Ali Eyüboğlu

Ali Eyüboğlu

aeyuboglu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Ipsos KMG’nin yaptığı ‘Türkiye 2010 Beklentiler/Beğeniler’ araştırmasıyla ilgili bir yazı yazıp, anketin televizyon dünyasını ilgilendiren bölümlerine yer vermiştim. Benim yazımdan birkaç gün sonra da Ipsos KMG, araştırmanın siyasi ve ekonomik boyutlarını kamuoyuna duyurdu. Araştırmada bir bölüm daha var, henüz kamuoyuna duyurulmayan. O da Türkiye’nin en çok hangi şarkıcıları beğendiğiyle ilgili. Ipsos KMG’nin, diğer anketler gibi yine 26 ilde bin 100 denekle yaptığı çalışma ilginç sonuçlar ortaya koydu.


‘EN BEĞENİLEN’  SEZEN AKSU
Sibel Can’la Tarkan’ı ‘beğenenler’ azaldı!
Şirketin 2008’de bin 102 kişi, 2009’de bin 111, 2010 için de bin 100 denekle yaptığı ankette en çok dikkat çeken şey, Sibel Can’ın beğeni oranındaki sert düşüş ve Tarkan’ın kayıp hanesindeki istikrar! 2008’de aynı şirketin yaptığı ankette ‘en beğenilen şarkıcı’ sıralamasında yüzde 9’la birinci olan Sibel Can, iki yıldır üçüncü sıradaki yerini koruyor ama ‘beğeni’ oranı gittikçe düşüyor. Eurovision yıldızı Hadise’nin üç yıldır sıralamada yer alamaması da dikkat çekici. Emel Sayın ve Muazzez Ersoy, ‘çok satanlar’ listesine giren yeni bir albüm yapmadıkları halde beğeni oranlarını koruyorlar.
Rahmetli Zeki Müren’in, arşiv albümleriyle de olsa ‘en beğenilen şarkıcılar’ arasında yerini koruması onun ‘ölümsüz sanatçılar’ arasına girdiğini gösteriyor.

‘EN BEĞENİLEN’  SEZEN AKSU




ŞAFAK SEZER’İ BEKLEYEN TEHLİKE
‘EN BEĞENİLEN’  SEZEN AKSU
Şafak Sezer’in başrol oyuncusu olarak kamera karşısına geçtiği yeni filmi ‘Kutsal Damacana 2 - İtmen’, 22 Ocak’ta gösterime girdi. Sezer’in önceki filmi ‘Kolpaçino’yu beğenmiştim. Ancak ‘Kutsal Damacana 2’yi henüz izlemedim. Çünkü tanıtımları beni cezbetmedi.
Hedef kitlesi gençler ve öğrenciler olan bir komedi filminin ‘karne tatili’nde vizyona girmesi önemli. Çünkü insanların sinemalara akın ettiğin bir dönem bu.
Şafak Sezer’in başrolleri Mustafa Üstündağ, Aydemir Akbaş, Yıldırım Memişoğlu, Güzin Ustan, Eriş Akman, Tuğba Karaca ve Ferhat Güzel’le paylaştığı yeni filminin bu şansı değerlendirebilmesi, seyircisini tatmin edip, edemeyeceğine bağlı. İlk günlerde filmi izleyenler, “Nasıldı?” diye soranlara, “Acayip komikti” derse, gişesi yürür gider. Aksi takdirde ortaya çıkacak tablo belli.
Ama işin bir de şu yanı var. Şafak Sezer’in başrolünü oynadığı filmler, şimdiye kadar yapımcılarına para kazandırdı.
Fakat Sezer’in gişesinde istikrarlı bir düşüş söz konusu. 20 Aralık 2007’de vizyona giren ‘Kutsal Damacana’ adlı filmi 627 bin 855 kişi izledi. 16 Ocak 2009’da gösterime giren ‘Kadri’nin Götürdüğü Yere Git’ filmini ise 516 bin 018 kişi seyretti. Sezer’in 29 Ekim 2009’da vizyona giren ‘Kolpaçino’ adlı filminin izleyicisi de 457 bin 182 kişi.
Bu satırlar kaleme alındığında henüz ilk üç günün gişesi açıklanmamıştı. Sezer, şayet yeni filmiyle bu düşüşü durduramazsa, bundan sonra işi zor. Çünkü, filmlerinin gişesi ‘kar hanesi’ne değil, ‘zarar hanesi’ne doğru hızla yol alıyor.


HÜLYA’DAN KIZINA ‘KARNE HEDİYESİ’
Hülya Avşar’dan kızı Zehra’ya karne hediyesi; kayak tatili. Avşar, karnesindeki notlar, biri üç, biri dört, diğerleri ise beş olan kızı Zehra’nın isteğini yerine getirmek zorunda kaldı. Avşar, takdir ya da teşekkürü hak edecek bir karneyle eve gelmesi halinde iyi bir ödül isteyen kızı Zehra’yı Uludağ’a götürecek. Başarılı bir öğrenci olan Zehra’nın bu konuda kendisine değil, babası Kaya Çilingiroğlu’na çektiğini söyleyen Avşar, “Hiç zayıfım olmadı, hiç sınıfta kalmadım. Ama Zehra gibi başarılı bir öğrenci de değildim. Zehra’nın bana çekmediği kesin” dedi.