Skorer Yorgunların savaşı

Yorgunların savaşı

14.02.1998 - 00:00 | Son Güncellenme:

Yorgunların savaşı

Yorgunların savaşı

MİLLİYET'in dev yazar kadrosu, süperlerin randevusunu tarttı, maç öncesi ilginç değerlendirmeler ortaya çıktı

TÜRKİYE futbolla yatıp, kalkıyor.
Bir maçı heyecanı bitmeden, diğeri gelip, çatıyor. Hem ligde, hem de kupada amansız bir yarış sürüyor.
Şimdi gözler yine lige çevrildi. Bugün Trabzonspor - Beşiktaş oynayacak. Yarın da Galatasaray ile Fenerbahçe karşılaşacak. Yani ligde "devlerin haftası" olacak.
Acaba ne olacak?
Hangisi haftayı karlı kapatacak, hangisi hayal kırıklığına uğrayacak? Galibiyet için takımlar nasıl oynamalı? Taktikleri ne olmalı?
İşte bu sorulara MİLLİYET, dev yazar kadrosu ile yanıt aradı.
Kahraman Bapçum, İslam Çupi, Doğan Koloğlu, Attila Gökçe, Necati Karakaya, Tankut Antikacıoğlu, Zeki Çol, Lefter Küçükandonyadis, Erdoğan Şenay, Ömer Üründül, Ali Sirmen ve Feyyaz Uçar, dün bir araya geldiler, haftanın, belki de sezonun en önemli iki maçını değerlendirdiler. İşte sporda lider MİLLİYET'in dev yazarlarına göre Trabzonspor - Beşiktaş ve Galatasaray - Fenerbahçe maçlarının ön yorumları:

KAHRAMAN BAPÇUM : Fenerbahçe kaybederse ligdeki yarış atbaşı devam edecek. Oysa Galatasaray kaybederse aradaki beş puanlık fark doğacak yeniden. Böyle bir bakışla maçın asıl stresini Galatasaray taşıyacak, denilebilir.
Fenerbahçe üç Trabzon maçında da iyi futbol oynamadı. Ya Galatasaray? Ligde gösterdiği çıkışa karşın onun da övünülecek ve güvenilecek bir form tuttuğu söylenemez. Aslında ikisinin de bu büyük maçı kazanacak güçte olduklarına inanmıyorum. İki tarafın da önemli birer defans adamı eksik. Fakat Uche'nin eksikliği biraz daha doldurulamaz eksiklik.
Beşiktaş da ve Trabzonspor da son maçlarında göz doldurdular. Trabzon dorukta yer almak için kazanmak zorunda. Ya Beşiktaş? Hayır, bu maç Beşiktaş için puan maçı değil, onur maçıdır. İstanbulspor kupa maçında gördüğüm diri ve yaratıcı Beşiktaş, bu hafta Trabzon'da aynı inançla direnecek ve Trabzonspor'a zor anlar yaşatacaktır. Bence bu haftanın iyi futbolu Ali Sami Yen'de değil, Trabzon'da oynanacak.

İSLAM ÇUPİ : Fenerbahçe savunma ve orta sahadaki Uche ve Kemalettin'i kaybettikten sonra, ligin en önemli derbisinde sadece savunma yapacak ve Rüştü'nün mucize kaleciliğinin arkasına sığınarak beraberlik için sahaya çıkacaktır. Ön maç şartlarının hepsinin Galatasaray'ın lehinde olduğu böyle bir oyunda Fenerbahçe'nin rakibinin önünde kronikleşmiş şahlanışı müsabakayı tek değiştirecek etken. Ama bunca hazırlığa ve bilenmeye rağmen Galatasaray Fenerbahçe'ye bir kez daha kaysederse, o zaman ben Sarı - Lacivertli takıma teknik direktörlük yapan yüzlerce futbol yatırının Kadıköy'de yattığına tanık olacağım.
Fenerbahçe'nin kupa maçından sonra Beşiktaş, Trabzon'da saha yerine bir gül bahçesi bulacaktır. Beşiktaş kadro eksikliğini, Trabzonspor'un seyircisiz oynaması gibi bir sükunet ve sessizlik içinde hiç hissetmeyecektir. Fenerbahçe maçının tedirginliğini atacağı her adımda hissedecek Trabzonspor'la her fulesini hiçbir şey duymadan atacak bir Beşiktaş, üç neticeli bir maça çıkacaklardır.

