Fenerbahçe F.Bahçe maçından sonra olay sözler! 'Zayıfsın, acizsin, işin yok Avrupa’da'

F.Bahçe maçından sonra olay sözler! 'Zayıfsın, acizsin, işin yok Avrupa’da'

25.02.2022 - 08:23 | Son Güncellenme:

UEFA Avrupa Konferans Ligi Son 16 Play-Off Turu rövanş müsabakasında Fenerbahçe, Slavia Prag'a 3-2 mağlup olarak Avrupa defterini kapattı. Sarı-lacivertliler'in genç yıldızı Arda Güler'in parladığı ve bol gollü geçen mücadeleyi spor yazarları bugünkü köşe yazılarında değerlendirdi.

Slavia Prag, UEFA Avrupa Konferans Ligi Son 16 Play-Off Turu ikinci müsabakasında Fenerbahçe'yi konuk etti. Sinobo Stadyumu'nda oynanan maçı Çekya temsilcisi 3-2 üstün tamamladı.

Haberin Devamı

Sarı-lacivertlilerin Avrupa'ya veda ettiği karşılaşmayı spor yazarları köşe yazılarında değerlendirdi. İşte o yazılar...

'Boşta gezer' Fenerbahçe!.. - Ercan Güven (Milliyet)

Rezalet mi, felaket mi, adını siz koyun ama hadise ortada; kaza değil bir kere. Çek rakip İstanbul’da ikaz etmişti, anlamadık… Kartviziti heybetli kof takımla boş hayaller kurarak gittik. Eloğlu, acı gerçeği Fenerbahçe’nin yüzüne haykırdı Prag’da… “Zayıfsın, acizsin, işin yok Avrupa’da”!..

İyi de… Burada da yapacak işi kalmadı kadim kulübün. Tribün nüfusu beş bine inmiş… Ne Lig ne Kupa kalmış. İstediği kadar müze dolusu “şampiyonluk diplomasına” istediği kadar anlı şanlı “Avrupa referanslarına” sahip olsun; her kapı kapanmış suratına.
Gün itibarıyla, resmen “Boşta gezer” durumunda Fenerbahçe.
En son ne zaman bu kadar hedefsiz, bezgin, çaresizdi acaba?
Ve sahipsizdi.

Haberin Devamı


Uzun zamandır siz başkanını, yöneticisini gördünüz mü Fenerbahçe’nin başına gelen felaket veya rezaletten sonra çıkıp durumu kontrol altına alan? El koyan. Üstlenen. Gereğini yapan. Olmadı; sebep olanı bulup kulağından tutup atan?
At ortaya yeni bir teknik direktör ismi veya gelip de Fenerbahçe rehavetine kapılacak bir transfer; o kadar.
Deniz sakin olduğunda dümeni herkes tutar…
Bırakın engellemeyi, olursa kontrol altına almayı, rezalet veya felaketlerin “asıl sebebi” olduğu ortadadır şimdi Fenerbahçe’yi yönetenlerin.
Lakin, “Doğruyu söylemek değil, anlatmak güçtür” demiş Cenap Şehabettin.
Anlayan beri gelsin.
Maça gelince…
İsmail Kartal saha içi seçeneği bol bir takım kurmuş, Ferdi’yi sol kanada koymuş, Osayi’i sağ bek yapmıştı ama üç stoperli takım kendiliğinden üçlü defansa dönüp 3-4-1-2 de olabilir, Serdar ve Valencia’yı çift santrafor yapabilirdi.
Mandrake’nin “sihirli kutusu” gibi!
Ne mi oldu?.. Pelkas önde ezildi. Slazai kanat bekte yine sırıttı. Ümit adam Ferdi’nin sakatlanacağı tuttu. İlk yarı iki gol yedi Fenerbahçe, rakip kaleye tek isabetli şutu vardı, o da Mert Hakan’ın skoru 2-1 yapan ceza sahası dışından golü.
Çünkü, sezon başından beri sabit bir kadro bile belirleyemeyen “rotasyoncu” Fenerbahçe karşısında yine güçlü fizikli, kollektif oynayan, sahayı parselleyen , şimşek gibi kanat değiştiren, genç, diri bir Slavia Prag vardı.
Bir de Ferdi- Szalai’nin kanadı sorunluydu…18. Dakikada Ferdi sakatlandı, saha kenarında tedavi edilirken on kişi Fenerbahçe ilk golü yedi. Sekiz dakika sonra Ferdi kendini yere bırakıp Nazım Sangare girmek için oyunun durmasını beklerken ve Szalai Ferdi yok diye iyice ileri çıkmışken kalesinde ikinci golü gördü o sırada yine on kişi oynayan Fenerbahçe.

