Ali Eyüboğlu

Ali Eyüboğlu

aeyuboglu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Devlet, Sur’da PKK’ya karşı operasyon başlattığında Mahsun Kırmızıgül’ün dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’na hitaben attığı “Nasıl bu kadar zalim olabildiniz?” tweet’inin ona çıkardığı fatura ortada.

CEM YILMAZ’IN ATTIĞI TWEET’LE ALDIĞI RİSK
Cem Yılmaz’ın attığı, “Memleketimin kıymetli birçok fakültesinde öğretim görevlisi kalmaması pahasına yapılan ihraçlar, pek bir adaletsiz! Üzgünüm... Çok yazık...” tweet’i olay oldu.

O akademisyenlerden birinin Kandil’de çekilmiş fotoğrafıyla Yılmaz’a yanıt verenler, komedyenin attığı şu tweet’ten sonra, işi kampanyaya dönüştürdü:

“Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir” sözünü Atatürk’ü kaynak göstermeden paylaşan Yılmaz’a tepki yağdı.

‘Sonun Mahsun gibi’

Haberin Devamı

Yılmaz için, “Çektiğin küfürlü filmlerle ve yaptığın şovlarla kendini sanatçı mı sanıyorsun?” diye yazanlar, onu hainlere destek çıkmakla suçlayanlar, neler neler...

Küfür, hakaret gırla...

“Senin de sonun Mahsun gibi olacak” diye yazan bile var.

Sosyal medyada oluşan karşı cepheyi “trol” sanıp ciddiye almayan Mahsun’un “Vezir Parmağı” gitti!

Çünkü günümüzde geniş kitlelere iş yapanlar, taraf olunca “öteki taraf”ı toptan kaybediyor.

Yılmaz’ın attığı tweet’lerle aldığı risk de bu!

‘Acı bir tablo bu’

Eskiden gündeme dair konularda topa girmediği için eleştirilen Yılmaz, bundan etkilenmiş olacak ki sonunda fikrini beyan etmeye başladı.

Yılmaz’ın yazdıklarından rahatsız olanların yorumlarından anladığım o ki onun da Mahsun gibi “kara liste”ye alınması söz konusu...

“Sosyal medya ruh hastalarıyla dolu. Gerçek hayatta karşılığı yok bu trollerin” diyenler olabilir.

Keşke öyle olsa.

Mahsun’un başına gelenler gösterdi ki o kadar da hafife almamak gerekir bu kitleyi.

Cem Yılmaz’ın “Gayet kibar bir dille yazdıklarımın altına yazılanlar acı bir tablodur. Ama bu da bir ‘data’ neticede” diye tepki gösterdiği bu kitle;

insan kızdırma, karalama ve olmayanı olmuş gibi gösterme, pireyi deve yapma ve de kitleleri harekete geçirme konusunda pek mahir.

Benden söylemesi...

TÜRK BÖBREK VAKFI, OBEZ ÇOCUĞA KARŞI

1990’lı yılların ortasıydı... Starlarımızdan biriyle sohbet ediyorduk. “Bir sosyal sorumluluk projesi başlatmak istiyorum. Sence ne olabilir bu?” diye sorduğunda önerim şuydu ona:

Okul kantinlerinde çocukları obez yapan fast food’lara karşı savaş aç.

Haberin Devamı

Çünkü o da okul çağında bir çocuk annesiydi... Sanatçımız, ürünleriyle kantin raflarını dolduran firmaları karşısına almamak için cesaret edememişti buna.

Allah’tan devlet geç de olsa “Dur” dedi bu duruma.

Sağlık Bakanlığı’na göre ülkemizde 3 milyon obezin 1.8 milyonu 0-18 yaş arasında.

Ülkemizde obez çocuk sayısının artması üzerine Türk Böbrek Vakfı, “Çocuklarda obeziteyle mücadele” kampanyası başlattı.

Çocuklarda bu konuda farkındalık yaratmak amacıyla ilk ve ortaöğretim öğrencilerine yönelik düzenlenen video ve fotoğraf yarışmasının teması, “Ben obez olsaydım neleri yapmazdım”...

Çocukların konuya uygun çekip turkbobrekvakfi@gmail.com’a göndereceği en fazla 20 saniyelik bir video veya fotoğrafı Türk Böbrek Vakfı’nın sosyal medya hesaplarından paylaşılacak. En beğenilen video ve fotoğrafın sahipleri çeşitli ödüller kazanacak.

GÜNÜN SÖZÜ

Bir erkek uğruna ağladığı kadını, bir kadın da affetmek istediği halde affedemediği adamı asla unutamaz. (Arda Erel)