Ali Eyüboğlu

Ali Eyüboğlu

aeyuboglu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Cuma günü vizyona giren “Seni Seven Ölsün” filmini İstanbul’daki galasında değil, çekildiği şehirdeki galasında izledim.

Benim gibi Trabzon Vakfıkebirli olan yapımcı Mehmet Yiğit Alp, şirketi NTC Medya’nın ilk sinema filmini Çaykara’nın tepesindeki dağ köyü Demirkapı’da çekti.
Afişte adları yazılı sanatçıların dışında yöre halkının da oynadığı küfürsüz, eğlenceli bir Karadeniz filmi “Seni Seven Ölsün”...

Trabzonluyum, ama memleketimde böyle yerler olduğunu “Seni Seven Ölsün” filmi sayesinde öğrendim.

Haberin Devamı

SENİ SEVEN DEĞİL  SEVMEYEN ÖLSÜN
Filmin çekildiği dağ köyünün tepesinde küçük çaplı da olsa yedi tane göl olduğunu öğrenince, şimdiye kadar buraya niye gitmedim diye kendime kızdığımı itiraf etmeliyim.
Bir Trabzonlu olarak gönlüm ister ki “Seni Seven Ölsün” iyi gişe yapsın ve filmdeki doğa güzellikleri geniş kitlelere ulaşsın.

Bu sayede benim gibi memleketine âşık bir Trabzonlunun bile bugüne kadar görmediği
doğa harikası yerleri tüm Türkiye keşfetsin ve ilk fırsatta buralara gitsin.

Dünyanın pek çok yerini gezdim ama doğup büyüdüğüm Karadeniz gibi doğanın tüm cömertliğini sergilediği bölge görmedim.

Amma ve lakin, Allah vergisi bu doğa güzelliklerinin ve bölgeye özgü o ahşap evlerin, beton binalarla nasıl mahvedildiğini yıllar içinde üzülerek izledim.

O nedenle bir dağ köyü de olsa ilk defa bir yerin tıpkı İsviçre, Almanya ve Avusturya köylerindeki gibi otantik halini muhafaza ediyor olmasından duyduğum mutluluğu tarif edemem...

Cem Tabak’ın yönettiği, Hüseyin Avni Danyal, Fulya Zenginer, Alper Saldıran, Sait Genay, Ruhi Sarı, Durul Bazan, Şamil Kafkas, Şevket Çapkınoğlu ve Cem Zeynel Kılıç’ın oynadığı “Seni Seven Ölsün”, gişesinden bağımsız olarak benim için bir numaralı organik Karadeniz filmidir...

Bu filmi izleyenlerden çoğunun çekimlerin yapıldığı Çaykara’nın eski adı Haldizen yeni adı Demirkapı Mahallesi’ni görmek isteyeceğinden eminim.

GLOBAL KAHVE ZİNCİRİ AMA STANDARDI YOK!

Starbucks Coffee bir dünya markası mı?

Evet...

Böyle bir markanın girdiği her ülkede aynı standardı tutturup tutturmadığını bilmiyorum. Starbucks Cafe’nin müdavimlerinden biri olarak Türkiye’de her şubesinde aynı hizmeti vermediğini biliyorum.

Çay ve kahve, temel ihtiyaçlardan değil. İkisi de keyif işi.

Çayı ince belli cam bardakta, demli içerim.

Kahveyi de karton bardak yerine kupada içmeyi tercih ederim.

Bir süredir isteyenlere kahveyi kupada içme imkânı sunan Starbucks Coffee’nin her şubesinde bu keyfi yaşamanız olanaksız.

Starbucks Coffee, kahvede bir dünya markasıysa, her şubesinde hizmet standardının aynı olması gerekmez mi?

Starbucks’ın her şubesinde kupada kahve içme lüksünüz yok, nedense?

İLAHİ ADALATE İNANIN

Bu dünyada ilahi adaletin -er veya geç- tecelli ettiğine inananlardanım...

Hiçbir suçunuz, günahınız yokken birileri bilerek ve isteyerek canınızı mı yaktı?
Biri veya birileri hakkınızı mı yedi?

Açın ellerinizi havaya, havale edin onları Allah’a.

Göreceksiniz ki zamanla Yaradan, o kişilere “Cehennem”ini gösteriyor bu dünyada...

Siz yeter ki kalbinizi temiz tutun ve sabredin...

“Yaratılanı hoş gör Yaradan’dan ötürü” sözünü unutup insan aşağılamayı maharet sayanlara günün birinde öyle bir fatura ödetiyor ki Rabbim...

Yarına bırakıyor ama yanına bırakmıyor Allah...

“İlahi adalet” diyoruz biz buna...

GÜNÜN SÖZÜ

Cahilin cahilliğini kanıtlamak kolaydır fakat ona itiraf ettirmek güçtür. (Hz. Ali)