Ali Eyüboğlu

Ali Eyüboğlu

aeyuboglu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Ünlü müzisyen Anjelika Akbar’ın Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları’ndan çıkan ‘İçimdeki Türkiyem’ kitabını elime aldığımda, böylesine sert bir üslupla yazılmış bir yayın beklemediğimi öncelikle itiraf edeyim.
Çünkü hayatı, piyanonun tuşları arasında sörf yapmakla geçmiş Akbar’dan, suya sabuna dokunmayan, herkese mavi boncuk dağıtan, “Türkiye çok güzel, ben yine gelecek” havasında bir kitap bekliyordum. Meğerse ‘kadife eldiven’ içindeki ‘demir yumruk’ gibiymiş Anjelika Akbar...
Akbar, Türkiye’de yaşadığı kültür şoklarını, kitabında lafı dolandırmadan, bütün çıplaklığıyla yazdı. Akbar’ın 280 sayfada anlattığı olayları bir makaleye sığdırmak gibi bir niyetim yok. Ancak Akbar’ın diğer konulara oranla çok daha yumuşak bir dil kullanarak yazdığı, Türk kadınına ilişkin görüşlerine, özetleyerek yer vereceğim. Çünkü tespitleri bana çok ilginç geldi. Ünlü piyanist ve besteci, Türk kadınını işte böyle kategorize etti:

Haberin Devamı

TÜRK KADININI BÖYLE ANLATTI
1. Köyde doğan ve orada yaşayan kadın:
Gözleri ışıl ışıl, doğaya yakın, güçlü, çalışkan, iyi anne, çoğunlukla cesur, esprili ve bilgedir. Halk müziği sever, klasik müziği anlamasa da çok açıktır.

2. Köyde doğan, ama şehre göç eden kadın:
a. Köydeki doğal halini koruyup, şehirli olamamış: Köydeki yaşamını şehir hayatına adapte etme çabasından yorulmuş; iyi kalpli, ürkek, kimliğini ve kişiliğini çoğu zaman oturtamamış, yine de mutlu olmaya çalışan kadın. Halk müziği sever.

Geldiği yerden utanan kadınlar
b. Köydeki hayatından ve geleneklerinden bir çırpıda vazgeçen: Köy hayatını hor gören; geldiği yerden utanan ve saklamaya çalışan kadın. Şartlarına rağmen modayı takip eden, büyük hayalleri olan, kendini müthiş bir çabayla geliştiren, samimi, ailesi dindarsa geleneklerinden vazgeçerken dindarlığını en hafif şekilde yaşamayı seçen, modern dünyanın bir parçası olmaya çalışan kadın. Halk müziğini veya ilahileri sevmez. Pop ağırlıklı, ama klasik müziği de içeren bir müzik skalası vardır.

3. Anadolu bilgeliği, inancı ve sükunetiyle çevresindeki herkesi etkileyen kadın:
Bilgeliğinden herkes faydalanır. Böyle kadınlar kuşkusuz tüm dünyada vardır. Ama Türkiye’deki bu kadın tipi bence, diğer ülkelere nazaran daha yaygındır. İlahileri ve halk müziğini severler.

Haberin Devamı

Gençken solcu, sonra kapitalist
4. Şehirli, mütevazı ailelerin parlak kızları:
İyi okullarda eğitim görmüşlerdir; çoğu en azından gençliğinde sol görüşlüdür. Bazıları kariyerlerinde ilerlerken ‘kapitalist’ olup yine de sosyal demokrattır. Sanat müziği, caz ve klasik batı müziği dinlerler. Hoş giyimli, bakımlı, sabırlı ve güler yüzlüdürler. Bilinçli anneler ve sadık eşler olurlar. Çok okur, entelektüel ortamı severler. Genç yaşta evlenmedilerse zor eş beğenirler.

5. Şehirli zengin aile kızları:
a. Köklü ailelerin içinden yetişen kadınlar: En iyi okullarda okumuş, entelektüel, zarif, Osmanlı ve Türk kültürüne önem veren, bu geleneklerle yurtdışında övünen, manevi değerleri yüksek, biraz ukala izlenimi veren kadınlar. Osmanlı dönemi müziği, klasik Batı müziği, caz ve dünya müziği dinlerler. Kültür, sanat ve bilim adına vakıf ve derneklerde görev yaparlar.
b. Zengin, biraz geleneksel ailede yetişen kadınlar: Bakımlıdırlar, marka giyinmeyi ve bunu göstermeyi tercih ederler. Altın takıları severler. Klasik Batı müziğini sıkıcı bulurlar. Pop ve Türk müziğinin çeşitli türlerini dinlerler.

6. Eşlerinden dolayı refaha kavuşan kadınlar:
Genellikle eşlerinin sosyo-kültürel durumuna ayak uydurmaya çalışırlar. Evliliklerinin ilk yıllarında gözlerindeki ışık, parıltı vardır, sonrasında o parıltı söner. Kendilerini çocuklarına, Doğu felsefesine, yeni bir uğraş edinmeye, kendini yenilemeye ve oyalamaya çalışan kadınlar.

Haberin Devamı

Orduluların Başkent çıkarması
Siz bu satırları okuduğunuzda ben iş gezisi nedeniyle Ankara’da olacağım. Çünkü bugün Ankara’da Atatürk Kültür Merkezi’nde başlayacak ‘Ordu Tanıtım Günleri’nin açılışı olacak. Ordu’nun kültür, tarih ve doğal güzelliklerinin tanıtılacağı etkinliğin açılışını ‘Ordu’nun ileri gelenleri’ yapacak... Kimler mi onlar? Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Ordu Valisi Orhan Düzgün, Ordu Belediye Başkanı Seyit Torun, Ordu Üniversitesi Rektörü Haluk Kefelioğlu, Ordu milletvekilleri, Ordulu bürokratlar, iş adamları ve de Kadir İnanır... Orduluların, başkent çıkarması bakalım nasıl olacak?