Can Dündar’ın pazar günü Milliyet Pazar’daki yazısının başlığı şöyleydi: “Şöhretlerin avukatı, menajeri, sırdaşı, yoldaşı... Hadise’nin ardındaki beyin...”
Süheyl Atay hakkında bir yazı yazsam, ben de benzer bir başlık atardım.
Hatta ona, birlikte çalıştıkları dönemde Tarkan için de ciddi katma değer katan gizli bir kahraman diye bir ilave de eklerdim.
Can Dündar’ın o yazısının üstünden bir hafta bile geçmeden Hadise ile menajerinin yollarının ayrılması Süheyl Atay için düşündüklerimi değiştirdi mi?
Asla... Keşke Atay gibi, hukuk eğitimi almış, yabancı dil bilen sanatçı menajerlerinin sayısı artsa...
Süheyl Atay, Tarkan’la “Megastar” olduğu dönemde çalıştı.
Tarkan, zaten zirvedeydi.
Atay, onun dünya pazarına açılmasını sağladı, ama Tarkan bu fırsatı gerektiği gibi kullanamadı.
Atay’ın Hadise’yi üç yılda neler kattığı da ortada.
Atay, onun menajerliğini üstlendiği dönemde Hadise, “Popstar Alaturka”da Osmantan Erkır’ın yanında yardımcı sunuculuk yapan bir şarkıcıydı...
Hadise bugün, “konser kaşesi” 16 ile 20 bin euro arasında değişen ve konserden konsere koşan bir star...
23 yaşındaki Hadise’nin önünde kat edeceği daha çok yol var.
Hadise, o yollardan hangisine sapar, o yollar nereye çıkar şimdiden kestirmek zor.
Hal böyleyken bir menajer, küçük çaplı bir servet kazanacağı bir yıldızla yollarını niye ayırır?
O insanın ya aklını peynir ekmekle yemiş olması gerekir ya da “Ne Şam’ın şekeri, ne Arap’ın yüzü” deme noktasına gelmiş olması...
Menajerini değil, stilistini dinledi
Pazar günü partnerim Şengül Balıksırtı ile birlikte Anadolu Üniversitesi’nde “magazin” konulu bir söyleşiye katılmak için Eskişehir’de olacağımız için Cine5’teki “Her Şeyi Konuşalım” programını bant çektik.
Sibel Tüzün’le birlikte programa konuk ettiğimiz Süheyl Atay’la bu ayrılığın sebeplerini konuştuk.
Atay, her zamanki gibi ketumluğunu sürdürdü, ama biz yine de söylediklerinden birçok ipucu yakaladık.
Bir kere Atay’ın, Hadise ile yollarını ayırmaya Moskova’ya gitmeden önce karar verdiğini öğrendik. Atay, yarışma sonrası yaşananların ise bardağı taşıran son damlalar olduğunu söyledi.
Kıyafet bardağı taşırdıHadise’nin Eurovision sürecinde en çok eleştiri alan yönü neydi?
Giydiği o kırmızı oryantal kıyafet.
Örneğin o kıyafet hadisesi, bardağı taşıran damlalardan biriydi.
Neden mi? Nedeni şu:
Elbette ki hiçbir sanatçı, kendini körünü körüne menajerine teslim etmemeli.
Ama onun çekincelerini ya da önerilerini de hepten yabana atmamalı.
Anladığım kadarıyla Hadise, o çok eleştiri alan kıyafeti konusunda menajerinin önerilerini dinlemek yerine, kendini bir firmanın Belçika’da yaşayan stilistine teslim etti, ama fatura Atay’a kesildi...
Atay da, bu ve benzeri fikrinin dikkate alınmadığı konularda Hadise’ye yönelen eleştiri oklarını daha fazla göğüslemek istemedi.
“Benim için paradan önemli değerlerim var” deyip Hadise ile yolunu ayırmaya karar verdi.
Hepsi bu mu?
Elbette ki dahası da var...
Onlar da zamanla ortaya çıkar.
‘Muro’ yeni filminde ‘mafya’yı oynayacak
“Kurtlar Vadisi Pusu”da canlandırdığı “Muro” karakteriyle yıldızı parlayan Mustafa Üstündağ’ın ikinci sinema filmi için kendisine teklif edilen senaryolardan birini çok sevdiğini daha önce yazmıştım.
Üstündağ ile “Süper Ajan K9” filminin yapım şirketi Elita Film arasındaki görüşmeler sonuçlandı ve taraflar, “Abimm” adlı sinema filmi için imzaları attı.
Başrolünü oynadığı ilk film olan “Muro” ile sinemalara 2 bin 316 izleyiciyi çekmeyi başaran Üstündağ’ın oynayacağı ikinci sinema filminin çekimleri 1 Temmuz’da başlayacak. İlker Akdağlı’nın senaryosunu yazdığı filmi Şafak Bal yönetecek.
Üstündağ, “Abimm”de, sokaklarda büyüdüğü için aile sevgisi görmemiş, ayak işlerini yaptığı mafyanın günün birinde lideri olmayı kafaya koymuş, ama sakarlığı yüzünden bunu bir türlü başaramayan “Çetin”i oynayacak. Üstündağ’ın “Abimm” filmindeki rol arkadaşları ise önümüzdeki günlerde belli olacak.
İstanbul’un yanı sıra Ege ve Akdeniz sahillerinde çekilecek film, Aralık 2009’da vizyona girecek.