Tamer Karadağlı’nın da aralarında bulunduğu 80 civarında Harley Davidson kullanıcısı, cumartesi günü saat 12’00’de rehabilitasyon tedavisi süren gazilerimize Ankara’da motorla tur attıracak
Türkiye’nin dört bir yanından Harley Davidson kullanıcısı bu hafta sonu Ankara’da buluşacak. Ankara HOG’un (Harley Owners Grup) yaptığı bir organizasyon bu.
Grup, geçen sene olduğu gibi bu yıl da Ankara’da rehabilitasyon tedavisi gören gazilere Başkent’te attıracakları moral turu için bir araya gelecek. Başkent çıkarmasına katılacak isimlerden biri de ‘Çocuklar Duymasın’ın yıldızı Tamer Karadağlı. Ankara çıkarması hakkında bilgisine başvurduğum Karadağlı, şunları söyledi:
“Harley alan herkesin ilk yıl para ödemeden üye yapıldığı, sonraki yıllarda da belli aidatlar ödediği bir grup var; Harley Owners. Ankara HOG’un iki yıldır yaptığı bir etkinlik bu. Hastanede rehabilitasyon tedavisi süren gazilerimize motorlarla bir Ankara turu attırıyoruz. Geçeceğimiz güzergahta yollar trafiğe kapatılıyor. Cadde, sokak ve balkonlardaki insanlar, gazilerimizi selamlıyor. Gazilere acayip moral motivasyonu sağlayan bir Başkent turu oluyor. Bu ülke için gazi olan insanlara bir saygı duruşu adına yaptığımız bir iş bu. Geçen seneki çok güzeldi, bu yılkine katılım daha fazla olacak. Cumartesi günü 80 civarında Harley’ci buluşacağız Ankara’da. Ankara HOG, gerekli izinleri aldı. Saat 12.00’de Bilkent Üniversitesi girişindeki Atatürk Hastanesi’nde tedavi gören gazilerimizi motorlarımıza alıp, Başkent turuna çıkacağız.”
UNUTULAN BİR GELENEK; NAHIL
Sunay Akın’dan gelen unutulmuş bir geleneğimizin İstanbul Oyuncak Müzesi’nde yeniden hayat bulacağına dair davete kadar, ne ‘nahıl’dan yana bir bilgim, ne de ‘nahıl geleneği’ konusunda en küçük bir fikrim vardı.
Oysa öz be öz bize ait bir gelenek bu.
Osmanlı’da asırlarca düğün ve sünnet alaylarının önünde taşınan, üzeri çeşitli şekillerle bezeli süslerin bulunduğu bereketin ve gücün simgesiymiş ‘Nahıl’.
CarrefourSa Maltepe Park Alışveriş Merkezi için yaptığı 7 metre 40 santim yüksekliğindeki ‘Nahıl’, bundan böyle İstanbul Oyuncak Müzesi’nde sergilenecek günümüz nahılbentlerinden Tinay Dinçkan, konuyla ilgili şunları söyledi:
“Osmanlı dönemine ait belge ve gravürlerdeki örneklere uygun bir çalışma bu. Osmanlı döneminde uzunluğu 2.5 metreyle 27 kulaç (30 metre) arasında değişen nahıllar söz konusu. Nahılın büyüklüğü ve kullanılan malzemeler, nahıl sahibinin zenginliğinin de göstergesi. Halktan insanların nahıllarında süsler meyvelerden, saray mensuplarının nahıl süsleriyse gümüş ve altından.”
16’ncı yüzyıldan sonra boyu küçülen, 18’inci yüzyıldan sonra da unutulan ‘Nahıl Alayı’nın Osmanlı zamanında geçtiği sokağı zenginleştiren bir gelenek olduğuna dikkat çeken Sunay Akın’sa şöyle konuştu:
“Düğün mumu olarak da adlandırılan ve düğün şenliklerinde şehirlerde sokak sokak dolaştırılan nahıllar o kadar büyük ve görkemli yapılırdı ki, nahılların geçemediği sokaklarda evlerin cumba ve saçakları yıkılır, şehir kapıları yerinden sökülür, bedeli de anında ödenirdi. Nahıl alayının arkasındaki görevli, yapılan üç liralık hasar için beş lira öderdi. Çünkü nahıl aynı zamanda gücün de simgesiydi.”
HINCAL ULUÇ’UN MORALi YERiNDE
Bereket ve güç simgesi ‘nahıl’ın, ‘nahıl alayı’ eşliğinde İstanbul Oyuncak Müzesi’ne taşındığı törende Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Özgür Özarslan, Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, Hıncal Uluç, Nebil Özgentürk, Kubat ve Musa Kart da vardı. Aynı gün, Defne Joy Foster hakkındaki ‘Su Testisi’ yazısı nedeniyle ailesinin Hıncal Uluç hakkında açtığı tazminat davasından da karar çıkmıştı ve mahkeme ünlü yazarı 20 bin TL tazminata mahkum etmişti. Allah korusun, aynı şey benim başıma gelse, bütün gemileri Karedeniz’de batmış biri gibi karaları bağlardım. Hıncal Uluç’un keyfi yerindeydi. Geçmiş olsun dileğime, “Olur böyle vakalar” şeklinde bir yanıt veren Uluç’a Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk de, “Gelirken yolda dinledim. Radyocular kulaklarını çınlatıyordu” diyerek takıldı.