Bir aya yakındır Çiçek Bar’a gitmiyordum... Önceki akşam bir uğrayım dedim, baktım her taraftan haber kaynıyor.
İşte onlardan ilki...
ARS’nin sahibi yapımcı Murat Aslaner, Kurtuluş Savaşı’nın Rizeli kahramanlarından biri olan “İpsiz
Recep”i televizyon dizisi yapmak için Mahmut Özden’i de yanına co. prodüktör olarak alıp TRT’ye önerir.
13 bölümlük dönem dizisine TRT de onay verir.
Ve yapımcı “İpsiz Recep”i oynaması için Tarık Akan’la anlaşır.
Televizyon dünyasında yaz boyunca konuşulan bu projede birkaç gün önce önemli bir gelişme yaşanır.
Tarık Akan, taraflar arasında sözleşme imzalanırken verildiği söylenen sözlere istinaden 13 bölümün parasını peşin ister.
Yapımcı Murat Aslaner, dönem dizisi için daha çekim başlamadan şimdiye kadar 400 bin YTL civarında masraf yaptıklarını, o nedenle peşin para vermelerinin mümkün olmadığını söyler.
Bölüm başına 40 bin YTLTarık Akan da “Nakit veremiyorsanız o zaman ödemeyi çeklerle yapın” der.
Akan’la bölüm başına 40 bin YTL’ye anlaşma yapan şirket 520 bin YTL tutan ödemeyi çek yerine senetlerle ödemek isteyince ipler kopar.
Taraflar yaptıkları son toplantıda mevcut sözleşmelerini bir fesih protokolü yaparak iptal eder.
Yapım şirketi, Tarık Akan’la yaptıkları sözleşme iptal edilince “İpsiz Recep”i canlandıracak yeni oyuncunun peşine düşer.
Yapımcının teklif götürdüğü Şener Şen, dizinin başkahramanının yaşamının çoğu at üstünde geçtiği için rolü zor bulur ve kabul etmez.
Yapımcı Tarık Akan olmayınca bu kez rakibi Kadir İnanır’ın kapısını çalar ve taraflar prensipte anlaşırlar...
Konu hakkında önce Tarık Akan’la konuştum.
O da hemen hemen aynı bilgileri verdi. Tarık Akan, 13 bölümün parasını peşin istemesinin nedenini ise şöyle anlattı:
“Dünya görüşümle uyuşmayan projelerin içinde yer almamaya özen gösteren bir oyuncuyum. Gerçi ‘İpsiz Recep’in okuduğum üç senaryosunda da böyle bir şey yoktu, ama ileride olmayacağının da garantisi yoktu. Malum TRT son zamanlarda din merkezli dizi yapar bir kanal haline geldi. Bu dizinin de ilerleyen bölümlerde böyle bir yöne gitmesi halinde elimde güçlü bir silah olsun istedim. Söylediğin rakamlar doğru. Diziyi bildik bir yapım şirketi, bildiğim bir özel televizyon kanalı için çekseydi bu paranın çok daha altına bile oynardım ama bu nedenle böyle bir riski göze almadım.”
‘İpsiz’in yerini ‘Reis’ aldıDizinin başrolü için Kadir İnanır’la el sıkıştıklarını ve 10 gün içinde tanıtım filmini çekeceklerini söyleyen yapımcı Murat Aslaner ise şöyle konuştu:
“Dönem dizisi çekmek pahalı bir iş. Kara Yılan dizisinin platformunu kiraladık, Düzce’de yeni bir plato yaptık. Şimdiye kadar 400 bin YTL civarında para harcadık. Tarık Bey, 13 bölümün parasını peşin istedi. Kendisine TRT ile yaptığımız 13 bölümlük sözleşmeyi bir teminat olarak görmesini, nakit ya da çek yerine hazırladığımız senetleri almasını önerdik, kabul etmedi. Tarık Akan vazgeçince de Kadir İnanır’la anlaştık.”
Kadir İnanır’la da konuştum. İnanır, “Hayata geçmesi gereken, çok güzel bir proje. Ama senaryosu bana biraz zayıf geldi. Senaryoyu güçlü hale getirirlerse oynayacağım” dedi.
Tarihe “İpsiz Recep” olarak geçen Rizeli Kurtuluş Savaşı kahramanının TRT için çekilecek dönem dizisinde adının “Recep Reis” olmasına gelince:
Malum Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan da “İpsiz Recep” gibi Rizeli...
Dizi başladıktan sonra “İpsiz Recep” yüzünden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a birilerinin yeni isimler takmasını baştan önlemek için TRT yöneticileri ile yapımcısı Recep’i “ipsiz”likten kurtarıp “Recep Reis” yaptı
“İpsiz Recep” kimdir?Emiroğulları’ndan Emine ve Hüseyin’in oğlu Recep, 1862’de Rize’nin Portakallık Mahallesi’nde doğdu. Kendisine “İpsiz” lakabının verilmesine dair iki rivayet var.
Birine göre; cesareti, gözü pekliği ve ataklığı sayesinde “İpsiz” lakabını alır. Diğer bir anlatıma göre de; elinde avucunda ne varsa, olanı da, olmayanı da verdiğinden ve kendisi de “cep delik, cepken delik” misâli kaldığından adı “İpsiz”e çıkmış. Recep, Kurtuluş Savaşı döneminde balıkçı tekneleriyle Kuvay-ı Milliye’ye asker ve silah taşımış bir halk kahramanıdır. “İpsiz” Recep’in Milli Mücadeledeki konumu çok önemlidir. Kendi oluşturduğu grubu ile düşmana karşı savaş verip, birçok başarı elde etmiştir. Vatana olan hizmetleri karşılığı Atatürk tarafından ödüllendirilmek istense de, parayı kabul etmeyerek içindeki vatan aşkını ispatlar.
Anlatılanlara göre etrafındaki çok az gönüllü ona yetmeyince Sinop, Trabzon ve Rize hapishanelerinin kapılarını açıp mahkûmlara, “Hürriyet dışarıda... Şimdi sizi serbest bırakıyor ve hürriyetinizi veriyorum. Siz de milletinize vereceksiniz. Prangada yaşamak mı, düşmanla vuruşmak mı? Kararınızı verin” diye sorar. Bu çağrı üzerine mahkûmlar da Kuvayı Milliye’ye katılır.
Milli mücadele yıllarında göstermiş olduğu kahramanlıklarla milis yüzbaşı rütbesini alır. İstiklal Savaşı’nda gösterdiği başarıdan dolayı kendisine İstiklal Madalyası verilmiş ve maaşa bağlanmıştır. Recep 1928’de yakalandığı tifo hastalığından dolayı Karasu’da ölmüş ve vasiyeti üzerine şehir mezarlığına defnedilmiştir.