DOĞAN KOLOĞLU : Bu iki derbide de göze hoş gelen futbol oynanmaz. Çünkü zirvedeki takımlarımız bile "gol atma" becerisinden çok "defansta yığılarak çoğalma ve kapanma" taktiğini daha kolay sergiliyorlar. Avrupa temposunda koşan takımımız yok. Bu yüzden rakibe saldırıp topu kaptırdığında da az ara ile defansta çoğalma taktiğine dönemiyoruz. Bu nedenle rakip saldırsın da kontratakla gol atalım tuzağı daha kolayımıza geliyor. Bu yüzden 22 pas yaparak çok adamla oluşan gol ayakları yerine az pozisyonlu ucuz galibiyetler ülkesi olduk. Dünya'nın her yerinde derbiler kaliteli oyuncuların şov maçlarıdır. Çünkü yoğun seyirci ilgisi futbolcuları da coşturur. Ama bizde derbiler kalitesizdir. Çünkü mağlubiyet korkusuna tepki, risksiz futbola çağrışım yapar. Fenerbahçe - Galatasaray ve Trabzonspor - Beşiktaş maçlarına ben Okocha - Rüştü, Hagi - Arif, Amokachi - Mehmet, Abdullah - Hami ikililerini seyretmeye gidiyorum.

ATTİLA GÖKÇE : Galatasaray - Fenerbahçe maçı ligin finali gibi bir özellik kazandı. Oysa maçın sonucu ne olursa olsun işi şampiyon adayının kaderi öteki takımlarla yapacakları maçlara bağlı. İki takım da kupadan ağır yaralarla çıktılar. Galatasaray'da Ümit'in sakatlığı, orta alandaki yükü Tugay'ın sırtında yoğunlaştıracak. Fatih'in de olmaması sorunlu olan savunmayı daha da sıkıntıya sokacak. Fenerbahçe'nin iki handikapı var. Faruk'un sakatlanması ve Uche'nin yokluğu. Önemli maçları savunmaya endeksleyen Bariç için Uche'siz ayakta kalmak zorlaşacak. Galatasaray çabuk ve etkili hücum oynuyor. Hakan ve Arif bu oyun anlayışının starları. Fenerbahçe'de Boliç ve Saffet için aynı şeyleri söylemek zor. Bu maç gollü beraberliğe yakın görünüyor.
Trabzonspor - Beşiktaş maçı güncel pozisyonu bakımından Beşiktaş adına yumuşayan bir derbi olarak nitelendirilebilir. Toshack'ın Ertuğrul'u stopere koyması Beşiktaş'a sakınca getirir. Ertuğrul'un santrfor oynaması halinde Letchkov ve Amokachi'nin üreteceği toplar etkili olabilir. Maçı orta alanda daha çok savaşan, yardımlaşan ve sorumluluk paylaşan takım kazanacaktır. Benim aklıma gelen ihtimal Trabzonspor'un avantajlı olduğudur.

NECATİ KARAKAYA : Kırk yıldır yazdığım, anlattığım Fenerbahçe - Galatasaray maçlarını hep favoriler kaybetti. Ancak bu maçta favori göremiyorum. Galatasaray'ın Ümit ve Fatih'i yok. Fenerbahçe'nin ise omurgası yok. Uche ve Kemalettin. Bir de iki kolu sakat. Faruk ve Moshoeu. Favorisiz maçta Fenerbahçe adına dengeyi sağlayacak Högh, Tuncay, Erol, Tayfun olacaktır. Maçın kaderini hakem hatası ile iki taraftan bir futbolcunun yaratacağı sürpriz çizecektir.
Oktay ve Mehmet'ten yoksun Beşiktaş'ın iki forveti Amokachi ile Ertuğrul karşılarında pek gedik vermeyen bir defans bulacak. Tatlı, sert futbolu başta Abdullah olmak üzere Trabzonspor'da faul ile noktalamayı avantaj sayan iki futbolcu daha var: Tolunay ve Osman. Hakemlerin bu davranışları görmemesi veya prim tanıması rakibi durdurmada büyük etken olabilir. Trabzonspor takımının üzerine Fenerbahçe maçından sonra çöken stres Beşiktaş için avantaj olacaktır. Bu maçta her iki takımın da gol yapması mümkündür. Ancak birinin diğerinden bir fazla gol atabilmesini şimdiden imkansız görüyorum.

