Berrin Pehlivan

Berrin Pehlivan

Berrinpehlivan@gmail.com

Tüm Yazıları

Yurt dışındaki meslektaşlarım ile uluslararası kongre veya toplantılarda buluştuğumda en utandığım anlardan biri, rahim ağzı kanseri görülme sıklığının ülkemizdeki yüksekliğini söylediğim zamanlardır. Gelişmiş ülkelerde artık hiç görülmeyen bu kanser, bizde halen ilk sıralardaki yerini koruyor. Human Papilloma Virüsü’ne (HPV) karşı geliştirilen aşı ile yüzde 97.5 oranında bu hastalığa koruyuculuk sağlanabilirken, yakın zamana kadar ulusal aşı takviminde olmaması ve aşının pahalı olması gibi sebeplerle rahim ağzı kanseri bizim için halen en sık görülen kanserlerden biri...

Haberin Devamı

Kadınlar, bir mücadeleyi daha kazandı ve Sağlık Bakanlığı aşıyı ödeme kapsamına aldı: Aşı 18 yaş üstü ve evli kadınlara yapılabilecek. Bu hem bir kadın olarak hem de doktor olarak beni tatmin etmese de en azından popülasyonun belli bir kısmına ulaşabilecek olması fikri mutlu etti. Aşının, 9-14 yaş arasında yapılması durumunda koruyuculuğu daha yüksek. Maksimum fayda için dikkat edilmesi gereken bir başka nokta da cinsel ilişki başlamadan uygulanması gerekliliği. Aşı yaptırmak için 11-14 yaş grubunu kaçırdıysak daha ileri yaşlarda da yapılması mümkün. Ancak ne kadar erken yapılırsa bağışıklığın gelişmesi o kadar yüksek oluyor. Özellikle bu riskli HPV alt tipleri ile karşılaşmadan önce aşı yapılması son derece yüksek koruma sağlıyor. 

Erkekler de aşılanmalı

Aşı, sadece genital siğillere ve rahim ağzı kanserine karşı değil; baş boyun kanserleri, penis, anal kanal dediğimiz bağırsağın çıkım bölgesi ve vulva kanserlerine karşı da koruyucu. Ayrıca hem erkeklere hem de kadınlara uygulanması gerekiyor. Genel algı HPV’ye bağlı daha çok kadınlarda kanser geliştiği, bu sebeple sadece kız çocuklarının erken yaşta aşılanması gerektiği yönünde olsa da HPV hem erkeklerde (penis, anüs, baş-boyun kanserleri) hem kadınlarda (vajina, rahim ağzı, baş-boyun) kansere sebep olabilir. Kız çocukları kadar erkek çocuklarının da aşılanması gerekir. Unutulmaması gereken bu aşının sadece koruyucu olduğu; tedavi özelliğinin olmadığıdır.

Haberin Devamı

KADINLAR BİR MÜCADELEYİ  DAHA KAZANDI

Aşının yan etkileri nelerdir?

Genel olarak herhangi bir yan etki gözlenmez. En sık görülen yan etki aşı ile yapılan yerde ağrı, ateş veya baş ağrısıdır.

Aşı, hamilelere, orta ve ağır derecede enfeksiyon geçirenlere yapılmaz. Alerjik reaksiyon öyküsü olanların da durumu hakkında bilgi vermesi gerekir.

Aşılamanın etkisi yıllar sonra ortaya çıkacak. Şimdilik Sağlık Bakanlığı’nın, rahim ağzı kanserine karşı ücretsiz taramalarından faydalanmak gerekir. Erken dönemde yakalandığında kür sağlanabilen bu kanser türü smear testi dediğimiz çok basit bir test ile taranabiliyor. Bizim kontrolümüzde olan bir başka durum da güvenli seks alışkanlığı edinmek; genellikle cinsel partnerler birbirine bulaştırırlar. Bulaştıktan sonra genelde kimse farkında olmaz. Bağışıklık sistemi baskılandığında, vücudun değişik yerlerinde kendini siğil olarak gösterebilirler. Kanser oluşması için geçmesi gereken süre 10-15 yıldır. Sigara kullanılması, çok sayıda cinsel partner, genital organlarda viral veya bakteriyel enfeksiyonların sık görülmesi diğer risk faktörleri arasındadır.

Haberin Devamı

Rahim ağzı kanserinin belirtileri nelerdir?

Erken tanı hayat kurtarır. Ancak bu hastalık başta belirti vermeyebilir. Bu nedenle genç yaşlardan itibaren düzenli taramaların yapılması gerekir. Hastalık ilerlemeye başladığında karın ağrısı veya kanama gibi belirtiler olur. Regl dönemleri arasında ya da menopoz sonrası kanamaların meydana gelmesi, belirti olabilir.

Her zaman söylediğim gibi, en zayıf düşman, gözümüzün önünden hiç kaybetmediğimiz, saldırı kanallarını bildiğimiz ve bir an bile yokmuş gibi davranmadığımız düşmandır. Ocak ayı rahim ağzı kanseri farkındalık ayı. Bu yıl ödenmeye başlanan aşı ile rahim ağzı kanserini daha çok ve daha umutlu konuşalım; unutmayalım ki, kanser konuştukça zayıflayacak.