CMYLMZ NiYE ASABiLEŞTi?

Belli ki Cem Yılmaz, özel hayatının bu denli didik didik edileceğini tahmin etmiyordu. Ama gel gör ki ‘kamu merakı’, olayı bu hale getirdi. ‘Türkiye’yi güldüren adam’ı bile elbirliğiyle ‘şov dünyasının en gergin adamı’ haline getirdiysek, gerisini varın siz düşünün...

Türkiye’nin en ünlü komedyeni bile, ‘kamu merakı’ yüzünden şov dünyasının en gergin adamlarından biri haline gelmişse, orada biraz durup düşünmek gerekmez mi?
Gelin hep birlikte empati yapalım.
Yıllarca birlikte olduğunuz insanla yolunuz ayrılıyor günün birinde.
Bir başkasıyla kesişiyor yollarınız zamanla.
“İşte aradığım insanı buldum” deyip, evlenmeye karar veriyorsunuz onunla.
Basına kapalı bir nikah yapıyorsunuz ve sınırlı sayıdaki dostlarınızla!
Gece bitmeden ‘basına kapalı nikah’ın fotoğrafları yayınlanıyor sosyal medyada.
Nikaha davet ettiğiniz dostlarınız(!) satıyor sizi ilk fırsatta.
Sadece bu olsa iyi.

Şu ‘kamu merakı’ yok mu?
Sevdiğiniz bir insanla evlendiniz, birkaç ay sonra baba olacaksınız.
Hayatınızın en mutlu günlerini yaşıyorsunuz, ama birileri huzurunuzu kaçırmak için full mesai yapıyor sanki.
Eski aşkınızı dönüp dönüp çıkarıyorlar karşınıza.
Bazen eşinizle onu mukayese ediyorlar, bazen eski sevgilinize yeni aşkının yanında soruyorlar sizi.
Cem Yılmaz’ın basına kapalı düğününde arkadaşlarının cep telefonlarıyla fotoğraflarını çekip Twitter’a yüklemelerinin altında yatan iki şey var:
1. Nikaha davet edilen ayrıcalıklı insanlarından biri de bendim diye hava atmak.
2. ‘Kamu merakı’na hizmet.
Şayet çıpanızı ‘kamu yararı’ndan çözüp, ‘kamu merakı’na bağlarsanız bilin ki artık sonu ve yönü belli olmayan bir yoldasınız.
‘Merak’ta sınır yok çünkü.
‘Kamu merakı’nın Cem Yılmaz’ı bile kısa sürede nereden nereye getirdiğini iki somut olayla sermek istiyorum gözler önüne.

Bir ayda nasıl değişti?
Tarih 5 Şubat 2012.
Evlilik hazırlığı yapan Cem Yılmaz Bebek’te, basın ordusu peşinde.
Bu tablodan rahatsızlık duyan vatandaşın biri, “Alt tarafı Cem Yılmaz. Nedir bu ilgi?” dedi. Yanıt Cem Yılmaz’dan geldi:
“Altı da üstü de Cem Yılmaz.”
Tarih 18 Mart 2012.
Balayı için gittikleri Dubai dönüşü havaalanında vatandaşın biri, “Evlilik ciddileştirmiş sizi” dedi Cem Yılmaz’a. Ünlü komedyenin yanıtı, “Ne alakası var?” oldu.
Gelelim sonrasında magazincilerle Cem Yılmaz arasında yaşanan gerginliğe:
Fox muhabiri: Düğün hazırlıkları nasıl gidiyor?
Cem Yılmaz: Sen tanımadığın bir adama nasıl soru soruyorsun?
Muhabir: Çocuğun cinsiyeti belli oldu mu?
Cem Yılmaz: Yaptığın şey iş değil. Git kendine sigortalı iş bul.
Türkiye’yi tanımayan birine, bu sözlerin sahibi yıllardır yaptığı esprilerle Türkiye’yi güldüren adamdır deseniz inanır mı buna?
İnanmaz.

Lütfen biraz sağduyu!
Çünkü ‘güldüren bir adam’ değil, ‘gergin biri’ var ortada.
Belli ki Cem Yılmaz, özel hayatının bu denli didik didik edileceğini tahmin etmiyordu.
Ama gel gör ki ‘kamu merakı’ olayı bu hale getirdi.
‘Türkiye’yi güldüren adam’ı bile el birliğiyle ‘şov dünyasının en gergin adamı’ haline getirdiysek, gerisini varın siz düşünün.
Bütün bunlara rağmen Cem Yılmaz’ın medya mensuplarına karşı sergilediği tavır hoş mu?
Değil tabii ki.
Şarkısında ‘Hişt hişt sakin ol, sinirlerine hakim ol’ diyen Sertab Erener’e biraz kulak vermesi lazım Cem Yılmaz’ın.
Basın mensupları da çıpayı ‘kamu merakı’ndan kurtarıp ‘kamu yararı’na bağlaması lazım.
Biraz sağduyu lütfen, hem de acele!

‘ÜNLÜLER’İ İSTEMEDİLER

Yeni ‘Survivor’ başladı.
Yarışmacıların Dominik’e gidişleri, söylemleri ve adadaki yarışmada verdikleri ilk sınav gösterdi ki, ‘Gönüllüler’ çok hevesli, çok hırslı.
‘Gönüllüler’ birbirlerini tanımayan insanlardan oluşmasına rağmen, yıllardır birbirlerini tanıyan ‘Ünlüler’e rağmen hemen kaynaştılar birbirleriyle ve ekip oldular.
‘Ünlüler’e oranla genç, güçlü ve sportifler.
‘Survivor’ın ilk haftasında ödüllü iki oyunu da onların kazanmış olması bunun göstergesi.
‘Ünlüler’e gelince:
Derbi maçlarının ilk dakikaları takımların birbirlerini yoklamasıyla geçer ya, ‘Ünlüler’de de durum öyle.
Henüz birbirlerinin ‘ego’larını tartma aşamasındalar.
Görünen o ki Mustafa Topaloğlu işin başında kendini ‘Ünlüler’in lideri ilan etti, ama kolay değil işi.
Sibel Tüzün ve Doğuş gibi iki ciddi rakibi var çünkü.
‘Ünlüler’, ‘Gönüllüler’ gibi ‘gönüllü’ olarak değil de adaya sanki ‘sürgün’e gitti.
Nez, son anda sağlık gerekçesiyle çekilince ‘Ünlüler’ Dominik’e 7 kişi, ‘Gönüllüler’se 9 kişi gitti.
Acun Ilıcalı, ‘Gönüllüler’den bir kişinin ‘Ünlüler’ ekibine geçeceğini söyledi.
İşin ilginç yanı ‘Gönüllüler’den hiçbiri ‘Ünlüler’in ekibine geçmek istemedi.
Sonunda ‘Ünlüler’ arasına ‘sürgün’e giden Anıl oldu.