NTV’nin Kurban Bayramı nedeniyle hazırladığı özel programların tanıtımı beni yıllar öncesine götürdü...
Çünkü birkaç yıl önce biz de Kurban Bayramı için Milliyet’te benzer bir projeyi hayata geçirmiştik.
Şov dünyasının ünlüleri, spor ve siyaset dünyasının ünlüleriyle Milliyet için “Bayram Söyleşileri” yapmıştı.
Ata Demirer, Fatih Terim’le, Beyazıt Öztürk, Deniz Baykal’la, Okan Bayülgen, Kadir Topbaş’la konuşmuştu...
Ünlülerin ünlülerle yaptığı renkli söyleşiler bir hayli ses getirmişti...
NTV’nin Kurban Bayramı için hazırladığı programlar da bana o söyleşiler kadar sıcak geldi...
Hangi ünlünün NTV için kiminle söyleşi yaptığına gelince:
Sanat Müziği’ne tutkusuyla bilinen gazeteci Mehmet Barlas, Sanat Müziği’nin ünlü yıldızı İnci Çayırlı ile müzik üzerine konuştu.
Mehmet Barlas İnci Çayırlı... Yeniköy sahilinde, ünlü doktor İbrahim Saraçoğlu, Eyşan Özhim’le çevre, diyet ve sağlıklı beslenme üzerine sohbet etti.
Sedat Ergin, evini ve müzik odasını Şevval Sam ve NTV kameralarına açtı. Sam sordu, Ergin yanıtladı, Ergin çaldı, Sam söyledi...
Podyumlardan ayağını çekip anneliği tercih eden Demet Şener’le Güzide Duran’ın sohbeti de annelik, çocuk büyütme ve podyum üzerine oldu... Güzide Duran, her an bir sürpriz yapıp, podyumlara dönebileceğini söyledi. Şener ise ancak çok özel tanıtımlarda podyuma çıkabileceğini açıkladı.
Rasim Öztekin ise kendisi gibi kalp ameliyatı geçiren Fuat Güner’le yaptı Bayram sohbetini... İkili, “Ele Güne Karşı” şarkısının pek de bilinmeyen ilk versiyonunu birlikte söyledi. Rasim Öztekin, köpeğini konuşturup hayvan sevgisi üzerine bir kitap yazma hazırlığı içinde olduğunu müjdeledi.
Türk Sineması’nın efsane isimlerinden Cüneyt Arkın ile “Issız Adam” Cemal Hünal’ın yaptığı söyleşi ise ikisinin de ortak tutkusu at olduğu için bir at çiftliğinde gerçekleşti...
Bu satırlar kaleme alındığında NTV’ciler, birkaç kişiyi daha proje için bir araya getirmenin peşindeydi...
Sizce de proje, bu haliyle bile güzel değil mi?
Türklerin ABD rüyası dizi oldu
Ünlü yönetmen ve yapımcı Abdullah Oğuz, hayatının geçtiği iki ülkede FOX için yeni bir dizi çekiyor. Oğuz’un çekimlerini Türkiye ve Amerika’da yaptığı dizinin adı “Yeni Baştan”...
Başlıca rollerini Saruhan Hünel, Ebru Akel, Şenay Gürler, Emre Yılmaz ve Leyla Erdoğan’ın paylaştığı dizide Abdullah Oğuz, gözde oyuncuları Burhan Öçal ile Ufuk Bayraktar’a da dizide “konuk” olarak rol vermeyi unutmadı.
Abdullah Oğuz’un yapımcılığının yanı sıra yönetmenliğini de üstlendiği “Yeni Baştan umutlarını, hayallerini gerçekleştirmek için “Fırsatlar ülkesi” Amerika’ya giden Türklerin hikâyelerini ekrana taşıyacak.
Dizi; “Elif”, “Derya” ve “Arzu” adlı birbirlerinden çok farklı üç kız kardeş ile onlar gibi türlü türlü hayallerle Türkiye’den Amerika’ya giden erkeklerin iş ve aşk için neleri göze alabildiklerini anlatacak.
Plato’nun yeni komedisi: “Havvalar ve Ademler”
Oyuncu Hakan Yılmaz’ın şu sıralar reklamlarında oynadığı İş Bankası’nın “Maximum” reklamı gibi şansı maksimumda...
Oynadığı diziler bitiyor, ama o işsiz kalmıyor...
Hakan Yılmaz’ın oynadığı dizilerden önce “Avrupa Yakası” bitti...
Ancak Yılmaz bunu dert etmedi.
Çünkü onun için “Yalancı Romantik” gibi bir komedi dizisi daha vardı yedekte!
Hakan Yılmaz’ın başrolünü paylaştığı “Yalancı Romantik” de ekrana veda etti...
Ancak oyuncu yine de işsiz kalmadı.
Zira, Hakan Yılmaz’ı “Avrupa Yakası” ve “Maximum” reklamlarında oynatan Plato Film, çekeceği yeni bir dizinin başrolünü ona verdi...
FOX için çekilecek dizinin adı; “Havvalar ve Ademler”...
Dizide Hakan Yılmaz’ın dışında rol alması kesinleşen diğer oyuncular ise şunlar:
Ekin Türkmen, Nihal Yalçın, Mert Durak, Timur Acar, Settar Tanrıöver...
Fırat Parlak, Kubilay Tuncer ve Uğur Yağcıoğlu’nun senaryosunu yazdığı dizi, aynı dairede oturan üç bekar erkek ile karşı dairelerinde oturan üç bekar kadının, aşka, ilişkiye, evliliğe dair fikir ve eylemlerini ekrana taşıyacak.
TRT, reytingden çıkmakta haklı mı?
TRT, hayli zamandır AGB’nin ölçtüğü reytinglere güvenmiyordu... İbrahim Şahin Genel Müdür olduktan sonra AGB ile TRT arasında iyice gerilen ipler sonunda koptu...
TRT Genel Müdürü, “Reyting ölçüm sistemi güvenilir hale gelinceye kadar biz yokuz” dedi ve AGB üyeliğinden ayrılmak için gerekli işlemleri başlattıklarını açıkladı.
Aslında TRT ile AGB arasında böyle bir son kaçınılmazdı.
TRT’nin davalık olduğu bir kuruluş ve sistemde daha fazla kalması zaten doğru olmazdı.
O nedenle İbrahim Şahin, doğru olanı yaptı.
Ancak işin şöyle de bir yanı var.
TRT’nin iş verdiği tüm yapımcılarla anlaşması reyting üzerine...
TRT’de bundan böyle yapımcılara, yaptıkları işlerin reytinglerini kıstas alıp ödeme yapamayacağına göre, neyi ölçü alacak?
TRT, mevcut sözleşmelerini eskiden olduğu, “Bölüm başı sabit ücret”e mi dönüştürecek?
Böyle bir dönüşüm olur ise bundan kimler karlı, kimler zararlı çıkacak?
Bekleyip göreceğiz.
‘Konuş Türkiye’ diyorlar ama konuşanı kovuyorlar
Sevim Gözay yine HABERTÜRK’te