‘Demokrasi’, katılmadığınız fikre de saygı duymayı gerektirmiyor mu? O halde sırf oyunun rengini belli edip, ‘evet’ dediği için Sezen Aksu’ya bu tahammülsüzlük niye?
İzmir’in Konak ilçesi Çankaya Mahallesi’ndeki Sezen Aksu Sokağı’nda oturanlar, sanatçının adının sokaklarından kaldırılması için imza kampanyası başlatmış.
Haberi okuduğumda gözlerime inanamadım...
Sokak sakinleri adına açıklama yapan avukat Uluğ İlve Yücesoy, Türkan Saylan ve Fazıl Say’a yönelen saldırılar sırasında hiçbir itirazda bulunmayan Sezen Aksu’nun referandumda ‘evet’ oyu kullanacağı için sokaklarından adını çıkarılmasını istediklerini vurgulayıp, şunları söylemiş:
“Ülkemizin içinde bulunduğu ‘varlık-yokluk’ savaşında bu hanım sanatçı olarak ciddi bir ‘umarsızlık ve duyarsızlık’ içinde büyük bir ‘aymazlık’ göstererek siyasi iktidarın yandaşı olduğunu ilan etmiştir. Bizler demokrat İzmirliler olarak sokağımızın adının değiştirilmesini istiyoruz. Sezen Aksu’nun ‘demokrasi’ diyerek referandumda ‘evet’ oyu kullanacağını açıklamasını protesto ediyoruz.”
Sezen Aksu’nun yerinde olsam, sokak sakinlerinin topladığı imzalar İzmir Büyükşehir ve Konak Belediyesi’ne teslim edilmeden ben dilekçe verirdim iki belediyeye; derhal o sokaktan adımı çıkarın diye...
Bu mudur ‘demokratlık?’
Dün, referandum için tüm Türkiye sandık başındaydı.
Sandığa gidenlerin önünde iki seçenek vardı.
Ya ‘evet’in altına mührü basacaklardı ya da ‘hayır’ın altına...
Sandıktan ‘hayır’ çıkınca ‘evet’çiler, ‘evet’ çıkınca da ‘hayır’cılar ülkeyi terk etmeyeceğine göre yine birlikte yaşayacağız bu ülkede.
Peki karşı fikre bu denli tahammülsüzlük niye?
‘Demokrasi’, katılmadığınız fikre de saygı duymayı gerektirmiyor mu?
O halde sırf oyunun rengini belli edip, ‘evet’ dediği için Sezen Aksu’ya bu tahammülsüzlük niye?
Nazım Hikmet dönemini yaşamadığım için bilmiyorum, ama Ahmet Kaya olayının tanıklarındanım. O dönem Başkan Vekili olarak görev yaptığım Magazin Gazetecileri Derneği’nin gecesinde görüşlerini açıkladığı için Ahmet Kaya’ya yuh çekip, çatal kaşık atanların çoğu yaptıklarının yanlış olduğunu anlayıp, teker teker özür diledi.
Ne zaman?
Ahmet Kaya öldükten sonra...
Düne kadar Fazıl Say’dı belli bir kesimin hedef tahtasındaki sanatçı, bugünse Sezen Aksu...
Yazık ki yazık...
Bu mu ‘demokrat’lık?
Nerede kaldı ‘aydın’a, ‘sanatçı’ya saygı?
Bir küstürmediğimiz, fikrini söylediğine pişman etmediğimiz Sezen Aksu kalmıştı.
Anlaşılan şimdi de sıra onda...
AMAÇLARI DESTEK Mi YOKSA REKLAM MI?