Ali Eyüboğlu

Ali Eyüboğlu

aeyuboglu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Mustafa Sandal, yaptığı jest karşısında Gülben Ergen’den ‘Başrolde Aşk’ adlı dizide konuk oyuncu olarak oynamasını istedi. Senaryoyu beğenmeyen Ergen, daha esprili bir şeyler yazılmasını istedi ama olmayınca oynamaktan vazgeçti

MUSTi, ONA NiYE KÜSTÜ

Müzik dünyasında 2011 yazının en iyi işlerinden biri Gülben Ergen’le Mustafa Sandal’ın düet şarkısı ‘Şıkır Şıkır’dı.
Önce Gülben Ergen’le Mustafa Sandal arasında ‘Şıkır Şıkır’la başlayıp ‘tıkır tıkır’ ilerleyen bu ilişkinin birdenbire niye ‘tangur tungur’ diye ses çıkardığını anlatayım.
Albüm hazırlığındaki Gülben Ergen, birçok besteci gibi Mustafa Sandal’dan da şarkı istedi.
Sandal, Ergen’e yeni bestelerinin yanı sıra bir de Mısırlı besteci Amr Mostafa’nın bir şarkısı üzerine yazdığı sözleri dinletti.
Ergen, şarkıyı çok beğendi.
Çünkü, tam yaza uygun adı gibi ‘Şıkır Şıkır’dı şarkı. Sandal da bunu bildiği için bu şarkıyı kendi albümüne ayırdı.
Gülben Ergen’i yakından tanıyanlar iyi bilir, yeryüzünde ikna edemeyeceği insan yoktur.

Haberin Devamı

Düet fikri böyle doğdu
Altından girer, üstünden çıkar karşısındakini mutlaka ikna eder.
Ergen, bu yeteneğini bir kez daha sergiler, ancak Sandal, “Evlilik, babalık, dizi oyunculuğu derken epeydir hayranlarımın karşısına güçlü bir şarkıyla çıkmadım. O yüzden bunu kendime sakladım” diyerek ‘Şıkır Şıkır’ı vermek istemedi.
Gülben Ergen bu, durur mu?
Mutlaka bir şekilde ikna edecekti Musti’yi?
Öyle de oldu.
Ergen, Musti’yi şu şekilde ikna etti:
“Şarkıyı birlikte okuyalım, albümümden önce düet single olarak çıkaralım. Sonra şarkıyı sen albümünün repertuarına alırsın.”
Ergen’le Sandal, şarkı için stüdyoya girdi ve ortaya ‘Şıkır Şıkır’ bir düet çıktı.
Sandal, Ergen’e bir jest daha yaptı.
Sandal, ‘Şıkır Şıkır’ için hiçbir ücret talep etmediği Ergen’in klibinde de oynadı.
‘Şıkır Şıkır’la başlayıp, ‘tıkır tıkır’ ilerleyen işler, Ergen’in ‘Hayat Bi Gün’ adlı albümü piyasaya çıkınca değişti.
Sandal, ‘Şıkır Şıkır’ın versiyonunu bestecisinden ve kendisinden izin almadan Gülben’in albümüne koyduğunu, bu nedenle de hakkında dava açacağını açıkladı.

Haberin Devamı

Madalyonun arka yüzü
Buraya kadar yazdıklarım, aslında üç aşağı beş yukarı bilinen şeylerdi, yani ‘buzdağı’nın görünen yüzüydü.
Ben de düne kadar Sandal’ın bu nedenle Ergen’e kızdığını ya da küstüğünü biliyordum, ama işin aslı başka çıktı.
Olay da şu:
Mustafa Sandal, sadece şarkı sözü yazarı, besteci ve şarkıcı değil, aynı zamanda oyuncu.
Sandal, yaptığı jeste karşılık Ergen’den bir ricada bulundu.
“Biliyorsun, senin de program yaptığın TRT 1’de ‘Başrolde Aşk’ adlı bir dizimiz var. Bu dizide bir bölüm konuk oyuncu olur musun?”
Şov dünyasında işlerin karşılıklı çıkar ilişkisine dayalı olduğunu çok iyi bildiği için Ergen, Sandal’ın ricasını kırmadı ve teklifi kabul etti.
Ancak Ergen, Boyut Film’in kendisine gönderdiği senaryodaki rolü beğenmedi.
Ergen, “Geçiyordum, uğradım şeklinde yazılmış bir rol bu. Esprili bir şeyler yazılsın” diyerek senaryoyu iade etti.
Ergen, senaristin kendisi için ısrarla esprili bir rol yazmaması üzerine Mahsun Kırmızıgül’le Murat Tokat’ın şirketi Boyut Film’in ‘konuk oyuncu’ olarak da olsa dizilerinde yer almasını istemedikleri için bunu yaptığına kanaat getirip, dizide oynamadı.
Şimdi anladınız mı Musti’nin, Gülben’e niye kızdığını ya da küstüğünü?


MUSTi, ONA NiYE KÜSTÜ


‘DiVA’DAN DiLENCiYE 100 TL

Magazin gazeteciliğine başladığım 80’li yıllardan tanıdığım ve dostluğumu sürdürdüğüm ünlülerin kuaförü Sadık Bekar, 4. Levent’teki villalardan birinde olan dükkanını yine 4. Levent’te daha merkezi bir yere, cadde üstüne taşıdı.
Bayramdı, tatildi derken fırsat bulup uğrayamamıştım.
Sonunda cuma günü fırsat yaratıp, hayırlı olsun demek için Kuaför Sadık’a uğradım.
Sadık Bekar’la Nispetiye Caddesi’ndeki yeni kuaför salonunda sohbet ederken dilencilik yapan bir babayla oğlunun birkaç kez dükkanın önünden geçmesi dikkatimi çekti.
Ünlü ve merhametli müşterilerinin gelmesini mi bekliyorlar diye sorunca Sadık Bekar, şunları söyledi:“Geçenlerde Bülent Ersoy’un saçını yapıyordum. Bu babayla çocuğunu gören Bülent Ersoy, çıkardı onlara 100 TL verdi. O tarihten bu yana her gün birkaç kez geçiyorlar dükkanın önünden.”