Ali Eyüboğlu

Ali Eyüboğlu

aeyuboglu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Türkiye Musıki Eseri Sahipleri Meslek Birliği ya da kısa adıyla MESAM’dan hafta içinde 35 üye istifa etti.
Ahmet Sinan Erkoç, Ali Altay, Ali Osman Erbaşı, Arıkan Sarıkaya, Can Baydar, Cenk Büyükuğugör, Cengiz Köroğlu, Emine Nalan Tokyürek, Engin Özyılmaz, Ethem Adnan Ergil, Fatih Kafesçi, Fisun Tokyürek, Fuat Berkay Demiralp, Hakan Kumcu, Harun Emin Kolçak, Hasan Çağrı Kodamanoğlu, Hatice Özbay, İbrahim Cihan Konuk, Levent Kafesçi, Mehmet Altay Biber, Mehmet Fatih Erkoç, Mihriban Er, Mustafa Erdem Özyılmaz, Orçun Karamuk, Osman Deniz Vardaryıldızı, Ömür Gençel, Özgür Kurum, Sadettin Suat Suna, Selim Çaldıran, Taner Ayan, Tarık Ceran, Taşkın Sabah, Turgay Tekinarslan, Yılmaz Tatlıses ve İlhan Şeşen MESAM’dan istifa edip rakip meslek kuruluşu MSG’ye geçtiklerini duyurdu.
MESAM’dan istifa edip MSG’ye geçen grup, 9 Mayıs Cuma yani bugün saat 15.00’te The Plaza Otel’de medyanın karşısına geçip neden bu yolu seçtiklerini açıklayacak.
MESAM’ın 29 Mart 2008 tarihinde gerçekleşen Olağan Genel Kurulu’nda Yönetim Kurulu üyeliğine seçilen ama ilk toplantıya bile katılmadan bu görevinden istifa eden Fatih Erkoç’un MESAM’dan istifa edenlerde başı çekmesi ilginç.
İstifacıların, “MESAM her yıl yaklaşık 1.500.000,00 YTL görev zararı yapıyor ve bu üyeler adına toplanan teliflerden karşılanıyor” iddiası... Tahminim o ki istifa edenler basın toplantısında eteklerindeki taşları döktükçe bu konu daha da derinleşecek.
Ve o zaman MESAM dahil olmak üzere müzik dünyası adına telif toplayan tüm meslek örgütlerinin TMSF Başkanı Ahmet Ertürk’ün dediği gibi “Eşkiya gibiler. Topladıkları telifleri üyelerine dağıtıp dağıtmadıklarını denetleyen yok” iddiası ete-kemiğe bürünmüş olacak.
Demek ki, aleni kavganın ardından gizli yemeklerde tüttürülen barış çubukları, ödül verdirerek adam susturmaca her zaman işe yaramıyor.

Haberin Devamı

Alkışlar Engin Günaydın’a

MESAM’da deprem var
Billboard Türkiye’nin Mayıs sayısında Engin Günaydın’la yapılmış bir söyleşi okudum.
Samimi söylüyorum, “Avrupa Yakası”nda canlandırdığı “Burhan Altıntop” tiplemesiyle milyonların sevgilisi haline gelen Günaydın’ın o söyleşideki samimiyetine bayıldım. İşte Günaydın’ın alkışladığım sözleri:
“Ailem benim geçmişim. Bunu iyi korumam lazım. Bu yüzden ilk yatırımlarımı aileme yaptım. Tokat Erbaa’da bir ev aldım, oradaki eski evlerimizi toparladım. İstanbul’da ablam için bir ev aldım. Artık beraberiz. 18 kişilik bir aileyiz biz. Bir dönem çalkantılar yaşandı ailede. Ağabeyimi ve babamı arka arkaya kaybettik. Annem çok üzüldü o dönem. Ailemi bir araya getirmek benim görevimdi.”
Bu sözleri söyleyen bir insan alkışı hak etmez de kim hak eder, söyler misiniz?
Günaydın’ın, nam-ı diğer “Burhan Altıntop” Avrupa Yakası tatile girince ne yapacağına ilişkin bir soruya verdiği şu yanıta dikkatinizi çekerim:
“Dizi tatile girdiğinde bir film senaryosuna başlayacağım, adı Vavien. Film ilk bakışta bir gerilim filmini andırıyor ama içinde komediyi de barındırıyor. İzleyicinin gülmesini hedefliyorum.”
Günaydın’ın filmle ilgili açıklamaları şöyle sürüyor:
“Yağmur-Durul Taylan kardeşler çekecek filmi. Bu yaz senaryosunu bitireceğim. Binnur Kaya, Settar Tanrıöven, Vedat Özdemiroğlu rol alacak. Ben de bir elektrikçiyi canlandıracağım filmde. Ben Fargo’yu çok severim. O tatta bir film. 2009 yazında çekilecek ve Antalya Film Festivali’ne yetişecek. Filmi memleketimde, Erbaa’da çekeceğim.”
Engin Günaydın, bir alkışı daha hak etmedi mi?