’ye gelişine kadar anlaşıldığı söylendi ki ben İsmail hocanın vasıflarıyla, nitelikleriyle birinci hoca olacak kapasitede olduğunu düşünüyorum. Ancak mesela şu an transfer istiyor hoca. Şimdi hoca kendisi mi transfer istiyor, bu yaz döneminde gelecek hoca mı transfer istedi ? Bu alınacak oyuncular gelecek hocanın sistemine uygun mu ? Bunlar gerçekten belirsizlik doğuruyor. Belirsizlikler de bu sonuçları getiriyor.'

Şekip Mosturoğlu açıkladı Aziz Yıldırım aday olacak mı Löw yorumu ve İsmail Kartal...

'MASADA LÖW KAZANIR'
'Ben yönetimin ağzından isim çıkmadığı sürece konuşulan isimleri spekülasyon olarak görüyorum. Bu isimlerin de yönetime baskı yaptığını düşünüyorum. Löw denip, çıtayı oraya koyduğunuzda Löw’den daha da iyi bir alternatif bulabilirsin ama Löw’ü kamuoyu artık satın aldığı için ismini, artık o isme gidiş mümkün olmayabilir. Bu arada da transfer dediğiniz şey gerçekten bir satranç oyunudur. Siz Löw’e kendinizi bu kadar taraftar ya da kamuoyu baskısıyla kitlerseniz sonunda pazarlık masasında Löw kazanır. Siz kazanamazsınız çünkü Löw tek alternatif haline gelmiştir. Dolayısıyla ben kulüp yönetiminin ağzından duymadığı bir teknik direktörü Fenerbahçe ile yaz döneminde anlaştığını söyleyecek veya o söylem üzerinden spekülasyon yapacak durumda değilim ve yapılmasını da doğru bulmuyor. Löw başarılı olur mu ? Alman milli takımında dünya kupasını kaldırdı. Uzun dönemdir kulüp çalıştırmıyor ama tabii ki A klasmanda bir teknik direktör. Mutlaka bir katma değeri olacaktır. Dediğim gibi şu anda yönetimin ağzından çıkmamış bir ismin camiayı farklı beklentilere iteceğini ve o beklentilerin de Fenerbahçe’nin zararına olduğunu düşünüyorum.'

Şekip Mosturoğlu açıkladı Aziz Yıldırım aday olacak mı Löw yorumu ve İsmail Kartal...

'AZİZ YILDIRIM TARİH YAZDI'
Şekip Mosturoğlu, Fenerbahçe eski başkanı Aziz Yıldırım’ın sarı lacivertli kulüpteki yerini şöyle özetledi.

