TFF’nin yöneticileri İstanbul’da onca yer varken Süper Lig’in fikstürünü gider Lig TV’nin stüdyolarında çekerse olacağı bu. Zamanla roller öyle bir karışır ki, sonunda destur çekmek zorunda kalırsın
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), pazar günü Eskişehirspor’la Trabzonspor arasındaki maçın saatini önce 16.00 olarak açıkladı. TFF, bu maçı daha sonra Ankaragücü-Galatasaray maçıyla aynı saate (19.00) aldı.
Süper Lig’in yayıncısı Lig TV’nin yorumcusu Şansal Büyüka da pazar gecesi ‘Maraton’da, Federasyon’un Süper Lig’i ağustostan eylüle erteleyerek kendilerine 10 milyonlarca dolar zarar ettirdiklerini, maçların aynı saatte oynanması nedeniyle maddi kayıplarının sürdüğünü belirtip bu kararı veren TFF’yi eleştirdi.
Sen misin TFF’yi eleştiren?
Al sana yanıt, hem de en ‘serti’nden!
TFF’nin yöneticileri İstanbul’da onca yer varken Süper Lig’in fikstürünü gider Lig TV’nin stüdyolarında çekerse olacağı bu.
Zamanla roller öyle bir karışır ki, sonunda destur çekmek zorunda kalırsın.
Lig TV’yle TFF arasındaki kavga bir yana, şu ‘Play Off’un mucidinin kim olduğunu hâlâ anlayabilmiş değilim ben.
Dik dur, ama diklenme!
Sansal Büyüka, “İddia edildiği gibi Play Off’u isteyen biz değiliz. Federasyon sözde iş ortağımız, önemli maçların saatleri çakışmasın dediğimizde bizi dinlemiyorlar ki, böyle önemli bir karar alırken dinlesinler” dedi.
TFF’nin internet sitesindeki açıklamada ‘Play Off’la ilgili yazılan da şu:
“Futbol ailesinin tüm paydaşlarının genel istek ve kabulü doğrultusunda, almış olduğumuz yeni ve radikal kararlardan biri de, Türk futbolu için yepyeni bir uygulama olan Play Off çalışmasıdır. Bu uygulama, Federasyonumuzun ilgili birimleri tarafından yapılan hassas çalışmalar neticesinde hazırlanmış ve hayata geçirilmiştir. Doğal olarak bu yeni uygulamadan kaynaklanan problemler oluşabilmektedir.”
Zurnanın ‘zırt’ dediği yer tam da burası.
Madem ki yeni uygulamadan kaynaklanan sorunlar olabileceğini öngörüyorsun, o zaman da Lig TV’nin sunucusunun sitemini hoşgöreceksin.
Damdan düşer gibi pat diye ‘Play Off’u dayarsanız milletin önüne, katlanacaksınız mağdur olanların derinden “Ooof offf” çekmesine.
Kabadayılık yok öyle.
Adım adım yargıya doğru
Belli ki geçen sezon 53 milyon dolar zarar eden, bu sezon 150 milyon dolar civarında bir zarar bekleyen Lig TV, zararını telafi edecek hukuki zemin arayışı içinde.
‘Şike ve Teşvik Operasyonu’nun başladığı 3 Temmuz’dan bu yana futbol dünyasında olup bitenleri gerekçe gösterip dava açması halinde, mahkemenin onları haklı bulabileceğini söyleyen hukukçular var.
40 bin civarındaki FB taraftarının Digitürk aboneliğini iptal ettirmesi kendi kusurları değil ki!
Kendilerinin dışında gelişen olayların sonucu bu.
Hatayı başkaları yaptı, faturası onlara çıktı.
Yapılan çoğu sözleşmeye, yeri geldiğinde tarafların yükümlülüklerinden kurtulması için ‘mucbir sebep’ maddesi koyar taraflar.
Görünen o ki, ‘öngörülmeyen’ ya da ‘dış etkenlerin getirdiği koşullar’ olarak açıklayabileceğim ‘mücbir sebep’e doğru gidiyor konu.
Bu durumda TFF’yi yönetenlerin daha sakin, daha soğukkanlı olması gerekmez mi?
Benim gibi Karadenizli ve şeker hastası mı hepsi?
Ya da ok gibi gerilmiş sinirleri.
En küçük bir şeyde anında parlıyorlar çünkü.
Futbolda şiddet, şike ve teşviki önlemek için dünyanın en ağır cezalarını getiren Türkiye Futbol Federasyonu’nu yönetenlerin daha sakin olmaları gerekmez mi?
Sakinleştirici ilaç almıyorsanız, Sertab Erener’in şu şarkısını dinlemenizi tavsiye ederim size:
Şişt şişt sakin ol, sinirlerine hakim ol!