1979-1980’nin ‘Altın Portakal jürisi’nde görev yapıp da bugün hayatta olmayanların listesine baktım, ‘kadının adı yok.’ Bu yıl yapılacak 48’inci Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin jürisinin tamamıysa kadın. Çünkü festivalin ana teması ‘kadın’... Bugün de ‘erkeğin adı yok’...
Türker İnanoğlu’nun kurduğu TÜRVAK’ın Beyoğlu’ndaki Sinema Müzesi’ndeyiz. Çünkü AKSAV ve Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Mustafa Akaydın, birazdan ‘12 Eylül’e Altın Portakal Darbesi’ olarak adlandırılan ödülleri açıklayacak.
1979 yılında sinemacıların sansürü protesto etmesi nedeniyle, 1980’de de 12 Eylül Darbesi nedeniyle yapılamamıştı ‘Altın Portakal’.
Festival yapılamayınca, festivale katılan filmler de ödüllendirilememişti haliyle.
Antalya’nın sosyal demokrat belediye başkanı, 32’nci yılında 12 Eylül’e böyle bir tepki göstermeye karar verdi.
1979, 1980’deki jüri üyelerinden hayatta olanlar yıllar sonra yeniden bir araya geldi ve ‘Altın Portakal’a layık görülenleri belirledi.
İşte o ödüllerin açıklandığı toplantıda Akaydın, jüri üyelerini toplu fotoğraf çekimi için sahneye davet etti.
Baktım aralarında bir kadın var; Hale Soygazi.
1979 ve 1980’nin ‘Altın Portakal Jürisi’nde görev yapıp da bugün hayatta olmayanların listesine baktım, kadının adı yok.
İşte 1979’un jürisi:
Özdemir Nutku, Emre Kongar, Hale Soygazi, Süreyya Duru, Vecdi Sayar, Kami Suveren, Abdulkadir Gündüz, Tonguç Yaşar, Selahattin Tonguç ve Muammer Sun.
10 kişiden oluşan jüride 9 erkek, 1 kadın var.
‘Erkekler korosu’ gibi!
1980’deyse jüride şu isimler var:
Orhan Aksoy, Melih Cevdet Anday, Atilla Dorsay, Kami Suveren, Ara Güler, Kenan Değer, Erkal Güngören, Doğan Hızlan, Ahmet Keskin, Engin Orbey, Atilla Özdemiroğlu, Nurettin Tekindor, Gani Turanlı, Tonguç Yaşar ve Tunca Yönder.
15 erkeğin görev yaptığı jüride bir kadın yok.
Peki bugün durum ne?
‘48’inci Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin jürisinde şu isimler görev yapacak:
Müjde Ar (Başkan), Handan İpekçi, Vahide Gördüm, Annie Geelmuyden Pertan, Şevval Sam, Melis Behlil ve Prof. Dr. Serpil Kırel.
Bu yıl jürinin tamamı kadınlardan oluştu. Çünkü festivalin ana teması ‘kadın’.
Nedense ortayı bir türlü tutturamıyoruz.
‘Altın Portakal’ın jürisinde 32 yıl önce ‘kadının adı yok’tu, bugünse ‘erkeğin adı yok’.
Nedense bir türlü ortasını bulamıyoruz bu işin.
Bir uçtan bir uca yalpalanıp gidiyoruz.
‘Altın Portakal’ jürisinde kadın-erkek eşitliğini sağlamanın en pratik yolu belli.
AKSAV, ‘Altın Portakal’ın tüzüğüne, “Jüride kadın-erkek dengesine özen gösterilir” şeklinde bir madde koyar, sorun da kökten çözülür.