'Tarihi notlara bakarsak, ilerleyen yıllarda şöyle okuyacağız. Fenerbahçe’nin 36.başkanı. 20 yıl başkanlık yaptı, en uzun başkanlık yapan Fenerbahçe başkanı diye okuyacağız. Ama bunun altını doldurmak lazım. Fenerbahçe’ye Aziz Yıldırım neler yapmış? Aziz Yıldırım Fenerbahçe’ye çağ atlatmış. Çağ atlatırken de bir yüzyıl atlatmamış. Çok önemli bir dönem atlatmış. Yüzyıllardan oluşan bir dönemin atlanması gibi düşünün. Bu dönemde neler olmuş? Fenerbahçe modern bir stada kavuşmuş. Tribün gelirlerinin hiç olduğu bir dönemden, Türkiye, tribün gelirlerinin kulüpler için en önemli gelirler olduğu bir döneme gelmiş. Bireysel yayınların olduğu bir dönemden, kulüpler bu bireysel yayından çok düşük paralar kazanırken havuz sisteminin kuruluşuna şahitlik etmiş. Havuz sisteminden kulüpler çok önemli gelirler elde etmiş. Fenerium kurulmuş. Böylece Türkiye’de kulüp ürünlerinin satıldığı bir mağazacılık akımı başlamış ve kulüpler yine buradan para kazanmış. Fenerbahçe TV olmuş. Futbol takımlarının iletişim kanalları olabileceği anlaşılmış, radyo benzer şekilde. İletişim konusu çok popülermiş, Fenercell’le kendi mobil gsm hattını kurmuş. Sonra halka açılma eğilimleri başlamış Türkiye’de. İlk halka açılan kulüplerden bir tanesi olmuş. Burada hem çok önemli bir sermaye toplamış, hem de kulübü halka açmış. Şu an kulübün yüzde 30’luk bir bölümü halkın. Eğitim kurumlarının önemini görmüş ve Fenerbahçe Koleji, Fenerbahçe Üniversitesi olmuş. Basketbolda Amerika’daki trendin Avrupa’ya sıçradığını Avrupa’da bir NBA modelinin kurulacağını düşünerek, Euroleague’in kurucusu olmuş, takımına Obradovic gibi kalitesi tartışılmayan bir hocayı getirerek bir basketbol ekolü oluşturmuş. Bu ekol bu takımın Euroleague’de şampiyon olmasına kadar devam etmiş. Kız voleybol takımı ile dünya şampiyonluğu, Avrupa Şampiyonluğu yaşamış. Erkek takımı ile Avrupa Şampiyonluğu yaşamış. Kız basketbol takımı 2 defa Euroleague finali oynamış. Futbol takımı bir defa UEFA Kupası’nda yarı final oynamış. Çok şanssızlıkla finali kaçırmış. Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek finalde yarı finali son anda kaçırmış. Dünya çapında sporcular çıkmış. Ramil Guliyevler, olimpiyat şampiyonu boksörler, yüzücülerimiz, masa tenisçilerimiz, atletlerimiz. İnanılmaz sporcular yetişmiş. Olimpiyat kafilelerinin 3’te 1’ini Fenerbahçeli sporcular oluşturuyor. Bunlara baktığımızda işte anlattığımız kişi bu. Bunların tekrarının bir dahaki 20 senede olma ihtimali sıfır bence. Başkan 20 sene başkanlık yapmış ve buraya getirmiş. Buradan bu kadar daha yapabilmek için bence 20 sene yetmez artık. O yüzden ben çağ atlatmış derken, 1-2-3 yıl bir yere getirmiş.'

Şekip Mosturoğlu açıkladı Aziz Yıldırım aday olacak mı Löw yorumu ve İsmail Kartal...

'FENERBAHÇE TARAFTARI HİÇ BIRAKMADI'
Şekip Mosturoğlu kitabında yazdığı Fenerbahçe taraftarı uyanık olmalı cümlesi hakkında ise; 'Bu sözü ben 3 temmuz süreci ile ilgili ve davayla ilgili söylemiştim. 3 temmuz süreci, 20 Aralık 2021 tarihinde Yargıtay'ın verdiği kararla, ceza yargılaması bitti. Benim söylediğimde 2018-2021 tarihleri arasındaki süreçti yani o davaya sahip çıkılması, davadan vazgeçilmemesi gerektiği noktasındaydı. Fenerbahçe taraftarı o davayı hiç bırakmadı. Hep arkasında oldu, hep hesabını sordu, desteğini verdi. Dolayısıyla uyanıktı yani. hatta şöyle söyleyeyim, ben Yargıtay kararının çıktığının kesinleştiğini tweet attığımda 2 milyon 260 bin kişi görüntülemiş. İnanılmaz bir rakam. Bu hem Fenerbahçe sevgisini hem davaya olan desteği gösteriyor aslında. Çok yüksek bir destek. Uyanık olma kavramsal olarak devam ediyor bence. Çünkü Türkiye’de bir futbol, spor iklimi var. Zaman zaman bugünkü yönetim de bunu söylüyor. Bu futbol ikliminde maalesef belli dezavantajları var Fenerbahçe’nin. Bu dezavantajlarla bu mücadeleler oluyor ki ben bu dezavantajların büyük bir bölümünün, rahatlıkla söyleyeceğim, Türkiye’de bu FETÖ yapısıyla ilgili bir mücadele oldu biliyorsunuz, her alanda oldu ama temizlendi. Ancak ne futbol sektöründe, ne spor sektöründe, ne spor medyasında bu temizlik yapılmadı. Yani 2011’in figürleri bugün hala görevlerinin başındalar, devam ediyorlar hatta bunlar içerisinde terfi edenler, önemli görevlere gelenler oldu. Ama hiç kimse kimseye hesap sormadı. Bunlar olduğu sürece bu iklim sürecek. Tepeden aşağıya bir temizlik yapılması gerekiyor.'

