Selen Görgüzel’in adı çok değil, bundan altı ay önce de yine böyle “seksi” bir konuyla gündemdeydi... TRT 1 için Sinop’ta çekilen “Zoraki Başkan” adlı dizinin setinde yapımcı Nihat Özcan ve oyuncu Ferdi Akarnur’un tacizine uğradığını iddia etmişti...
Selen Görgüzel’in adının geçtiği yeni “seksi” konu ise şu:
Selen Görgüzel ve Devrim Saltoğlu, başrolünü paylaştıkları “Mıhlıçay Âşıkları” adlı bir film için rol gereği yatağa girip sevişti!
Yapımcı ve yönetmen Zafer Ünlü, filminin reklamı için bu sahneleri internete verince olanlar oldu.
Görgüzel ve Saltoğlu, yapımcı hakkında dava açınca Zafer Ünlü de şu açıklamayı yaptı:
“Görüntüleri kendisinin onayı ile basına verdik. Çekim sırasında ‘Konsantre olamıyoruz’ diye beni ve ışıkçıları dışarı çıkardılar. Dışarı çıkarken kamerayı fiksledik. Sonra görüntülere baktık resmen cinsel ilişkiye giriyorlar. Bende o görüntüler de var. Art niyetim olsa onları verirdim.”
Buyur buradan yak!
Görgüzel’in altı ay içinde böylesine iki seksi olayın içinde yer alması tesadüf olabilir mi?
Soyadı Görgüzel, ama nedense görmüyor bu güzel!
Bu ‘tarz’ açıklamalar yakışmıyor size kızlar!
Gülçin’in ayrılmasıyla müzik yolculuğuna üç kişiyle devam eden Hepsi’nin kızları “Sır” adlı bir single çıkardı... Malum şov dünyasında yeni bir şey çıkarmak demek, onun reklamını yapmak için iddialı demeçler verip gündem oluşturmak demek...
Onlar da öyle yaptı...
Hürriyet Cumartesi’deki söyleşilerinde Hepsi kızlarının, eski arkadaşları Gülçin’in ardından söyledikleri ilginçti.
“Bundan sonra yola üç kişi devam ediyorsunuz. Grup içindeki rollerinizde değişim oldu mu?” sorusuna
Eren’in verdiği yanıt şu:
“Hayır. Cemre’nin sesi daha pes ve Doğu gırtlağı var. Yasemin rock tınlarına sahip. Şarkıların yumuşak bölümlerini ben söylüyorum. Aramızdan ayrılan arkadaşımızın güzel bir sesi ve gırtlağı vardı. Bunu vokallerimizde hep kullandık. Sonuçta skaladaki dört renkten biri gitti. Diğerleri hala duruyor.”
Araya Cemre girdi ve şunları söyledi:
“Gülçin R&B dinlediği için gırtlağını çok kullanıyordu. Bu aslında üçümüzün de tarzı değil. Ben dinlediğim müziklerde de bundan çok yorulurdum.”
Hepsi üyeleri, bu sözleri Gülçin gruptayken söylese dert etmezdim...
Hepsi üyelerinin, yıllarca sahnede birlikte ter akıttıkları, arkadaşlık yaptıkları Gülçin’in ardından, “Zaten onun tarzı bize uymuyordu” demesi bana şık gelmedi.
Hepsi, artık şu gerçeği görmeli.
İster kabul etsinler, ister etmesinler, Gülçin’in gitmesi Hepsi için ciddi bir kayıp.
Daha çok çalışıp o boşluğu doldurmak yerine, eski arkadaşlarının aleyhinde açıklamalar yapıp, kayıplarını artırıyorlar!
‘Vali’ye kesilen ceza tartışılmalıSanayi ve Ticaret Bakanlığı Reklam Kurulu, ayda bir toplanıyor... Reklam Kurulu’nun bu aylık rutin toplantılarında televizyon programları ve dizilere kesilen “örtülü reklam” cezalarına hiçbir itirazım yok. Çünkü bazı yapımcıların ciddi istismarlarda bulundukları da bir gerçek.
Reklam Kurulu’nun son toplantısında “Var mısın? Yok musun?”da “Vali” adlı sinema filminin örtülü reklamı yapıldığı gerekçesiyle Show TV’ye kestiği 134 bin 400 lira ceza ise tartışılmalı... Kurulun dizilerde “örtülü reklamları” yapıldığı için ceza kestiği ürünlerin tamamı ticari metalar... “Vali” ise “7. sanat” olarak kabul ettiğimiz sinemanın bir ürünü...
Evet; yapımcılar da, dizilerde gizli reklamı yapıldığı için ceza kesilmesine neden olan bisküvi, çikolata şirketlerinin sahipleri gibi para kazanma adına yapıyor sinema filmini..
Ama iki ticaret arasında şöyle bir fark var; biri yiyecek, diğeri ise bir sanat ürünü ortaya çıkarıyor.
“Vali”nin “örtülü reklamını yaptı” diye Show TV’ye kesilen bu cezayı gören hangi televizyon yöneticisi yarın bir başka filme bu anlamda destek vermeyi göze alır?
Bir yandan Kültür Bakanlığı, “Bu ülkede daha çok film çekilsin” diye her yıl yapımcılara ve senaristlere kredi açıp, para dağıtıyor...
Diğer yandan Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Reklam Kurulu, “Siz ‘Vali’ adlı sinema filminin örtülü reklamını yaptınız” diye televizyon kanalına ceza kesiyor...
“Vali” için Show TV’ye ceza kesenler işe bir de bu açıdan bakmalı...