TANKUT ANTİKACIOĞLU : Gerçek şu ki içinde bulunduğu periyotta Galatasaray bir çıkış içinde. Fenerbahçe'nin sorunlu bir dönemde olduğu ise açık, seçik ortada. Bu genel görüntünün ötesinde şahane pazar öncesinde iki takımın da önemli eksikleri var. Fenerbahçe'nin defansı güçlü, bu tartışılmaz. Uche'nin oynamaması güvenilir savunmayı zor durumda bırakacak. Galatasaray güdümlü silahlara sahip. Hücumda hareketli ve çabuk çoğalabilen Galatasaray rakibini hataya zorladığı takdirde bol pozisyon bulabilecek. Ali Sami Yen'deki maçta galibiyet ibresi Galatasaray'ı gösteriyor.
Trabzonspor sahasında rahat oynayamıyor. Golcü Hami son haftalarda suskun. Trabzonspor'un hücumda sorunları var. Üretken olamıyor. Savunmada da sıkıntılar yaşıyor Trabzonspor. Son sözü Beşiktaş forvetleri ile Trabzonspor defansı söyleyecek. Beşiktaş'ın kozu stresli olmaması. Trabzonspor her şeye rağmen avantajlı görünüyor.

ZEKİ ÇOL : Fenerbahçe çok sorunlu bir dönemde. Takımın en önemli güvencesi savunması. Fakat savunmanın sigortası Uche oynamıyor. Ve yan toplarda Fenerbahçe savunması yerleşme hataları yapıyor, rakibe pozisyon veriyor. Galatasaray hücumda çok hareketli. Hakan yüksek toplarda savunmanın bu zaafından yararlanabilir. Fenerbahçe'nin esas sorunu hücumda. Okocha gününde olursa ne ala. Olmazsa Fenerbahçe'nin hali harap. Zira hücumda etkili olabilecek diğer oyuncu Faruk. O'nun da oynayıp, oynamayacağı kuşkulu. Boliç çok yetersiz. Tıpkı Saffet gibi. Galatasaray'da Vedat, Bülent, Popescu ağır oyuncular. Şayet Faruk oynarsa Galatasaray savunmasının başına dert açar. Yine de galibiyete yakın taraf Galatasaray.
Trabzonspor iyi kapanan takımlar karşısında zor gol atıyor. Takımın en önemli gol silahı Hami formsuz. Vugrinec şu anda hücumda en etkili oyuncu. Hareketli forvetler karşısında Trabzonspor savunması kolay pozisyon veriyor. Amokachi maçın kilit oyuncularından biri olabilir. Trabzonspor ligin hayal kırıklığı şampiyonu Beşiktaş karşısında 3 puana kolay ulaşamaz. Beşiktaş'ın Avni Aker'den puanla dönmesi de sürpriz olmaz.

LEFTER KÜÇÜKANDONYADİS : Galatasaray ile Fenerbahçe arasındaki karşılaşma belki de son senelerin en büyük derbisi olacak. Hatta buna en büyük derbisi diyebiliriz. Fenerbahçe'nin form tutmaya başladığı bir anda Trabzon'da yaşanan olaylar Sarı - Lacivertliler'i moralmen çökertti. Bu nedenle Galatasaray'ı eksikleri bulunmasına karşın daha şanslı görüyorum.
Beşiktaş - Trabzonspor karşılaşması yaşanan son olaylar nedeniyle enteresan olaylara gebe. Trabzonspor bu maçı alamazsa zirve yarışında büyük darbe yiyecek. Altı eksiği bulunmasına rağmen Beşiktaş kolay kolay teslim olmayacaktır. Son derece çekişmeli geçmeye aday bir maç. Trabzon seyircisinin bu hafta Beşiktaş karşısında taşkınlık yapmayacağını umuyorum.

