Fevzi Hoca Restoran, TİAB’ın özel gecesinde alkollü içki servisini reddetti. Yöneticiler de sorunu çözmek için bir ara formül buldu: Partiden önce davetlilere özel kokteyl verilecek
Adım gibi biliyorum; Trabzonlu İşadamları ve Bürokratları Derneği’nin (TİAB) yöneticileri ve sevgili hemşehrilerim bu konuyu yazdığım için bana kızacak, ama olsun.
Şimdiye kadar hep doğruları söyleyip yazdığım için dokuz köyden kovulduğum çok oldu.
O yüzden yıllardır ‘10’uncu Köy’ de ikamet etmekteyim.
‘10’uncu Köy’de yaşamanın olmazsa olmazlarından biri de, ‘ne pahasına olursa olsun, gerçekleri söylemek ve yazmak’... O nedenle Trabzonlu dostlarımın hoşgörüsüne sığınıp asıl konuya geçmek istiyorum.
Atalay Şahinoğlu’nun başkanlığını yaptığı, üyeleri arasında Kadir İnanır gibi sanatçıların yanı sıra Süleyman Varlıbaş, Yaşar Aşçıoğlu, Çetin Nuhoğlu gibi Trabzonlu işadamlarının bulunduğu TİAB, Ümraniye Çırçır’daki orman arazisinin içindeki T Park Tesisleri’nde 3 Ağustos’ta ‘Yaz Ortası Mehtabı’ adlı bir gece düzenleyecek.
Sunuculuğunu Sema Öztürk’ün yapacağı, Volkan Konak’ın sahne alacağı gece, İstanbul’daki ilk şubesini 24 Temmuz’da T Park’ın içinde açılacak Fevzi Hoca’da olacak.
Fevzi Hoca, Avni Aker Stadyumu’nun önünde el arabasında köfte satarak başladığı iş macerasını önce Akçaabat’ta dükkan açarak, ardından da Başbakan Erdoğan’ın istediği üzerine Ankara’ya taşıyan meşhur bir balık restoranı.
Fevzi Hoca, sadece Trabzon’dan gelen günlük taze balıkları ve köfteleriyle meşhur, ünlülerin uğrak yeri olan bir restoran değil. Fevzi Hoca’nın bir başka özelliği de şu:
İstisna yapmadılar
Fevzi Hoca’da balık ve köfte var ama alkol yok.
TİAB’ın ‘Yaz Ortası Mehtabı’na davet ettiklerinden bir kısmı, “O gece alkollü içki olacak mı?” diye sorunca, küçük çaplı bir kriz çıktı ortaya.
TİAB’ın, hiç değilse bu gece için bir istisna yapmasını istediği Fevzi Hoca, bu talebi reddetti.
Çünkü işin ucunda hem mevcut müşterileri kaybetmek, hem de şimdiye kadar büyük destek gördüğü Başbakanın kara listesine girmek vardı.
Fevzi Hoca, o geceye mahsus, başka bir işletmenin yemek ve içki servisi yapma fikrine de sıcak bakmayınca TİAB yöneticileri, alkol krizini çözmek için şöyle bir ara formül buldu.
TİAB, ‘Yaz Ortası Mehtabı’ndan önce T Park’ın içindeki kendi yerinde davetlilere kokteyl verecek.
“Alkol almadan mehtabı seyredemem” diyenler, içkilerini bu kokteylde alıp, ardından Fevzi Hoca’ya geçip balıklarını yiyecek ve Volkan Konak’ı dinleyecek.
Kime inanacağımı ben de şaşırdım
Erdinç Acar, 26 bin euroluk saatini denize attığı haberini yalanlıyor. “Saat değil; buz atıp şaka yaptım” diyor
Ece Erken’in, “Benim için başka ne yapabilirsin?” dediği sevgilisi Erdinç Acar’ın 26 bin euro’luk kol saatini denize attığı haberini Sabah’ın ikinci sayfasında okudum.
İlginç bir haberdi... O nedenle de Sabah’ın editörleri haberi manşetten verdi. Genelde içime kuşku düşüren bazı haberlerin doğru olup olmadığını bir de haberde adı geçenlere sorarım. Bu kez öyle yapmadım.
Çünkü Sabah’ın ikinci sayfasında aslı astarı olmayan bir haberin manşet olabileceği aklımın uçundan dahi geçmedi. Daha önce Ece Erken’in adını lazerle dağa taşa yazdıran Erdinç Acar’ın sunucuya sevgisini göstermek için 26 bin euroluk saatini denize atmasını “Erkeğin güzelliği parası, kadının parası güzelliği” başlığı altında bir yazıyla eleştirdim. Yazının çıktığı gün bazı internet sitelerinde Erdinç Acar’ın, “Saat değil; buz atıp, şaka yaptım” türünden açıklamasını okudum.
Çok geçmeden önce Ece Erken aradı, “Ali Abi, yalan bir haber yüzünden feci geçirmişsin bize. Yıllardır tanıyorsun beni, öylesine görgüsüzlük yapacak bir insanla benim işim olur mu?” dedi.
Ece Erken sonra telefonu Erdinç Acar’a verdi. Acar da şunları söyledi:
“Lazer işi doğru, ama bu haber yalan. Aynı şeyi başkası yapsa da haber olsa, okuduğumda ‘amma da kıroymuş’ diyeceğim bir şeyi yapmam mümkün değil.” Olan biten bu, yorumu size bıraktım.
Dört yanlışa ceza var ama 49 yanlışa yok
ÖSYM Başkanı Prof. Ünal Yarımağan, Tercih Kılavuzu’ndaki 49 programın dönüştürülmüş puanında hata yapıldığını itiraf etmiş. ÖSYM, üniversite sınavına girenler, dört yanlış yaptıkları zaman bir doğrularını götürüyor.
Ama ÖSYM’yi yönetenler yaptıkları 49 yanlışa rağmen, koltuklarında oturmaya devam ediyor.
Adaletin bu mu ÖSYM?
Şimdi gel de, yıllar önce yapılan ve ÖSYM ile davalık olan o şarkıyı indirip, dinleme?