Ali Eyüboğlu

Ali Eyüboğlu

aeyuboglu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

‘DANSIN RİTMİ’NE  HİNDİSTAN DAVETİ


Boğaziçili inşaat mühendisi ve turizmci Kemal Çakırgöz’ün Sirkeci’deki 550 yıllık bir tarihi mekânda açtığı “Hodjapasha”ya (Hocapaşa) gidip, “Sema Gösterisi” ve “Dansın Ritmi”ni izleyen her Türk gibi ben de aynı şeyi söyledim:
İstanbul’da böyle bir yer olduğunu bilmiyordum...
İstanbul’a gelen ve Türk kültürüne meraklı turistlere hizmet için açılan Hocapaşa’daki iki gösteriyi de izledim.
Salı, perşembe ve cumartesi akşamları bilet fiyatı 70 lira olan “Sema Gösterisi”nin ardından sadece cumartesi akşamları sahnelenen ve biletleri 80 liradan satılan “Dansın Ritmi” gösterileri tek kelimeyle muhteşem...
Hocapaşa’nın müdavimlerinin yüzde 93’ü yabancı... Başta Avrupalı ve Amerikalılar olmak üzere sayıları gittikçe artan Hintliler, Araplar, Filipinliler, Ruslar ve Çinlilerin gösterilere büyük ilgi gösterdiğini vurgulayan Çakırgöz, şunları söyledi:
“Son zamanlarda ülkemizde meydana gelen olaylar yüzünden turist sayısındaki azalma bizi de etkiledi. O yüzden gösteri sayımızı azalttık, ama bu durumun geçici olacağından yana ümidim tam.”

‘DANSIN RİTMİ’NE  HİNDİSTAN DAVETİ
Haberin Devamı

Yeni Delhi yolcusu
Müzikleri, kıyafetleri, koreografisi ve profesyonel dansçılarıyla izleyenleri büyüleyen gösterilerin yurtdışındaki ünü öylesine yayıldı ki ekip Hindistan’dan davet aldı. Hocapaşa Dans Tiyatrosu’nun kurucusu ve sahibi Kemal Çakırgöz, “Hindistan’dan davet aldık. Hindistan Büyükelçiliği, 15 Ekim’de Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda ’Dansın Ritmi’nin gösteri yapması için Yeni Delhi’ye davet etti bizi” dedi.
Osmanlı Saray dansıyla başlayan “Dansın Ritmi” ekibi, bir saatlik gösterisinde Türkiye’nin yedi bölgesinden danslar sergiliyor. Zeybek, Roman, halay, oryantal, Azeri, Balkan, Şaman dansından Karadeniz horonuna Anadolu rüzgârının estiği “Dansın Ritmi”nde Şaman; kıyafeti, koreografisi ve dansıyla beni en çok etkileyen gösteri oldu.

HER OKURUNU YAZMAYA TEŞVİK EDEN KİTAP: 365

‘DANSIN RİTMİ’NE  HİNDİSTAN DAVETİ


İstanbul Üniversitesi’nde filoloji okuyan, New York Üniversitesi’nde yüksek lisans yapan ve ardından Işık Okulları ve Robert Kolej gibi okullarda bir dönem İngiliz edebiyatı ve İngilizce dersleri veren İrem Uzunhasanoğlu, yazmaya meraklı öğrenciler için “365” adlı ilginç bir kitap çıkardı. Epsilon’dan çıkan kitapta Uzunhasanoğlu, öğrencilere her sayfada sorular yöneltti ve alttaki boş alanı onların cevaplandırmasını istedi. Devlet ve özel okullarda hiçbir ücret almadan öğrencilere yazarlık konusunda ders vermeye hazır olduğunu söyleyen Uzunhasanoğlu, yazmaya hevesli öğrencilere de şöyle seslendi:
“Yazmak istiyorsunuz, ama nereden başlayacağınızı bilmiyor musunuz? Artık 365 var. Şimdi masanızın başına oturun veya yatağınıza uzanın, yanınızda kaleminizi hazır edin. Yaratıcılığınızı çağırın, esin perilerinizi toplayın gelsinler. Sonra 365’in herhangi bir sayfasını çevirin, karşınıza çıkan ilk soruyu okuyun ve yazmaya başlayın. Kendinizi yazının akışına bırakın, kaleminizin müziğinde esin perileriniz dans etsin. 365 sensin. 365 senin hikâyelerinle dolup taştığında, sadece sana ait olanla baş başa kalacaksın. Ve kimsenin 365’i seninkine benzemeyecek. Sen 365’i yazacaksın, 365 de seni...”

GÜNÜN SÖZÜ

Erkek kıskandığında kızların hoşuna gider, kızlar kıskandığında ise 3. Dünya Savaşı’na hoş geldiniz. (Charles Bukowski)