KONSER NiYE İPTAL EDiLDi?
Kamuoyu günlerce, Genelkurmay’dan, PKK baskınıyla yedi şehit verdiğimiz Hantepe’den ‘Heron’larla çekilen görüntülerle ilgili insanların yüreğine su serpecek bir açıklama bekledi. Genelkurmay Başkanlığı’nın açıklaması gecikmeli geldi. Yavuz Bingöl ile Ermenistan’ın dünyaca ünlü müzisyenlerinden duduk sanatçısı Civan Gasparyan, İstanbul 2010’un etkinlikleri kapsamında, 2007 ve 2008’de olduğu gibi yine sahneye çıkacak, şarkılarını ‘Dünya Barışı’ için söyleyeceklerdi. Taraflar konser için son hazırlıklarını yaparken İstanbul 2010’un yetkilileri sürpriz bir karar verdi ve konserin İstanbul ayağını iptal etti. Üstelik de konsere 14 gün kala...
Kelebek yazarı Cengiz Semercioğlu, birkaç gün önce köşesinde bu konserin niye iptal edildiğini sordu. İstanbul 2010’dan bir Allah’ın kulu çıkıp da, “Konseri şu sebeple iptal ettik” demedi. ‘Heron’la bu olayın içeriği elbette ki aynı değil. Bu, hassas bir konu olduğu için Genelkurmay’ın gerekli incelemeyi tamamlamadan açıklama yapması elbette ki beklenemezdi... Gönül isterdi ki yapılan açıklama bir ay beklemeye değen şeyler olsaydı, ama olmadı... Peki, İstanbul 2010 yetkililerinin ‘Dünya Barış Günü’ olan 1 Eylül’de yapılacak bu konserin iptal gerekçesini açıklaması için Genelkurmay gibi bir araştırma, soruşturma yapmasına gerek var mı? Yok! O zaman niye açıklamıyorlar bu iptalin sebebini?
Emeğe saygı bu mu?
Kamuoyunu, bu konseri iple çekenleri bir yana bıraktım, İstanbul 2010’un en azından Yavuz Bingöl ve Civan Gasparyan’a tatmin edici bir açıklama yapması gerekmez mi? 2010 Kültür Başkenti İstanbul’un emeğe, sanatçıya saygısı bu mu?
“Bu nasıl bir anlayış? Kültür Başkenti İstanbul’un sanata, sanatçıya saygısı bu mu? Biz, aynı tarihlerde gelen iş tekliflerini reddedip, ‘Dünya Barışı’ için vereceğimiz bu konsere hazırlanırken, 2010 Kültür Başkenti Ajansı’nın yaptığına bakın. Konserin iptalinden daha çirkin olanı, bunun sebebini açıklamamaları” diye isyan eden Yavuz Bingöl haksız mı? 2010 Kültür Başkenti Ajansı yetkililerinin bu sorulara verecekleri ‘makul ve mantıklı’ yanıtları olmalı. Yoksa, 2010 İstanbul Kültür Başkenti’ni yönetenler de, “Biz yaptık oldu”cular mı?
GÜLER MiSiN, AĞLAR MISIN?
Tarkan, Kastamonu’da, dört bin kişiye konser verdi. Mustafa Sandal fanlarıysa internet üzerinden 45 bin kişi topladı. Megastar unvanı el mi değiştirecek?
Tarkan ve Mustafa Sandal hayranlarının seyirci toplama yarışında ‘galip’ ‘Musti’ olmuş... Sanırsınız referandum sandıkları açılmış, Türk halkının “Evet mi, yoksa “Hayır” mı dediği anlaşılmış. 7 Ağustos’ta Kastamonu’da Tarkan’ın 4 bin kişiye konser vermesinden sonra 19 Ağustos’ta şehirde sahneye çıkacak Mustafa Sandal’ın hayranları daha çok insan toplamak için internette bir kampanya başlatıp, gerekirse Kastamonu’ya otobüslerle insan taşıyacaklarını açıklamıştı. Anlaşılan o ki ‘Musti’nin fanları amaçlarına ulaşmış. Tarkan’ın 4 bin kişi topladığı Kastamonu’da Mustafa Sandal’ı 45 bin kişi dinlemiş. Yani Kastamonu ‘Musti’ demiş... İyi de neyi değiştirecek bu şimdi? Tarkan’dan ‘Megastar’ unvanını alıp ‘Musti’ye mi vermemiz lazım?! İyi de ‘Musti’ de zaten ‘Hiperstar’ değil mi?
Şimdi bu gereksiz bir ‘şey’ yarışı değil de nedir peki? Bir ‘güler misin, ağlar mısın’ haberi daha.
Aklın neredeydi?
Bilge İbik adlı bir şarkı sözü yazarı, ‘Toz Pembe’ adlı şarkıda kendisine ait dans figürlerini ve mimiklerini kullandığı için Demet Akalın’dan davacı olmuş.
Beyoğlu Cumhuriyet Savcılığı’na başvuran İbik, şikayet dilekçesinde şunları yazmış: “Klipte kullanılan dans figürleri bana ait. Tamamen doğal müzik ritmine eşlik edilerek tarafımca oluşturulmuştur. Daha sonra bu figür Gülşen tarafından kullanıldı. ‘Toz Pembe’ klibini ilk seyrettiğimde psikolojik travma yaşadım. Akalın’ın sesini her duyduğum ortamda çığlık çığlığa bağırarak, mekanı terk ederek tepki veriyorum.” Haberi veren Habertürk’ün de vurguladığı gibi “Edilmiş dansın da davası oluyormuş” demek ki! ‘Toz Pembe’ klibinin üzerinden neredeyse bir yıl geçti. Bilge İbik bu arada neredeydi? Keşke, ‘ibibikler öter ötmez’ Akalın’ın peşine düşseydi.