Tigana baharı

axspo011.jpg Serbest atışta sol raketten havalanan ve adresi bulan top... Yeni golcü İbrahim Toraman'ın kafa vuruşu ve bir gol daha!Bunlar, Sergen Yalçın'ın, kendisini hayranlıkla izleyen Portekizli futbolseverlere küçük bir gösterisi... Beşiktaş, deplasmanda Vitoria Guimares'i 3-1 yenerken, UEFA grubundaki tek deplasman galibiyetini elde eden takım oluyordu. Gollerin değil, pozisyonların sahibi Sergen Yalçın'dı...58. dakikada oyundan alınırken onun da neşesi kaçmıştı, Portekizli meslektaşımın da... Meslektaşım, "Niye?" der gibi baktı... Ben de "Fizik sorunları var!" dedim... İnanmadı, dudak büktü... Ahmed Hassan'a bir derin pas, ondan akıllı bir asist, Youla'nın golü... Sergen Yalçın da inanmıyor fizik sorunlarının, aşırı yorgunluğunun olduğuna... "Abi, takım oynamaz, kendi ceza alanına yaslanır, ortalığı boş bırakırsa, ben de top almak için gerilere kadar gelip gereksiz koşular yaparsam, aldığım topu kullanmak için yine dripling yapmak zorunda kalırsam, elbette yorulurum."Tigana'nın herkese pozitif elektrik verdiğini söyleyen Sergen, "Hoca içimdeki futbol oynama zevkini, heyecanını yeniden yeşertti. Zevkle çalışıyorum, zevkle oynuyorum" diyor. Hagi'nin izinde! "Rıza Hoca geldiği zaman, gerçekten çok sevinmiştim. Yıllarca ağabeyliğimi yapmış, aramızda hiç bir sorun çıkmamış... Ben o takımın seve seve yedeği olarak bekledim, hiç gocunmadım. Dedim ki, Rıza Hoca geldi, eski takım ruhunu da yeşertir şimdi... Hayır hiç öyle olmadı... Rıza hocaya hiç saygısızlık etmedim. Arkadaşımdı, hocam oldu... Şimdi onu arkadaşım gibi hiç hissetmiyorum. Beni çok kırdı."Yine takılıyorum ona; Peki ya Rıza Çalımbay? Onunla ilişkileri nasıldı? "Abi, Hagi 32 yaşında gelmedi mi Galatasaray'a? Kaç yaşına kadar oynadı? 36 yaşına kadar... Ben niye oynayamayacak mışım? Ben de oynarım. Bu hoca içimdeki aşkı alevlendirdi... Hagi kaç yaşına kadar oynadıysa, Sergen de o kadar oynayacak."Lig için tahminde de bulunan Sergen, "Galatasaray en azından ikinciliğim garanti diye yanlış hesaplara dalmasın. Çünkü biz de Şampiyonlar Ligi'ne katılmak istiyoruz. İkincilik için iddialıyız" diye konuştu. Sence Sergen ne zaman bitecek? "Valla kolay kolay puan kaybetmezler. Açık söyleyeyim, ülkedeki bugünün futbol anlayışı değişmezse, Fenerbahçe'yi yenen takım çıkmaz. Kapanıp kaybetmemeye çalışıyorlar. Oysa kazanmak için oynasalar, saldırsalar.. Fenerbahçe de yenilir elbette." Fenerbahçe için bir şey demeyecek misin? "Biz gider, orada yeneriz." Hangi takım yener? "Yürüye yürüye oynuyor işte. Ben bile - koşmuyor diyorsunuz ya - Alex'ten çok koşuyorum... Ama takım arkadaşları rahatlatıyor Alex'i... Oynatıyorlar. Mesela Aurelio... Onu çok beğeniyorum. Türkiye'nin tartışmasız en iyi yabancısı Aurelio. Alex, Avrupa'da hangi maçta ne yapmış, bilelim... Türkiye'de bir ritm tutturmuş, gidiyor işte... İş Avrupa'ya gelince ben Alex'ten daha büyük oyuncuyum." Alex için ne diyorsun? "Ailton kendini hiç zorlamadı. Bu takımın