TRT bu sorulara ne yanıt verecek?
Aslında bu hamleyi CHP Konya Milletvekili Atilla Kart’tan bekliyordum. Ama hamle CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk’ten geldi. Köktürk, TBMM Başkanlığı’na Devlet Bakanı Mehmet Aydın’ın yanıtlaması istemiyle bir soru önergesi verdi.
Köktürk, TRT Yönetim Kurulu’nun 22 Nisan 2007 tarihli kararından sonra, TRT 1’de ekrana gelen drama, müzik-eğlence ve yarışma programı niteliğindeki dış yapımların yayınlandıkları günlerdeki reytingleriyle birlikte şu sorularının da yanıtlanmasını istedi:
“Söz konusu yönetim kurulu kararı uyarınca, sözleşmesi sona erdirilen programlar var mıdır? Bu programlar kaç bölüm yayınlandıktan sonra sözleşmesi sona erdirilmiştir?
Yönetim Kurulu kararında belirtilen koşullara uymadığı halde yayını sona erdirilmeyen program var mıdır, bu programların sözleşmelerinin sona erdirilmemesinin gerekçesi nedir?
Yönetim Kurulu kararı uyarınca yayını sona erdirilen programlar nedeniyle TRT aleyhine kaç dava açılmıştır, bu davalardan TRT aleyhine sonuçlananlar hangileridir?”
Köktürk’ün yanıtını istediği sorular, aslında televizyon dünyasında birçok insanın merak ettiği konular...
CHP Zonguldak Milletvekili Köktürk, sorularına keşke şu konuyu da ilave etseydi:
TRT, Sinan Çetin’in “Komedi Dükkanı”nı tv8’den bölüm başı kaç lira vererek transfer etti?
“Komedi Dükkanı”nın bölüm maliyeti daha sonra kaç bin YTL’ye yükseldi?
TRT, daha sonra bölüm başı sabit bir fiyat ödemekten vazgeçip “Komedi Dükkanı”na reytinge göre para uygulamasına geçti mi?
Geçtiyse, “Komedi Dükkanı”na hangi hafta kaç bin TL ödedi?
Köktürk’ün Mehmet Aydın’a yönelttiği sorular kadar bu konu da önemli...
TRT niye dizi tutturamıyor?
Bilboardlar, TRT 1’in yakında ekrana getireceği yeni dizilerin afişleriyle dolu...
Aslında TRT 1 ekranına baktığınızda, dizilerle dolu gibi...
Ama anlaşılan o ki, o görüntü yanıltıcı.
Çünkü bu dizilerin çoğu gidici...
Onlar gidecek ve yerlerine yeniler gelecek.
Birçok insanın beğenmemesine, “Müsamere gibiydi” diye eleştirmesine karşın “İpsiz Recep”in özellikle de ilk 13 bölümünün reytingi TRT koşullarına göre iyiydi. Yapımcı ile TRT, reyting anlaşması yaptığı ikinci 13’te dizinin reytingi düştü, ama ilk 13 bölümün reyting ortalaması 2 gibiydi...
“İpsiz Recep”in dışındaki TRT dizilerinin hiçbirinin reyting ortalaması 2 olmadı...
Hepsinin reyting ortalaması 1.5’un altında kaldı.
Varsayalım ki, TRT ile yaptığı anlaşma gereği bölüm başına 200 bin lira alması gereken yapımcı, 1.5 reytingi tutturamayınca alacağı paranın yarısını kaybetti. Yapımcılar, bir sonraki bölümden de yüzde 50 zarar etmemek için prodüksiyondan tasarruf edince, reytingleri daha da düşer hale geldi.
O nedenle uzunca bir süredir yapımcıların çoğu TRT’den “tam para” alamadı. Çünkü TRT, yaptıkları anlaşma gereği “yarı para” ödedi.
Hal böyle olunca TRT’ye dizi yapanlar, 13 bölümü tamamlayamadan o defteri zararla kapatmak zorunda kaldı.
