İş adamı Yılmaz Ulusoy’un ikinci kitabı “Önemsiyorum Öneriyorum”un tanıtım daveti vardı cumartesi günü... Ulusoy’un The Ritz Carlton Oteli’ndeki daveti,
İstanbul’un elitlerini bir araya getirdi desem yeri...
İş hayatında 50, evlilikte ise 40 yılı geride bırakan Ulusoy’un davetinde kimler yoktu ki?
Rahmi Koç, Ali Şen, İbrahim Polat, Burhan Kuzu, İsmet Sezgin, Nevzat Ayaz, Orhan Keçeli, Kemal Gülman, Kemal Alemdaroğlu, Zeynel Abidin Erdem, Gündüz Kaptanoğlu, Berhan Şimşek, Kadir İnanır, Kenan Işık, Adnan Şenses, Orhan Gencebay, Ferdi Tayfur, Ediz Hun ve Halit Kıvanç gibi iş, siyaset ve sanat dünyasından 500 civarında davetli...
Doğan Kitap’tan çıkan Nuri Dikeç’in söyleşi kitabı “Önemsiyorum Öneriyorum”un tanıtım davetinin 14 Şubat Sevgililer Günü’nde yapılmasının elbette bir sebebi vardı. Çünkü 14 Şubat aynı zamanda Yılmaz Ulusoy’un doğum günüydü.
İlk kitabını da beş yıl önce yine doğum gününde tanıtan Yılmaz Ulusoy’un bir de hayat hikâyesi gösterildi davette...
14 Şubat 1941’de Trabzon’un Of ilçesinde doğan, 21 yaşında ticaret için Samsun’a göç eden Yılmaz Ulusoy’un o yaşlarda Samsun Oda Tiyatrosu’nun kurucusu olması bana ilginç geldi. Çünkü normalde zengin bir Of’lunun yapacağı “hayır işleri” belli:
Cami, Kuran kursu, öğrenci yurdu ya da okul... Ulusoy ise sadece okul yaptırmakla yetinmedi, 70’li yıllarda Samsun’da bir de Oda Tiyatrosu kurarak “farklı bir insan” olduğunu gösterdi.
Uluç’un unuttuğu söz: Hiçbir iyilik cezasız kalmaz
Cumartesi günü iki gazetede birden Hıncal Uluç söyleşisi vardı. Hürriyet’teki röportajı Ayşe Arman, Sabah’takini ise Tuluhan Tekelioğlu yaptı.
Uluç’un, aleyhinde ağır yazılar yazan Sabah’tan Emre Aköz’le Engin Ardıç’la ilgili söyledikleri ilgimi çekti. Uluç, Ayşe Arman’ın “Emre Aköz için sürekli ‘Onu ben yazar yaptım’ diyorsunuz. Her seferinde bunu yapmak biraz ayıp olmuyor mu?” sorusuna şu yanıtı verdi:
“Bana öyle yazılar yazana müstahak. Ola ki Sabah’ı okuyanlar vardır, bilmiyorlardır, bilsinler. Hıncal’a ‘dangalak’ diyen, ‘aşağılık’ diyen kimmiş öğrensinler. Ben de sayemde yazar olduğunu her seferinde kafasına kakacağım, ayıp mayıp değil.”
Bu vesileyle bir süredir sağlık sorunlarıyla boğuşan Uluç’a geçmiş olsun dileklerimi iletiyor ve sormak istiyorum: Hıncal Abi! Senin gibi bir tecrübe abidesi bugüne kadar “Hiçbir iyilik cezasız kalmaz” diye bir söz duymamış olabilir mi?
Faik Çetiner: Bizi de gör
Yılmaz Ulusoy’un davetinde karşılaştığım iki dost bana sitemlerini bildirdi. Sitemlerinin sebebi de yaptıkları televizyon programlarını izleyip haklarında yorum yapmamış olmamdı.
Taaa 80’li yıllardan Tercüman gazetesinden mesai arkadaşım olan Faik Çetiner, Kanaltürk’te devam eden programı “Bizim Stadyum”da Trabzonspor’a en çok yer veren spor programı olmalarına karşın, Trabzonlu bir gazeteci ve yazar olarak izleyip hakkını teslim etmediğimi söyledi.
Gürses, “Mesela bu hafta, Trabzonspor’un şampiyonluğu kıl payı kaçırdığı dönemde takımın teknik direktörü olan Şenol Güneş ile kulübün başkanlığını yapan Faruk Özak’ı ağırlayacağız. Bayındırlık Bakanı Faruk Özak yayınımıza Ankara’dan, Şenol Güneş ise Antalya’dan katılacak” dedi.
İzleyelim, görelim...