Bir haftadır TV dünyası birden patlak veren reyting sahtekarlığını konuşuyor.
Yapımcının biri evlerinde reyting cihazı bulunan aileleri tespit edip kendi yapımını izlemeleri kaydıyla onları maaşa bağlıyor.
Televizyonların reyting ölçüm işini AGB’ye ihale eden TİAK(Televizyon İzleme Araştırma Komitesi) bu usulsüzlüğü tespit ediyor ve bunu da kamuoyu ile paylaşıyor ama bu yapımcının ismi deşifre edilmiyor.
IAA Genel Müdürü Meral Teremise, bunun gerekçesini şöyle açıklıyor:
“Elimizde birtakım isimler var ama kesin bir yere varmadan açıklama yapmak istemiyoruz.”
Teremise doğru söylüyor ama “yargısız infaz”a alışık olduğumuz için bu bizi tatmin etmiyor.
TV dünyasında herkes, reyting sahtekarlığıyla insanların emeğini çalanların teşhir edilmesini istiyor.
Bu işi uzatıp bütün yapımcıları töhmet altında bırakmamak gerekiyor.
Ama öte yandan da acele edip masum insanları da, suçlu ilan etmemek lazım.
IAA ve TİAK’ı yönetenlere de, kamuoyundaki bu beklentiyi dikkate alarak konuyu acilen sonuçlandırmak ve o yapımcıları biran önce açıklamak gibi ağır bir sorumluluk düşüyor.
AGB’nin de bu sahtekarlığın önüne geçecek tedbirleri bir an önce alması gerekiyor.
Bir yazı yazdım ‘Yıldırım’ı yaktım
Pazar günü Eskişehir’de Anadolu Üniversitesi’ndeyiz
Hafta sonu, üniversite şehri Eskişehir’de olacağım. Çünkü bu hafta sonu Anadolu Üniversitesi’nde İletişim Kulübü tarafından düzenlenen “CMYK Gazete Günleri” var...
Anadolu Üniversitesi İletişim Kulübü öğrencileri, 23 Mayıs’ta başlayıp 24 Mayıs’ta sona erecek “CMYK Gazete Günleri”ne bir dizi etkinlik serpiştirdi.
Meslektaşım Şengül Balıksırtı ile benim “Magazin” üzerine öğrencilerle sohbetimiz Pazar günü.
Eskişehir Anadolu Üniversitesi İletişim Kulübü’nün düzenlediği etkinliklerden biri de foto muhabirliği... O söyleşinin konuklarından biri de yine bizim gazeteden.
Milliyet okurlarının fotoğraflarındaki imzasından tanıdığı başarılı foto muhabiri Ercan Arslan.
Gülşen artık Londralı!
Reklamdaki ‘polis’ Musti’nin avukatı!
Muhabbet Kart reklamlarında canlandırdığı tipi bu yaz çekeceği filmle beyazperdeye taşıyamaya hazırlanan Mustafa Sandal, şu günlerde yıldızı olduğu reklamın yeni serisiyle gündemde.
Sandal bu kez, trafik polisinin çevirip ehliyet - ruhsat sorduğu sürücü rolünde.
Polis, “Ehliyet-ruhsat” dedikçe Sandal, sözde Obama ile yemekte olan “dayısı”nı arayıp polise hava atmanın peşinde.
Hayali “Dayı” ile polisi kandıramayınca bu kez “Ehliyetim çiftlik evinde kaldı” palavrasına başvuran Sandal’a, polisin verdiği cevap ise şöyle:
“Benim jetle gidip alalım.”
Sandal’ın oynadığı Muhabbet Kart’ın diğer reklamları gibi izleyeni güldüren seride “trafik polisi”ni canlandıran kişi, kamuoyunun değil ama şov dünyasının yakından tanıdığı biri...
Ünlülerin avukatı Aydın Kurban’ın o reklamda oynama öyküsü ise şöyle:
Sandal, bu yaz Plato Film’e çekeceği sinema filminin sözleşmesi için Kurban’la sette randevulaşır. Sandal ile Kurban, Sinan Çetin’le yapılacak sözleşmeye son şeklini verirken sette küçük çaplı bir sorun yaşanır.
“Trafik polisi”ni oynaması için gelen oyuncudan beklenen verim alınamayınca Sandal, rolü avukatına teklif eder.
‘Altın Kızlar’ın en zor sınavı