Fatih Kısaparmak 22 kilo zayıfladı
Pazartesi günleri 17.00 - 18.00 arası Radyo Klas’ta Elif Uysal Kaynak’ın teknik desteğiyle yaptığım “Alice”ye normalde konuk almıyordum. Ama bu hafta bu kuralı bozup Fatih Kısaparmak’ı ağırladık...
Fatih Kısaparmak’la epeydir yüz yüze gelmemiştim.
17. albümü “Aşk ve Özgürlük”ü konuşmak için programa davet ettiğim Kısaparmak, radyonun kapısından içeri girince şaşırdım.
Çünkü karşımda “dal gibi” bir adam vardı.
Kısaparmak, uyguladığı diyetle 13 ayda tam 22 kilo verdiğini anlattı.
Sanatçıya, bunu nasıl başardığını sordum, şunları söyledi:
“13 ay önce check-up yaptırmak için hastaneye gittim. Yapılan tahlillerden kolesterolden trigliseride her şey tavanda çıktı. Şeker hastası değilim, ama açlık şekerim bile 147 çıktı. Annem diyabet hastası olduğu için doktorum bir an önce fazla kilolardan kurtulmazsam benim de potansiyel şeker hastası olabileceğimi söyledi. O gün rejime başladım, ama kendime hiçbir şeyi yasaklamadım. Yaptığım tek şey, o güne kadar yediğimin yarısını yiyerek masadan kalkmak oldu. Zamanla galiba midem de küçüldü. Yediğimin yarısını bile yemeden kendimi doymuş hissediyorum. Doktor her gün yürüyüş yapmamı da istedi ama onu yapamadım. Rejime başladığım gün 111 kiloydum, şimdi 89’um... Birkaç kilo daha verip, formumu korumaya kararlıyım.”
‘Annem’in yerine ‘Hanımın Çiftliği’
Birkaç gece önce bir yemekte karşılaştım dizi yapımcısı Faruk Turgut ve onun çektiği dizilerden biri olan “Sonbahar”ın başrol oyuncusu Erkan Petekkaya ile baş başa yemek yiyorlardı. Selamlaşıp ayaküstü biraz sohbet ettik.
Faruk Turgut, “Son Bahar”ın başrol oyuncusuyla durum değerlendirmesi yaptıklarını söyledi.
Turgut, Star TV’de ekrana gelen “Son Bahar” dizisinin seneye de süreceğini açıkladı.
Turgut, Kanal D’de yayınlanan “Annem” dizisinin ise bu sezon biteceğini, Kanal D’ye onun yerine Orhan Kemal’in, paranın değişime uğrattığı hayatları yazdığı “Hanımın Çiftliği” adlı en sevilen romanını dizi yapacaklarını anlattı.
Clint Eastwood, 80 yaşında Mandela’nın filmini çekecek
Clint Eastwood, Hollywood sinemasının sevdiğim yıldızlarından biriydi... Late Show’da izlediğim 79 yaşındaki Eastwood’un yaşam enerjisi ve hayalleri beni daha da etkiledi...
Clint Eastwood’a olan sevgim ve hayranlığım daha da arttı.
Bugüne kadar 60’dan fazla film ve TV yapımında oynayan, 30 film yöneten, 25 filmin yapımcılığını üstlenen 10 filminin de müziklerini besteleyen Eastwood’un valilik de yaptığını bilmiyordum.
O söyleşi sayesinde öğrendim.
CBS’deki programda David Letterman, vali olma fikrinin nereden çıktığını sorunca Clint Eastwood, önce açık yüreklilikle“Mazoşizm” dedi, ardından da ilave etti:
“Mevcut yönetimi değiştirmek istiyorduk. Bir akşam arkadaşlarla şarap içtik. Biri sen vali ol, burayı biz yönetelim dedi, ben de oldum.”
“En azından!”
“Late Show”un sahibi Letterman, Eastwood’a gündeminde yeni bir sinema filmi projesi olup olmadığını sordu.
Eastwood, “Bir Nelson Mandela projem var. Şu sıralar onun üzerinde çalışıyorum” dedi...
79 yaşındaki Eastwood’daki bu sinema aşkı, bu çalışma isteği, bu enerji beni acayip etkiledi.