TÜRKMASUDER ’in (Türkiye Madensuyu Üreticileri Derneği) kurulduğu 1999 yılında Türkiye’de kişi başına düşen yıllık madensuyu tüketimi 2 litre civarındaydı.
Dernek, sektörün önünü açmak için bir dizi çalışma yaptı ve aradan geçen 10 yılda kişi başı yıllık madensuyu tüketimi üç kat arttı.
2010 yılında madensuyu tüketimini 12 litreye çıkarmak isteyen TÜRKMASUDER, Nil Karaibrahimgil’in yıldızı olduğu bir reklam kampanyasıyla tanıtıma başladı.
Nil Karaibrahimgil’in, madensuyu şişesinin rengine uygun yeşil kıyafetle kamera karşısına geçip, “İçiyorsam sebebi çok...” diyerek şarkı söylediği bir reklam bu.
Nil Karaibrahimgil’li reklamların ve konserlerin madensuyu pazarını büyütüp büyütemeyeceğini şimdiden kestirmek zor.
Ama şu kadarını söylebilirim.
Nil Karaibrahimgil’in madensuyu içmesi için 600 bin sebebi var.
Çünkü reklam kampanyasından Nil Karaibrahimgil’e vergiler v.s çıktıktan sonra kalan para tam 600 bin dolar... Yani 924 bin TL...
“Ah Be Güzelim”e dikkatinizi çekerim!
atv’de “Ah Be Güzelim” adlı bir yarışma başladı...
Yarışma daha yeni...
İzlememiş olanlar için yarışmayı biraz anlatayım.
Aslında daha önce Medyapım’ın Show TV için hazırladığı “Güzel ve Dahi”nin benzeri bir yarışma bu.
15’şer kişilik erkekler grubu ile ikişer kişilik kızlar grubu arasında geçen bir “genel kültür” yarışması “Ah Be Güzelim”...
Hale Caneroğlu’nun sunduğu programda “Çilingir nedir?”, “Kerrat cetveli nedir?”, “Güneş tutulması ne demek?” gibi sorular yöneltiliyor yarışmacı kızlara...
İkişer kişinin sözcülük yaptığı erkek gruplarına düşen de, kızların bu zor (!) soruları bilip bilmediklerini tahmin etmek.
“Ah Be Güzelim”i izleyenlerin çoğu, yarışmacı kızların böylesine basit soruları bilmemesinin imkânsız olduğu, yarışmacıların, yapım şirketinin yazdığı senaryo doğrultusunda rol yaptıkları görüşünde.
Yani “Ah Be Güzelim”i izleyen hiç kimse, iç mimarlıkta okuyan bir kız öğrencinin “T Cetveli’ni biliyorum, ama ‘Kerrat Cetveli’ni hiç duymadım. O da ne?” diyeceğine inanmıyor.
Herkes, yarışmacı kızların program konuşulsun, reyting yapsın diye bilinçli olarak salağa yattığını düşünüyor.
Yapımcı Sinevizyon, yapılan da şov olunca her şey mümkün.
Ama şu da bir gerçek.
İnsanlar, “Ah Be Güzelim”deki kızların gerçekten cahil olduğuna değil de, reyting için numara yaptığına inanmak istiyor.
Çünkü öylesi hepimizin işine geliyor.
Peki ya o kızlar numara yapmıyorsa?
Ya gerçekten de eğitim sistemimiz böyle gençler yetiştiriyorsa?
O zaman ne olacak?
Musti, S.O.S verdi: İskender kurtar beni
“Britney Spears’in beş ödül kazandıran ‘Womanizer’ şarkısının aranjörü Bojan Dugiç, İstanbul’a gelerek Mustafa Sandal’a ortak çalışma teklifinde bulundu.”
“Bojan Dugiç, ‘Tarzına hayranım’ dediği Mustafa Sandal’a, Jennifer Lopez’e vermekten vazgeçtiği şarkısını verdi. Mustafa Sandal da bu yüzden albümünün çıkış tarihini iki hafta erteledi.”
“Jennifer Lopez, Britney Spears’ın yanı sıra Sting, Sean Paul, Snoop Dog ve 50 Cent’in de albümüne imza atan Bojan Dugiç’le Musti stüdyoya kapandı...”
Mustafa Sandal ve aranjör Bojan Dugiç’le ilgili son günlerde böyle birçok haber çıktı...
Hatta, Sandal ile Dugiç’in çalıştığı stüdyonun duvarları bile bu haberlerle süslendi.
Peki hal böyleyken Musti niye S.O.S verip, “Yetiş İskender” diye aranjör arkadaşı İskender Paydaş’tan yardım istedi?
Çünkü anlatılanlara göre Bojan Dugiç, tam bir “bomba” çıktı.
Bojan Dugiç, şarkıları aranje ederken her şeyi birbirine karıştırdı.
Musti de, İskender Paydaş’ı arayıp, “Yetiş İskender, bu şarkıları kurtar” dedi.
Dugiç’in bilgisayarda arapsaçına dönüştürdüğü şarkıları düzeltmek de İskender Paydaş’a kaldı.
“Olur mu öyle şey?” deyip, yazdıklarımdan şüphe edenler olabilir.
Mustafa Sandal’ı ya da İskender Paydaş’ı arayıp, sorsunlar...