Cem Yılmaz, şimdiye kadar niye politik mizah yapmadığına dair çok şey söyledi. Yılmaz’ın bugüne kadar bu topa niye girmediğine dair söyledikleri arasında hep kendine özgü gerekçeler de vardı.
Ama sanatçının şimdiye kadar bu konuda yaptığı açıklamalar, Billboard’ın şubat sayısındaki gibi “açık-seçik” değildi...
“Mustafa’ya yapmadıklarını bırakmadılar”
Cem Yılmaz’ın bu sözlerine var mı bir itirazı olan?
Olamaz... Çünkü Yılmaz’ın söyledikleri çıplak bir Türkiye gerçeği.
Ünlü komedyenin bu konudaki söyledikleri bu kadar mı?
Değil tabii ki...
Yılmaz, “Bir dokun bin ah işit misali” konu hakkındaki çarpıcı açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Eleştiri zihniyeti çok acayip bu ülkede. ‘Mustafa’ filmi mesela. Yapılma amacından, biçimine, dibine kadar deşildi, iddialarda bulunuldu. İzledim, hiç aklıma gelmedi öyle niyetler olduğu arkasında. Atatürk’ü seven biriyim. Tarihsel gerçekliği bir yana aileden biriymiş gibi bir sevgimiz vardır. Onun sigara, rakı içmesi onun şahsiyetini nasıl zedeler anlayamadım?
Bir insanın öyle kötü fikirlerle oturup bir film yapmaya karar vermesi gibi bir şey olabilir mi? Bugünün moda deyimiyle söyleyeyim, velev ki öyle kötü bir niyetle yapılmış olsun, ne çıkar ki? Sen oturup karşı tezini ortaya koyarsın. Filmi izleyen çocuklar sigaraya başlayacakmış özenip. Belki Samsun’a çıkar ne biliyorsun?
Herkesin korkmasından bahsetmiyorum, bazıları da çok korkusuz birader! Burası genelde iyi niyetli olanların korktuğu bir memleket.
‘Başımıza ne geldiyse iyi niyetten geldi’ diye bir klişe var ya, o yüzden iyi niyet de değerini yitirmiş durumda.”
“Filmi yakarız gider, çocuk olmamış, onu ne yapacağız?
Cem Yılmaz, “G.O.R.A.” için yapılan, “Çok fazla küfürlü... Çocukları küfüre özendiriyor” eleştirilerine de çok ağır bir yanıt verdi: “Bir başkası çıkıyor, ‘Bizim çocuk G.O.R.A.’yı seyretti, evde hep küfür ediyor, film olmamış’. Peki çocuk olmuş mu? Ben en azından film yaptım, yedi makara film, yakarız gider. Çocuk olmamış, onu ne yapacağız?”
Cem Yılmaz’ı hiç bu denli kızgın, bu denli öfkeli ve bu denli kırgın görmemiştim.
Onu bile bu hale getirmişsek helal olsun bize!
Bu da cahilliğin daniskası!
DHA’dan Tahsin Güner’in dün Milliyet internette yayınlanan haberi, Türkiye’de bazı şeylerin hâlâ değişmediğini bir kez daha gözler önüne serdi.
Setlerde ışıkçı olarak çalışmasına rağmen kendini yönetmen olarak tanıtan biri, küçük yaştaki üç kızı, “Sizi dizide oynatacağım” diyerek götürdüğü evde cinsel tacizde bulunduğu iddiasıyla gözaltına alındı.
Polisin verdiği bilgiye göre adam, daha önce de küçük yaştaki kızlarla ilişkiye girmek, dolandırıcılık ve hırsızlıktan sabıkalı. Kim bilir, daha nice genç kızlar vardır, bu tür şöhret vaadiyle kandırılmasına rağmen hakkını arayamayan?
İnternet sayesinde her türlü bilgiye ulaşılabilen bir dönemde ülkemizde hâlâ bu tür vaatlere kanan genç kızların olması tuhaf değil mi?
Yazık ki yazık!
Oysa bu kızlar, şöhret peşinde harcadıkları enerjinin onda birini, dizilerde oynamanın namuslu yolunu araştırmaya ayırsalar eminim ki bunlar başlarına gelmezdi.