ERDOĞAN ŞENAY : İşin tekniği çok önemli değil bence. Çünkü futbolda hatayı yapan taraf kaybetmeye mahkumdur kuralı günümüzde de tıkır tıkır işlemektedir. Uche'siz Fenerbahçe, savunmasında en büyük fire ile çıkacaktır sahaya. Ancak buna karşı Rüştü farklılığı büyük bir karşı avantaj değil midir Fenerbahçe adına? Hakan Şükür, son aylardaki kekeme uslubu ile kullandığı gol sözcüklerini ya mükemmel bir Türkçe ile çimene dökerse tarihi Mecidiyeköy Ali Sami Yen Stadı'nda Fenerbahçe paniği başlamaz mı? Kimin kazanacağı umrumda bile değil. Yeter ki yüz yıllık akrabalığa helal gelmesin ve bu ikilinin varlığı sonsuza dek yaşasın.
Beşiktaş'ın Şifo'suz, Letchkov ve Recep'siz çıkacağı Avni Aker'de Oktay'ın da oynaması doktor kehanetlerine bağlı bir başka soru. Toshack Ertuğrul'u nerede oynatacak? Amokachi'ye kaçıncı dakikaya kadar tahammül edecek? Beşiktaş'ın lig yarışında gerçek havlu atma veya yüzünü bu maçın sonucuna bağlıdır. Trabzon için çok lafa gerek yok. Kupada Fenerbahçe morallisi olan Bordo - Mavililer, Siyah - Beyazlılar'ı puansız yollamak için çok uğraşacaklardır. Sonuç derseniz bu suali bana değil, Sümer ve Toshack'a sormalısınız. Sümer size mantıklı cevaplar verebilir. Ancak Galli hocanın kem küm ederek sizleri tatmin edecek cevaplar verebileceğini hiç mi hiç sanmıyorum.

ÖMER ÜRÜNDÜL : Galatasaray, klasikleşmiş anlayışıyla prese dayalı yüksek tempoda oyunu karşı alana yıkacak. Kanat bindirmeleri ve Hagi'nin ölü toplarından rakip onsekizde hava trafiğinden faydalanmak isteyecek. Terim'in en çok dikkat edeceği hücum ederken rakibe kolay pozisyon ortamı veren genel savunma rahatsızlığını en aza indirmektir. Fenerbahçe'nin Avni Aker'deki iki Trabzon maçında da onsekiz içinde adam paylaşma yanlışlığından yüksek toplara çoğunlukla rakip futbolcular vurdu. Uche de olmayınca bu rahatsızlık daha da sırıtacaktır. Saffet ve Boliç'in fiziki yetersizlikleri hem ofansif, hem de defansif sıkıntı yaratıyor. Zorlu derbide sonuç ne olursa olsun üstüne basa basa vurguluyoruz; önce centilmenlik.
Son iki maçta tempoda düşüklük gösteren Trabzonspor, kupadaki olayların da etkisiyle ayrıca zihinsel sıkıntı içine girdi. Beşiktaş, skor rahatlığı ile İstanbulspor önünde kendini fazla yormadı. Fizik kondisyon olarak da hazır durumda. Bize göre Avni Aker'de üç neticeye de açık bir maç sergilenecek.

ALİ SİRMEN : Galatasaray için gerçekten güç maç. Eğer kaybederse Fener'i zirvede yalnız bırakma durumuyla karşı karşıya kalacak. Galatasaray orta sahasının orta direklerinden biri olan Ümit, Gaziantep'te teammüden saf dışı bırakıldı. Orta alanın her yerinde kullanılabilen joker Suat ise cezalı. Sol kanat zaten dikiş tutmuyor. Öte yandan genç Fatih, düşünce özürlü davranışıyla kırmızı kart görerek defansın sağ kanadını da çökertti. Bu durumda Cim - Bom'un işi zor olmaz da ne olur? Bu güçlükler içinde Galatasaray'ı galibiyete ulaştırabilecek tek şey kazanma azmi olabilir. Fatih hoca takımı motive etmekte üstaddır. Bu mucizeyi başarırsa doğrusu hiç şaşmam.

FEYYAZ UÇAR : Fenerbahçe en güçlü yanı olan defansının en herkül adamlarından yoksun: Uche ve Kemalettin. Galatasaray ise alternatif zengini. Takımların ikinci yarı skorlarına ve oynadıkları futbola göre ibre Galatasaray'dan yana. Ancak daha önce de söyledik; derbilerin favorisi kısadır, ensesi uzun.
İstanbulspor karşısında seyrettiğim Beşiktaş'ın futboluna hayran kaldım. Toplu hücum, toplu defans yaptılar. Beşiktaş bu futbol anlayışı ile ligin bu en zorlu deplasmanından sürpriz olmayan üç puanla dönebilir. Ancak malumunuz Trabzonspor'dan puan almak her temelin harcı değildir. Üstelik Trabzonspor ligi Beşiktaş'tan daha fazla ciddiye alıyor.