“Menekşe’ye söyle, fazla üzülmesin. Böyle zamanlar oluyor insanın hayatında. Dirayetli durmak lazım. Bekaret bu toplumun tabusu. Kızlarımıza haksızlık ediliyor. Kadınlarımız eziliyor. Menekşe’nin dik durması lazım. Söyle ona, unutmasın ki, kaç genç kızımıza örnek oluyor.
Özdemiroğlu, Binboğa’ya karşı
28 ve 29 Mart, müzik sektörü için oldukça hareketli geçecek.
Çünkü bu tarihlerde 4 bin 700 üyeli MESAM’ın genel kurulu var.
MESAM’ın halen başkanlığını yürüten Ali Rıza Binboğa, seçimli genel kurulda yeniden adaylığını koyacak.
Binboğa’nın karşısına MESAM’ın eski başkanlarından Attila Özdemiroğlu da aday olarak çıkacak.
Üstelik Özdemiroğlu, hayli zamandır hazırlıyor kendini bu seçime... Özdemiroğlu’nun sloganı da “Batılı tek meslek birliği”...
Ali Rıza Binboğa’yı kendilerine göre “Doğulu”, kendilerini ise “Batılı” olarak değerlendiren Özdemiroğlu ve arkadaşları genel kurulda, “Bizi seçerseniz MESAM ve MSG’yi birleştireceğiz” diye oy isteyecek. MESAM Başkanlığı’na adaylığını koyacak Özdemiroğlu’nun bu amaçla MSG Başkanı Garo Mafyan’la anlaştığı konuşuluyor.
Ancak bu o kadar da kolay gibi gözükmüyor.
Çünkü daha önce de bu konu gündeme gelmiş, iki meslek birliğinin yöneticileri tek çatı altında birleşme konusunu karar altına almış MESAM Genel Kurulu’nun bu konudaki verdiği onaya rağmen MSG üyelerinin çoğu buna karşı çıkınca beklenen evlilik gerçekleşmemişti.
Bakalım bu kez beklenen nikah gerçekleşecek mi?
Bu arada müzik sektöründe şimdilerde en çok konuşulan şey şu:
“Meslek birlikleri son yıllarda çok büyük işler başardı. Ali Rıza Binboğa’nın başkanlığı döneminde MESAM da birçok telif anlaşmasına imza attı. Binboğa’nın diktiği ağaçların meyvelerini şimdi Özdemiroğlu mu toplayacak?”
29 Mart Pazar günü MESAM üyelerinin belirleyeceği bir kader bu.
Üyeler bakalım Ali Rıza Binboğa’yı mı, yoksa Attila Özdemiroğlu’nu mu yeniden MESAM Başkanlığı’na oturtacak?
Saruhan Hünel’i üzmek istemezdim
Saruhan Hünel aradı, hakkındaki “Dizi arkadaşıyla aşk, evliliği bitirdi” başlıklı yazım nedeniyle...
Ses tonundan bir hayli üzgün olduğu belliydi...
Boşanmak için mahkemeye başvurduğu eşi Sergin Akyaz’la tam da barışıp, boşanmaktan vazgeçtiği aşamada yazımın “artçı deprem” etkisi yaratıp, her şeyi çıkmaza soktuğunu söyleyince ben de üzüldüm.
Çünkü, Hünel’le eşi arasındaki olanlar epeydir bilgim dahilindeydi. Amacım bir yazıyla yuva yıkmak olmadığı için, iş alenileşinceye kadar bekledim.
Hünel boşanmak için mahkemeye başvurunca da duyduklarımı yazmadan edemedim.
Şimdi temennim o ki çift, Hünel’in dediği gibi geçmişe bir sünger çeker ve her şeye rağmen “evliliğe devam” der.
Garanti’nin bağlamacısı kim?
Reklam o kadar çok yayınlanıyor ki, mutlaka izlemişsinizdir...
Hani çobanlık yapan küçük bir çocuk bozkırda taşlarla kendi gibi küçük bir ev maketi yapıyor.
Sonra birden fırtına başlıyor ve ardından modern bir şehir çıkıyor ortaya...
Garanti Bankası’nın konut kredisine ilişkin uzun metrajlı reklamı müthiş bir bağlama eşliğinde geliyor ekranlara...
O reklam yayınlanmaya başladıktan sonra müzik yapımcılarına telefon yağmaya başladı, “Bu bağlamayı çalan kim? Albümü var mı?” diye... İşin tuhaf yanı müzik sektöründe de hiç kimse bilmiyor o bağlamayı çalanın kim olduğunu.
O reklamın Garanti Bankası’ndan konut kredisi alanların sayısını artırıp artırmadığını bilmiyorum.
Ama şunu biliyorum ki, o bağlamayı çalan müzisyen enstrümantal bir albüm çıkarırsa bir hayli ilgi görür.