Haberin Devamı


“Eksik oynadık” diyebilirler yani!
İkinci yarı Fenerbahçe savunması ile orta sahası uzaklaştıkça ve takım savunma-öndekiler olarak ikiye ayrılınca Slavia Praglı futbolcular sağlı sollu şutlarla kaleci Altay’ı çalıştırmaya başladı. Beş dakikada 5-1 olabilirdi skor.
Maçın bitmesine 35 dakika kala İsmail Kartal Sosa’yı çıkarıp Ozan’ı alarak orta sahayı sertleştirmeye, top kayıplarını azaltmaya çalıştı. Rakip stoperler arasında ezilen Pelkas’ın yerine ise 17 yaşına basalı 20 dakika olmuş Arda Güler girdi.
Lakin Arda öyküleri bile kurtaramazdı artık Fenerbahçe’yi!
Ev sahibi beş dakika sonra yine Szalai kanadından üçüncü golünü attı ve maç tıpkı Fenerbahçe için söylenecek sözler, muhtemel hedefler, geride kalmış felaketler, rezaletler gibi bitti, geçti gitti.
Arda’nın hazırlayıp son on dakikada oyuna giren Berisha’nın attığı ikinci Fenerbahçe golü Prag’ın turu garantileyip son düdüğü beklediği zaman.
Tek gerçek; Fenerbahçe artık “boşta gezer”!

Haberin Devamı

F.Bahçe maçından sonra olay sözler Zayıfsın, acizsin, işin yok Avrupa’da

Arda: Umut ve endişe - Mehmet Demirkol (Fanatik)

Crespo’nun merkezde toparlayıcılığından yararlanamamak Fenerbahçe’yi bir kademe daha geri çekti. İlk maçta 2 takım arasında açıkça görülen organizasyon farkı daha da açıldı. Üstüne Ferdi’nin sakatlığı sırasında yapılan korkunç savunma hataları da gelince maç birden 2-0 oldu. Çok acı ama az bile oldu! Bunun sebebi iki takımın arasındaki oyun olgunluğu seviyesi. Kadro kalitesi vs. değil. Slavia da vasatın altında bir oyun oynadı ama planları vardı ve ezbere oynayabiliyorlardı.

Haberin Devamı

Sorun oyuncular değil

Bizimkilerde öyle değil. Herkes kendi başına kaleye gitmeye çalışıyor. Hiçbir ideal ikili yok. Sahanın hiçbir yerinde herhangi iki oyuncu arasında vasatın üzerinde bir bağ kurulmuş değil. İlk maçta da yazdım... Bu yüzden bu kötü oyunu seyredenler doğal olarak sorunun oyuncular olduğunu sanıyor. Değil. Fenerbahçe ya da bir başka büyük takımın bundan sonra kuracağı maksimum kalite üç aşağı beş yukarı budur. Mesele bu kalite seviyesinin nasıl optimize edileceğidir. Ama bu kafayla bu olmaz.

Hedefi olmayan dönem

Fenerbahçe sürekli fikir değiştirip, futbol karar vericisini değiştirdikçe, yaptığı sürekli bir hazırlık dönemi geçirmek. Hem de hedefi olmayan bir dönem bu. Hazırlanılan hep bir sonraki transfer dönemi. Geçen senenin 2. yarısı hariç hiç hazırlanmış bir şekilde yarışa giremedi. İşte değiştirilmesi gereken bu. Yoksa kim gelse hikaye. Şimdi bütün bunları görünce gerçek anlamda parlayan Arda’yı izledikçe heyecanlandığım kadar endişeleniyorum da. Bu acayip potansiyeli umarım parlatabilir, geliştirebiliriz.