Şekip Mosturoğlu açıkladı Aziz Yıldırım aday olacak mı Löw yorumu ve İsmail Kartal...

'AZİZ YILDIRIM ISRARLA ADAY OLMAYACAĞINI SÖYLÜYOR'
Fenerbahçe eski asbaşkanı Şekip Mosturoğlu, Aziz Yıldırım ve adaylık iddialarına açıklık getirdi.

'Ben burada Aziz Yıldırım’ın yerine geçip onun nihai düşüncesini bilemem ama şunu söyleyebilirim. Başkan dolaştığımız her yerde inanılmaz bir teveccüh ile karşılaşıyor. Takımın şu anki durumu sebebiyle de insanlar ona başkan olma konusunda baskı yapıyorlar. Olduğumuz her yerde bu. Yani çevresi derken, o haberlerde kastedilen çevre bizlermiş gibi anlatılıyor. Sokakta yürürken, bir yerde yemek yerken, bir yerde alışverişe giderken sürekli bu istek geliyor. Aziz Yıldırım’da ısrarla düşünmediğini söylüyor. Bu benim gördüğüm. Kesin. Başkanın ekibinden biri aday olur mu? Şimdi bu da çok ilginç bir şey. Ben bunun özellikle yapıldığını düşünüyorum. Bu ötekileştirme bence. Çünkü başkanın ekibi dediğiniz ekip , eğer bizleri kastediyorlarsa, biz de Fenerbahçeliyiz. Yani diğer aday olanlar ne kadar Fenerbahçeliyse biz de en az onlar kadar Fenerbahçeliyiz. Hatta bizim aramızda cezaevinde yatan Fenerbahçe için bedel ödeyen isimler de var. Başkanın ekibi diyerek ötekileştirme yapıldığını düşünüyorum. Böyle bir şey bizim aramızda yok. Hani böyle bir konuşma da yok. Kamuoyu şöyle zannediyor, bu ötekileştirmeden dolayı, tipik bir ötekileştirme bu, biz 7 gün 24 saat bir araya geliyoruz, bir muhalefet partisi gibi, bugünkü iktidarı nasıl deviririz, biz neler yaparız, çıkıp konuşalım, eleştirelimi yıpratalım gibi bir durumumuz olduğunu düşünüyor insanlar. Böyle bir durumumuz yok bizim. Biz bir araya geldiğimizde Fenerbahçe’nin meselelerini konuşuyoruz, düşüncelerimizi birbirimize söylüyoruz ama her Fenerbahçelinin yaptığı kadar. Tabii ki tasamız oluyor, üzüntümüz oluyor Fenerbahçe ile ilgili. Dediğim gibi biz bir bedel ödedik bu kulüp için yani gözyaşı döktük. Ama yani bu ekip hep bir sabit, muhalefet partisiymiş gibi gösterilmesini çok yanlış buluyorum. Bunun sistemli yapıldığını düşünüyorum. tekrar söylüyorum bu ötekileştirme Fenerbahçe’yi parçalayan anlayışın bir ürünü, parçası. Aziz Yıldırım’ın ekibi deniyor. Aziz Yıldırım’ın ekibinin içerisinde Sayın Ali Koç’ta var. Sayın Semih Özsoy’da var. Sayın Saadettin Saran’da var. Sayarsak bugün ismi başkanlık için geçen hemen hemen herkes başkanın yönetimlerinde görev almış kişiler. Gerçekten bu konuyu çok manidar buluyorum. Başkanın ekibi söylemi ötekileştirici bir söylem. Potansiyeli, imkanı, kapasitesi olduğunu düşünen herkes Fenerbahçe başkan adayı olabilir. Kazanır mı kaybeder mi onu genel kurul belirler.'