70 KİLO VERDİ KİTABINI YAZDI

Hayatımda okuduğum en ince kitap Seda Saydam’ınki oldu. İçindeki 9 sayfalık çizimlerle birlikte topu topu 59 sayfalık bir kitap “İçimdeki Seda”...
Bursalı tekstilci bir ailenin 37 yaşındaki işkadını kızı Seda Saydam’ın çocukluğundan itibaren kilolarına karşı verdiği savaşı anlatan bu kitabı, kilolarından kurtulmak isteyip de başaramayanlara şiddetle tavsiye ederim.
Saydam’ın kitabında, diyetle ilkokulda tanışmasından diyetisyen Muzaffer Kuşhan ve Prof. Dr. Osman Müftüoğlu’nun kamplarında veya uyguladığı
rejim programlarıyla nasıl zayıflayıp, zamanla verdiği kiloları fazlasıyla geri alıp 140 kiloya çıktığının ayrıntıları var.
140 kiloya ulaşıp, çoraplarını dahi giyemez hale gelince gastrit baypas ameliyatı için kendini Prof. Dr. Ahmet Türkçapar’a teslim eden Seda Saydam, şimdi 70 kilo. Saydam’ın 54 bedenden 42 bedene düşüp, içinden bir Seda daha çıkarınca fizyolojik ve psikolojik olarak nasıl rahatladığını kitaplaştırmasının sebebi de
aynı sorunları yaşayanlara
ilham verip, ışık olmak.
Saydam’ın kitap satışından elde edilen gelirin tümünü Şile Diyabet Eğitim ve Yaşam Köyü’ne bağışlayacağını vurgulamakta da yarar görüyorum.

MEDYANIN KİRLİ YÜZÜ!
Yıllarca Milliyet’te çalışan, şimdilerde İz TV için belgeseller çeken, kitap ve köşe yazarı Nazım Alpman, “Ahlak Islatan” adlı bir kitap çıkardı. Ozan Yayıncılık’tan çıkan kitapta sevgili Nazım, medyadaki gerçek olayları, kahramanlarının ismini değiştirerek yazdı. “Biz 40 kişiyiz, birbirimizi biliriz” denir ya, o yüzden Nazım’ın isimlerini yazarak anlattığı “Medya hikâyeleri” ve kahramanlarının bir kısmı bana çok tanıdık geldi.
Hele hele de medyanın yeni Ayşe Arman’ı olma hayalleriyle genel yayın yönetmenlerinin odalarında “sermaye”lerini tüketip kayıplara karışanlar. Maalesef medyanın kamuoyu tarafından pek de bilinmeyen bir yanıdır bu. Medyada birçok insan bunları bilir, konuşur ama yazmaz.
Medyada uygulanan mobbingler, yapılan ahlaksız teklifler -saptırılmamak ve iftiraya kaçmamak şartıyla- deşifre edilse ne “anlı şanlı” gazeteciler ve televizyoncular sokağa çıkamaz hale gelir ya, neyse!

HATİCE GÖNÜL’E YAPILAN AYIP
Lig TV’de Beşiktaş - Bursaspor maçı öncesi takımlarla birlikte sahaya çıkan çocuklardan birinin İstiklal Marşı’nı söylerkenki coşkusu izlerken tüylerimi diken diken etmişti. O nedenle, Ege Tüzel adlı bu çocuğu takımın antrenmanına davet ederek ödüllendiren Beşiktaş yönetimi benden alkışı hak etti.
Önceki akşam Galatasaray ile Fenerbahçe maçını, GS’li Sabri ve Hakan Balta’nın eşleriyle tribünde izleyen Hatice Gönül, taraftarlardan gelen tepki nedeniyle üzerinde FB yazan şapkasını çıkarmak zorunda kaldı. Fenerbahçeli değilim. Bir futbolsever ve GS sempatizanı olarak Hatice Gönül’e yapılanın ayıp olduğunu belirtmeliyim.

GÜNÜN SÖZÜ
“Hesabını veremeyeceğiniz işlere kalkışmayın.
Çünkü öteki tarafta bulaşık yıkatmıyorlar.”