F.Bahçe maçından sonra olay sözler Zayıfsın, acizsin, işin yok Avrupa’da

Arda Güler niye oynamaz? - Faik Çetiner (Fanatik)

Sezona büyük ümitlerle başlamıştı Fenerbahçe. Şampiyonluğun ve Ziraat Türkiye Kupası’nın en büyük favorisi idi. Bunlar yetmez, Avrupa’da da söz sahibi olunacaktı. Mesut Özil gibi bir dünya yıldızı, sakatlıktan dönen İrfan Can Kahveci verdi. Kim tutardı Fenerbahçe’yi... Hayaller böyleydi peki ama ya gerçekler? Önce takım ligden koptu, sonra kupadan. Tek teselli Avrupa idi. Pereira gitmiş, yerine İsmail Kartal gelmişti. Hoca hayal satmaya devam etti. Avrupa Ligi’nden, Konferans Ligi’ne gelindi.

Rakip rölantiye aldı

Rakip Slavia Prag ilk maçta Kadıköy’de kazandı. İsmail Kartal, “Rövanşı alırız” dedi, ümitlenenler oldu. Rövanş maçına Fenerbahçe çok tartışılan 3’lü savunma ile başladı. İlk 10 dakikada Tisserand iki kritik top kesti, üçüncüde rakibe asist yaptı. Ev sahibi ilk yarım saatte iki farkı yakalayınca oyunu rölantiye aldı. Ferdi sakatlanıp çıkınca hücum gücü iyice azaldı. Devre biterken Mert Hakan’ın sert şutuyla gelen gol, Fenerbahçe’ye yeni bir ümit oldu.

Oldu ama ikinci bölümde pozisyon ve gol bulan yine ev sahibiydi. İsmail Kartal maçı döndürsün diye Ozan Tufan’ı, eleştirilmesin diye de Arda Güler’i oyuna aldı. Takımının 2. golünün yaratıcısı Arda neden ilk 11 başlamaz bilinmez. Sonunda Fenerbahçe kazanması gereken maçı kolay yoldan kaybedip Avrupa’ya da veda etti. Unutmadan, takımın yıldızlarından Mesut Özil, İstanbul’da, İrfan Can Kahveci de kulübede kalmışlardı. Kasımpaşa’ya karşı oynarlar mı?

F.Bahçe maçından sonra olay sözler Zayıfsın, acizsin, işin yok Avrupa’da

İmkansızın şarkısı - Bülent Timurlenk (Sabah)

20 gün önce 3 kulvarda Fenerbahçe'nin 3 kilit maçı vardı. İkincilik yarışı için direkt rakiplerinden Başakşehir karşılaşması, Avrupa biletini getirecek Türkiye Kupası için Kayseri mücadelesi ve Slavia Prag sınavı… Fenerbahçe 12 günde evinde bu maçları kaybetti.

Sakatları, cezalısı, kadroya yazılmayanlarıyla bir kadro istikrarının yakalanmasının mümkün olmadığı ortamda İsmail Kartal dün 3'lü savunmayla çıktı. Bu diziliş Ferdi'nin sakatlığı ile yerini 4'lüye bıraktı.

Skordan bağımsız Hatayspor maçında insanların izlemeye doyamadığı bir Arda vardı. Dün de yarım saat dolmadan Ferdi çıkınca ve Slavia Prag da skoru 2-0 yapınca maçın tamamını izlemek işin profesyonelleri dışındaki insanlara sanırım işkence gibi gelmiştir. (Arda Güler'in 2. gol öncesi kaleye çektiği şut dışında) Ev sahibi ikinci yarıda farkı daha büyütebilirdi. 2-3'lük mağlubiyetin ardından evindeki çizgisi belli Prag karşısında tur sadece 'İmkânsız yoktur' cümlesine sığınıyordu.

Ama ne teknik kadro ne de futbolcular, bu 'İmkânsızın şarkısı' -ki bir Haruki Murakami romanıdır- için tek bir nota bile basamadılar.
Bu oyun artık 'Biz Fenerbahçeliyiz, çok üzgünüz' ile açıklanamaz. Bu oyunu izleyen hangi Fenerbahçeli üzgün değil ki!