Ali Eyüboğlu

Ali Eyüboğlu

aeyuboglu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Hülya Avşar’la Sadettin Saran’ın ayrılık haberini başkası yapsa inanmazdım... Hatta Hülya Avşar, bu ayrılığı kız kardeşi Helin’in internet sitesinden duyursa bile buna, yine bu işin içinde bir bit yeniği olmasın kaygısıyla bakardım...
Ama ayrılık haberini “Hülya Avşar muhabiri” Mehmet Çalışkan yaptığına göre tamamdır...
Çünkü Çalışkan’ın Hülya Avşar’a nasıl bir aşkla bağlı olduğunu iyi bilirim...
Kitabını bile yazdığı Avşar’ı üzecek bir habere imza atmak, onun için ölümdür...

Avşar’la Saran’ın ayrılığı hakkında
Mehmet Çalışkan’ın Habertürk’te dün yayınlanan o haberi yazarken içinin kan ağladığına da adım gibi eminim...
Zaten haberin satır aralarında da var bu...
Çalışkan’ın, “Herkesin evlenmelerini beklediği ikilinin ayrılık kararı, yakınları için de şok oldu” diye yazarken kendi hislerini dile getirdiği kanaatindeyim.
Çalışkan’ın haberine göre 2.5 yıllık ilişkiyi bitiren etkenin, Avşar’ın evlenme isteğine Saran’ın sıcak bakmaması olmuş.
Doğru veya değil bilemem...
Ama bildiğim bir şey var ki, bu ilişki Hülya Avşar’ın kız kardeşi Helin Avşar’ın internet sitesinde ayrıldıklarına dair haber yaptığı gün aslında bitmişti...
Hülya Avşar’ın sonradan “15 dakikalık bir şey” deyip, şakaya vurduğu olay, aslında bu ilişkinin bittiği andı...
Ondan sonra yaşananlarsa “uzatmalar”dı...
O zaman da yazmıştım; bir gemi su almaya başlamışsa, batması yakındır diye...
Avşar’la Saran yeniden barışamaz mı?
Barışır, ama bir dargın bir barışık ilişkilerin ömrü uzun olmaz...



İbo, o altyazıyı okuyabiliyor mu?
İbrahim Tatlıses, DMC’den çıkan “Yağmurla Gelen Kadın” adlı albümünde Kürtçe bir şarkıya yer verdi. Yetmedi Tatlıses, “Şemmame” adlı bu türküye klip de çekti.
Tatlıses’in “Şemmamme”si Türkiye’nin üniter devlet yapısını etkiledi mi? Hayır...
Ama hatırlarsanız Ahmet Kaya, böyle bir şeyi hayata geçirdiği için değil, sırf böyle bir şey yapacağını söylediği için Türkiye’yi terk etmek zorunda kaldı.
Sonra da Fransa’da kalp krizinden öldü.
Bu kadar kısa sürede böyle hızlı değişimler yaşadığımıza göre önümüzdeki birkaç yılda nelerin değişeceğini şimdiden kestirmek mümkün mü?
Gelelim Tatlıses’in “Şemmame”siyle ilgili bir başka konuya...
Eser Kürtçe olduğu için benim gibi Türkler, bir şey anlamıyor türküden...
Tatlıses, bu sorunu gidermek için klipte Türkçe altyazı kullandı.
Ama altyazıları okuyabilmeniz için hızlı okuma kursuna gitmiş olmanız lazım.
Çünkü Tatlıses, “Şemmame”nin klibine Türkçe altyazı yazdırmamış, alt yazıyı resmen teğet geçirmiş.
Tatlıses, Kürtçe türküyü söylerken o anda ne dediği Türkçe altyazı olarak ekrana geliyor, ama okuyabilene aşk olsun.
Siz ilk heceyi okuyana kadar yazı uçup gidiyor.
Ekrana alt yazı değil de sanki şimşek düşüyor!
Nedir bu acele?
Arkadan kovalayan mı var?


Nasrettin Hoca’nın cübbesi ve ‘Cübbeli Ahmet’ Efendi!
“Cübbeli Ahmet”, sadece saçı, sakalı, kıyafeti, yaşam tarzıyla değil, açıklamalarıyla da dikkatleri üzerine çekmeyi başaran bir dini cemaat önderi... Son günlerde oyuncak bebeklerle ilgili yaptığı açıklamalarıyla gündem yaratan “Cübbeli Ahmet”in, medyadan yana şikâyetini dile getirirken, “Beni de Nasrettin Hoca’ya çevirdiler” demesi beni şoke etti...
İsmailağa Cemaati’nin önde gelen ismi Ahmet Mahmut Ünlü, nam-ı diğer “Cübbeli Ahmet Hoca”, oyuncak bebeklerin caiz olmadığına dair açıklamaları eleştirilince bu kez bakın neler söyledi: “Barbie bebek diyorlar. Bu nasıl bebek? Saçı omzunda, göğsü açık, bilmem her şey belli. Bir de bikini üstü giydiriyorlar. Bu bebek falan değil, karının minyatür hali... Bir de güzel kadınlara ‘bebek’ diye hitap ediyorlar. Bak sen namussuzlara... Neden güzel kadınlara bebek diyorsun? Bebek sabidir, masumdur. ‘Charlie’nin Melekleri’ diyorlar. Melek kız olur mu?”
Nasrettin Hoca, bu sözleri söyleyen birinin kendisiyle mukayese edildiğini bilse acaba ne derdi?
Bir insanın güzel bir kadına “bebeğim” demesinin ne sakıncası olabilir ki?
“Neden güzel kadınlara bebek diyorsun? Bebek sabidir, masumdur” ne demek?
Kadınlar da “bebek”ler gibi günahsız, temiz ve masum olamaz mı?
Ne bağnaz bir zihniyettir bu?
Bu zihniyette olan biri kendini Nasrettin Hoca gibi espri küpü ve hoşgörü sahibiyle nasıl mukayese edebilir?
Olacak şey değil yani...