dışında, ayrı bir parçaymış gibi kopuk kopuk oynadı. Kafası karışık. Kleberson iyi futbolcu ama, artık daha fazlasını yapması lazım. Pancu ise takım bütünüyle iyi oynadığı, hedef kovaladığı zaman çok iyiydi. Ama iyi bir futbolcu... Göreceksiniz, toparlayabilir." Ya Beşiktaş'ın yabancıları; Ailton, Kleberson... Mesela Pancu? Sergen'in özel yaşamına da döndük...Baba oğulun arasında oturuyorum. Özer Yalçın'ın Sevilla'da söylediği sözler var, "Günün birinde evimin kapısı çalınsa... Genç bir kadın, kucağında minik bir bebeyle çıkıp gelse... Dese ki, (Bu Sergen'indir, alın torununuzu)... Valla hiç itiraz etmeden, onları kucaklar, bağrıma basarım. Evime kabul ederim... Sergen'den tek şikayetim bu. Bizi bir torun sahibi yapmadı henüz."Bunları anlatınca gülüyor Sergen... "Baba bir torun istiyorsun ama, beş tane gelirse ne yaparsın? Gelebilir de hani!" Özer Yalçın, "Nerdeee" diyor.Sergen'in gülümsemesi kayboluyor... Ciddileşiyor: "Ben evlenmem. Bana göre değil. Bir kadınla ömür boyu beraber olmak bende sıkıntı yaratır. Bugüne kadar acı deneyimlerim oldu. Kadınlar beni kırdılar, içimi acıttılar. Ben de onları kırmış olabilirim, bilmiyorum... Torun isteniyorsa, babamın emri olur... Uygun bir anne adayı ile günü gelince bir torun veririz aileye." 'Kadınlar beni kırdı' Kral dairesi! Siyah - beyazlılar, Teknik Direktör Tigana'ya saray gibi bir daire kiraladı. "Mısırlı Aziz İzzet Paşa Yalısı" olarak anılan Mustafa Özkan Yalısı'ndaki daire için Beşiktaş Yönetimi 6 bin 500 Euro kira ödeyecek. Saunası, şarap mahzeni, jeneratörü ve 35 araçlık otoparkı bulunan konutun üzerinde ayrıca bir de yüzme havuzu bulunuyor. El Saka harekâtı Konyaspor'un Mısırlı futbolcusu El Saka, Beşiktaş ile flört ettiğini doğruladı. Bu sezon Gençlerbirliği'nden yeşil - beyazlılara geçen başarılı savunmacı, Kartal'ın yöneticileriyle görüştüğünü belirterek, gidip gidemeyeceğinin 19 Aralık Pazartesi günkü toplantı sonrasında netlik kazanacağını söyledi.El Saka, "Takımımdan memnunum. Kulübümle herhangi bir sorunum da yok. Ama profesyonel bir oyuncuyum. Gelen teklifleri değerlendirmek zorundayım" diye konuştu.Yeşil - beyazlı futbolcu konuşmasına şöyle devam etti: "Sözleşmem 2 yıllık ama mukavelemde bonservis bedelimi ödedikten sonra istediğim takıma transfer olabileceğime ilişkin bir madde de var. Bu nedenle transfer olmamda herhangi bir engel yok gibi gözüküyor. Her şey görüşmeden sonra ortaya çıkacak." Hassan çok zor Trabzonspor maçının hazırlıklarını dün yaptığı tek idmanla sürdüren Beşiktaş'ta, sakatlıkları geçen Okan Buruk ile İbrahim Akın takıma katıldı. Takımı iki gruba ayıran Tigana, bir gruba ayak tenisi oynattı, diğerine ise toplu ısınmanın ardından çabukluk ve dar alanda pres çalışması yaptırdı.Tayfur, Ahmet Dursun, Mustafa Doğan, Gökhan ve Ahmed Hassan, sakatlıkları nedeniyle antrenmana katılmazken, kulüp doktoru Ayhan Optur, Ahmed Hassan'ın durumunun maç günü belli olacağını açıkladı. Siyah - beyazlılar bugün kampa girecek.