Acun Ilıcalı, Hülya Avşar ve Ali Taran, Avrupa’daki yetenek avına Almanya’dan başlayacak. Ekibin Avrupa’daki ikinci durağı ise İngiltere olacak
Acun Ilıcalı, şu günlerde yapımcılığının yanı sıra sunuculuğunu da üstlendiği ‘Var Mısın Yok Musun?’la Show TV ekranında... Acun Ilıcalı’nın yine yapımcı ve Ali Taran ve Hülya Avşar’la birlikte jüri üyesi olarak görev yaptığı ‘Yetenek Sizsiniz’in yenisi de pek yakında seyirci karşısında olacak.
‘Yetenek Sizsiniz’ ekibi, yarışmanın ilk versiyonunda Türkiye’yi dolaşıp, ekranda yarıştıracak ‘yetenekli insanlar’ aramıştı.
Yarışmaya yurt dışından katılanlar da yarışmaya bir renk katmıştı.
Ekip bu kez yurt dışında yaşayan, ama henüz keşfedilmemiş olanların ya da meziyetlerini geniş kitlelere tanıtma fırsatı bulamayanların ayağına gidecek.
Acun Ilıcalı, Hülya Avşar ve Ali Taran, Avrupa’daki yetenek avına Almanya’dan başlayacak. Bir hafta Almanya’da kalıp, ‘Yetenek Sizsiniz’de yarıştıracak yetenekteki Türkleri seçecek olan ekibin Avrupa’daki ikinci durağı ise İngiltere olacak. Jüri
üyelerinin yurt dışında seçeceği yetenekli gurbetçiler, ‘pek yakında’ yeniden başlayacak ‘Yetenek
Sizsiniz’de Türkiye’den seçilecek finalistlerle yarışıp, birinci olmak için ter dökecek.
DİYABET OKULU’NDA NELER ÖĞRENDİM?
Şeker hastası olduğumdan bu yana doktorum Prof. Dr. Koptagel İlgün’ün verdiği ilaçları aksatmadan kullanıyorum. Doktorum, “Üç beyazdan uzak dur” dediği için şeker, tuz ve beyaz unlu mamulleri hayatımdan çıkardım. Bu özene rağmen şekerimi her zaman ideal seviyesinde tutabiliyor muyum? Hayır.. Bazen şartlar öyle gerektirdiği için, çoğu kez de şekeri yükselteceğini bilmeden yediklerim yüzünden kontrolü kaçırıyorum elimden. Acıbadem Hastanesi’nden cep telefonuma ‘Diyabet Okulu’na ilişkin davet gelince bir şey dürttü beni içimden. “Hele bir git bakalım bu okula, bilmediğin neler var bu konuda” diye. İyi ki gitmişim. Doç. Dr. Adnan Gökçel, Dr. Sedef Altınışık ve Diyetisyen Evrim Demirel’in anlattıklarından anladım ki, şekeri etkilemez diye yediğim birçok şey, meğer ‘üç beyaz’ kadar sakıncalı.
Neler mi?
Şeker, tuz, beyaz undan yapılanlar, pirinç, üzüm, incir, kavun, patates ve havucun şekeri hızla yükselten yiyecekler
olduğunu biliyordum, ama mısırın, kestanenin, bezelyenin ve özellikle de simidin onlardan da sakıncalı olduğundan haberim yoktu.
İlk derste, şeker hastası için tavsiye edilmeyen bu yiyeceklerin bile yağsız süt, yoğurt ve ayranla birlikte tüketilmesi halinde
şekeri hızla yükseltmediklerini öğrendim. Bundan böyle rüştünü ispatlamış tıp adamlarının dışında hiç kimsenin ‘şeker’ konusunda söylediklerine itibar etmeyeceğim. Ücretsiz okul Cumartesi sabah saat 10.00’da yine Acıbadem’deki Acıbadem Hastanesi’ndeyim.
Bu kez Dr. Yaser Süleymanoğlu ve Dr. Sedef Altınışık’tan ‘Diyabet Tedavisinde Yöntemler ve Yenilikler’i, diyabet hemşiresi
Öznur Yüce’den de ‘Evde Neler Yapmalı?’ konusunda söyleyeceklerini dinleyeceğim. Ücretsiz bir okul bu...
O yüzden isteyen, randevu alıp, katılabilir...
ERBiL’E BiR DESTEK DE MÜJDAT GEZEN’DEN
Sabah’tan Sevilay Yükselir, yine “Doğan Grubu’ndan bazıları Mehmet Ali Erbil’i yeniden ekranlara döndürmenin gayreti içinde” yazacak, ama olsun... Sevilay Yükselir kızıyor diye, olan biteni yazmaktan çekinecek değilim... Mehmet Ali Erbil’in, muhtar Hıdır Esen’den aldığı davet üzerine Tunceli’ne gidip, ‘dede’lerin elini öpüp, alevilerin gönlünü alacak yazımdan sonra Sevilay Yükselir gibi, bu barış çabasına karşı çıkan başka aleviler de oldu. O yüzden Erbil’in Tunceli seyahati şimdilik ertelendi. Çünkü davet sahipleri, daha geniş tabanlı bir karşılama için harekete geçti. Canlı yayınında sarf ettiği “Mum söndü” sözü yüzünden
sunduğu ‘Çarkıfelek’ programı yayından kaldırılan Mehmet Ali Erbil’e bir destek de Müjdat Gezen’den geldi.
Erbil’in içinde alevilere karşı en küçük bir kötü duygu olduğuna inanmadığını vurgulayan Müjdat Gezen, şunları söyledi: “29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda Büyükçekmece’deki aleviler bana ödül verecek. Orada, barışın en çok yakıştığı insanlar alevilerdir,
size Mehmet Ali Erbil’i affetmek yakışır diyeceğim. Zaten Erbil de defalarca özür diledi alevilerden... Onların da onu affedeceğine eminim.”