YAŞAR NURi, SABA’YA CUMA KILDIRTACAK MI?

Saba Tümer’in cuma günleri konuk ettiği Dr. Yaşar Nuri Öztürk’lü programı stand up tadında. Yaptıkları son programında Öztürk, günümüzde kılınan Cuma Namazı’nın Peygamberimizin kıldırdığı Cuma’yla alakası olmadığını söyleyince Tümer, “Hocam, bir gün siz bize gösterin” teklifinde bulundu...

Haftanın dört günü programına şov dünyasından ünlülerini konuk eden Saba Tümer’in cuma günleri değişiyor gündemi.
Çünkü Dr. Yaşar Nuri Öztürk’ü konuk ediyor.
Öyle bir yayın çıkıyor ki ortaya al onu koy ‘stand up’ diye prime time kuşağına!
Öztürk, dini bilgilerini kamuoyu ile paylaşırken ciddi mi ciddi, Saba Tümer bildiğiniz gibi.
İşin gırgırında.
Öyle bir görüntüsü geliyor ki ekrana Prof. Dr. Öztürk’ün anlattığı dini bilgilerle ilgilendiğini, onlara inandığını söylemek çok zor.
O yüzden de yönelttiği sorular öyle kızdırıyor ki Öztürk’ü!
Canlı yayında ve kamera önünde olmasalar Öztürk, “Nerenle dinliyorsun beni?” deyip indirecek ‘Osmanlı tokadı’nı Tümer’in suratına.
Tümer, bazen tarçın içirerek sakinleştirmeye çalışıyor Öztürk’ü, bazen de reklam arası vererek.

O zaman gösterin bize
Yaptıkları son programında Öztürk, günümüzde kılınan cuma namazının Peygamberimizin kıldırdığı Cuma’yla alakası olmadığını söyleyince Tümer, “Hocam, bir gün siz bize gösterin” teklifinde bulundu ona. Tümer ‘cin’ de, Öztürk ‘salak’ değil.
Tahmin etti başına geleceği.
O andan sonra ikili arasında şu diyalog geçti:
Öztürk: Göstereyim. Yani sonunda onu da yaptıracaksınız bana.
Tümer: Ama yapmak gerekiyor hocam. Böyle söylüyorsunuz, o zaman gösterelim izleyicilerimize.
Öztürk: Şunda müttefik olalım. Bugün bu camilerde kılınan namaz, özellikle Cuma, Peygamberimizin bize bıraktığı Cuma değildir.
Tümer: O zaman hocam burada Peygamberimizin kıldığı Cuma’yı siz bize kıldırtın. Siz bana kıldırtın hocam ya da beraber kılalım.
Öztürk: Yani en azından bunu düşünelim.

Ama yine uçtunuz hocam
Tümer: Bi düşünün haftaya falan yapalım.
Öztürk: Ama bunun arkasından da bazı kanallardaki cenaze kefenleme falan gibi uygulama, onlara da getirirsiniz siz sırayı. Bu sefer gasilhaneye döneriz burada.
Tümer: Hocam şimdi gene başka bir yere uçtunuz. Ne alakası var canım? Yani siz diyorsunuz ki “Peygamberimizin usulüne uygun kılınmıyor.” Ben de diyorum ki izleyicilerimize gösterelim. Yapan olabilir, ama ben öyle bir şey yapmam zaten.
Öztürk: İyi peki.
Tümer: Merak etmeyin.
Saba Tümer’in kastettiği gün, bugün.
Bakalım Tümer, Öztürk’ü, Peygamberimizin kıldığı Cuma gibi Cuma Namazı kıldırtmaya ikna edebilecek mi?

BiR HAYALiM DAHA NASIL SUYA DÜŞTÜ?

“Şeytan diyor ki bırak her şeyi, aç küçük bir kafe pastane, bak keyfine.”
Çalıştığı işten sıkılanların sıkça telaffuz ettiği bir hayal ya da sanal bir limandır bu.
Hem işten, hem yaşadığı şehirden yana canı sıkılanlarsa ‘Entelköy Tepeköy’ filmindeki gibi ya organik tarım yapacakları bir köye kaçmak isterler ya da küçük bir sahil kasabasına.
Henüz bunu yapanlarla tanışmadım, ama pastane kafe işine bulaşan tanıdıklarım var.
Yıllarca yöneticilik yaptığı medyaya ara verip ailesiyle Nişantaşı’ndaki Vita’yı devralan arkadaşım Barbaros Yüksel’in bu işe girdikten sonra söylediği şu:
“Dışarıdan göründüğü gibi hiç de kolay değilmiş. Çok zor iş bu hizmet sektörü.”
Dizi yapımcısı Ata Türkoğlu’nun kızı Görkem de ortağıyla butik bir pastane kafe açtı Etiler Ulus’ta.
Yapımcı Ata Türkoğlu’yla yeni projelerini konuşmak için buluştuğumuz pastaneye çok geçmeden eski GS’lı futbolcu ve Aydan Şener’in eski eşi Ayhan Akbin geldi.
Çay pasta molasında biraz sohbet ettik Akbin’le.
GS’li Ali Gürsoy’la Etiler’de açtıkları Sebat Restoran’ı işletemedikleri için kapattıklarını anlatan Akbin, şunları söyledi:
“Bayılıyorum bu kızlara. Bu işin eğitimini aldıkları için pastaları, tatlıları çok güzel. Ama beni asıl etkileyen şey o değil. İşlerine olan aşkları. Ne zaman gelsem önlükleriyle görüyorum onları. Yıllarca yaptığım için biliyorum, hizmet sektörü herkesin yapabileceği bir iş değil. Severek yapmadığın sürece de başarılı olamazsın bu işlerde.”
Bahçeşehir Üniversitesi İşletme Bölümü’nü bitirip ardından pastacılık üzerine eğitim aldıktan sonra Yeditepe Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler’den mezun, aşçılık okumuş Ece Zaim’le ortaklaşa Vanilla Bakery adlı butik kafe-pastaneyi açan Görkem Türkoğlu da, Barbaros Yüksel gibi zor bir işe soyunduklarını söyledi.
Yüksel ve Türkoğlu’nun anlattıklarından sonra hayallerimden biri daha suya düştü.