Ali Eyüboğlu

Ali Eyüboğlu

aeyuboglu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Bir süredir Hülya Avşar’la ‘Yetenek Sizsiniz’ programında jüri üyeliği yaptığı Ali Taran arasında duygusal bir şeyler olduğu yazılıp, çiziliyor.
Helin Avşar’ın, ablasıyla yaptığı söyleşiyi okuyuncaya kadar Hülya Avşar’la Ali Taran arasında bir gönül ilişkisi olma ihtimalinin zayıf olduğunu düşünüyordum. Çünkü Ali Taran evli ve de eşini çok seven biri.
En azından eşinin rahatsızlığı sırasında kendisiyle yapılan söyleşide altını çizerek söylediği buydu.
Şimdi böyle biri, eşi kanserle savaşırken başka bir kadınla ilişki yaşayabilir mi? Hal böyleyken içime niye kurt düştü?
Bunun sebebi Hülya Avşar’ın kendisiyle söyleşi yapan kız kardeşi Helin’e söyledikleri oldu.
Helin Avşar, “Abla kızma bana!” deyip, ıkına sıkına soruyor Hülya Avşar’a: “Ali Taran meselesine ne diyeceksin?”
Hülya Avşar’ın bu soruya verdiği yanıt şu: “Ali çok özel, çok eğlenceli, çok zeki biri. Sen de biliyorsun ki Ali evli, çok güzel, çok özel bir eşi var. Onu hep bu resmin içinde görmek istiyorum.”
Bu bana çok politik bir yanıt gibi geldi. Bugüne kadar dobralığı yüzünden sevdiğimiz Avşar, “Ali Taran’la aramızda asla bir gönül ilişki söz konusu değil” demek varken, gizemli bir ‘resim’ çizmeyi tercih etti.
İçime kurt düşmesinin sebebi de bu. Ne bileyim belki de benimkisi bir hüsnü kuruntu!

Haberin Devamı

‘AŞK YOK’ DEMEDi BiR ‘RESiM’ ÇiZDi
‘AŞK ACISI’NI BÖYLE UNUTTU
Birkaç gün arayla iki kez yolumuz kesişmişti Ece Vahapoğlu’yla. Önce Ankara’dan dönüşte yemek molası verdiğimiz tesiste karşılaşmıştık Ece’yle.
Vahapoğlu da arkadaşlarıyla hafta sonu kayak için gittiği Bolu Kartalkaya’dan dönüyordu İstanbul’a.
Ondan 1-2 gün sonra ‘Kukuriku Kadın Krallığı’ filminin galasında karşılaştığımızda yeni tutkusunu anlatmıştı bana Ece.
Polonezköy’de binicilik dersi almaya başladığını, atın üstünde kendisini özgür ve mutlu hissettiğini söyleyince, “Sevgilin Ömer Gürsoy’la olan ilişkin bitti, atların günahı ne?” diye takılmıştım kendisine.
Şamdan’ın son sayısında Vahapoğlu’nun at üstündeki fotoğrafları ve şöyle bir demeci vardı:
“Atın üzerinde kendimi özgür ve cesur hissediyorum. Ayrıca coşkumu ve hayal kırıklıklarımı da atlarla paylaşıyorum.”
Yanılmamışım demek ki!
‘Aşk acısı’ Ece’yi kısa sürede iyi bir binici yaptı.

Haberin Devamı

İBO, MiLLETVEKiLi OLSA NE OLACAK?
İbrahim Tatlıses’teki ille de milletvekili olma aşkını anlayabilmiş değilim.
Yıllardır uğraşıyor bu iş için.
Her seçim öncesi aynı tablo.
“A partisinden mi aday olsam, yoksa B partisine mi başvursam? Yok. En iyisi ben bağımsız aday olayım” deyip, her seçimde milletvekili olma umudunu bir başka bahara bırakan Tatlıses, seçimler yaklaşırken yine aynı pilavı ısıtmaya başladı.
Tatlıses’in bu konuda söyledikleri de şu:
“Bağımsız olmazsam, hükümetten aday olurum. Ben isterim ki hükümet olayım. Muhalefet olmak istemiyorum. Muhalefet olursam bir şey yapamam. Teklif gelirse bağımsız aday olmak istemem, ama gelmezse bağımsız girerim, istediğimi söyleyebilirim.”
Tatlıses’in milletvekili seçilip, ‘dokunulmazlık zırhı’ kazanınca ne söyleyeceğini çok merak ediyorum.
Acaba aklından neler geçiyor ki, yargılanmaktan korktuğu için Tatlıses bunları şimdiye kadar söyleyemedi?
Tatlıses, “Bu seçimde yüzde bir milyar aday olacağım” dediğine göre, içinde bayağı bir şey birikmiş demek ki!

Haberin Devamı

KADINLAR, MHP’YE NiYE OY VERMİYOR?
Samsun’un yerel gazetelerin-den Arena’nın dünkü manşetinde MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun Milletvekili Osman Çakır’ın ilginç açıklamaları vardı.
Partide, araştırma, strateji ve geliştirme biriminin de başkanı olduğunun altını çizen Çakır’ın tespiti şu:
“Partililerimizin yüzde 70’inin eşi maalesef partimize oy vermiyor. Son seçimlerde 6 milyon oy aldık. Bu oyların 3 milyonu erkek, 3 milyonu kadın değil. 4 milyon 200 bini erkek, diğeri kadın. Bu ne demek? Bize oy verenlerin çoğu bekar ya da eşler oy vermiyor. Neden? Bizim beyler eve gidiyor, efeleniyor, küfeleniyor hanımı kızdırıyor. Hanım da diyor, ‘Sen misin böyle yapan?’, sandıkta intikamını alıyor. Bu söylediklerim tahmini değil, araştırmaların sonucu.”
Çakır’ın söyledikleri bana bir hayli ilginç geldi.
Sizce de ilginç değil mi?