Dilara Koçak

Dilara Koçak

bilgi@mezurasaglik.com.tr

Tüm Yazıları

Herhangi bir başarı söz konusu olduğunda, düşünce tarzının önemini hep duyarız. Bir düşünür, “düşünce ek, eylem biç” demiş. Biz nasıl düşünürsek, öyle davranırız. Çünkü, düşünce tarzımız, duygularımızı, duygularımız da tutumumuzu ve davranışlarımızı belirler. Bu doğal ilke, bir diyet programının başarılı olmasında da geçerlidir. Kendimiz hakkındaki düşünce tarzımız, duygularımızı belirler. Sağlıklı ve ölçülü beslenerek ideal kiloyu sağlamakta başarılı olmanın, beslenmeden çok, düşünce tarzıyla ilgili değişiklikler yapmayla daha çok ilgisi vardır. O zaman ne yapmalıyız? Cevap basit: Beslenme programına her öğün ve öğün arası bir gram olumlu düşünce katmalıyız. İdeal kilosunda olmayan bireyler, genelde imajlarıyla ilgili olumsuz düşüncelere sahiptir. Vücut ölçülerinden memnun olmadıkları için özgüvenleri düşük olabilir. Kısaca, kilosundan mutlu olmayan kişilerin, kendileri hakkında olumsuz düşünme eğilimleri vardır.

Haberin Devamı

Değişimdeki engel: ‘Ben’
Kişilerin moralinin bozulmasının nedeni, bazen kilolarıyla ilgili kendi kendilerine söyledikleridir. Diğer zamanlarda da, arkadaşlarının, aile bireylerinin çocukluktan beri kiloları ile ilgili söylediklerini zihinlerinde tekrarlamalarıdır.
İdeal kilonuza kavuşmak için, kendinizle ilgili olumlu şeyler düşünün. Siz olumlu düşüncelerinizi besledikçe, olumsuz düşünceler zamanla zayıflamaya başlar. Sonra da yok olur. Olumsuz düşüncelere fırsat tanımak yerine, neden geçmişteki denemelerinizin başarısız olduğunu, neleri yanlış yaptığınızı saptayın. Belki de, sonuçları görebilmek için yeterli süre beslenme planına bağlı kalmadınız. Beslenme programlarını neden takip edemediğinizi tespit etikten sonra, düşünce kalıplarınızı yeniden belirleyebilirsiniz. Kendinizi başarısız bulduğunuz fikriyle başardığınız bazı deneyimlerinizi hatırlayarak, hedefe ulaşacağınızı düşünün. Bu yeni hedefinizi, arzuladığınız daha sağlıklı yaşam tarzını nasıl gerçekleştireceğinizi hayal edin ve kendinize inanarak bunu başarın.
“Ben bunu yapabilirim, ben bunu yapabilirim, ben bunu yapabilirim.”


‘YAPABİLİRİM, BİLİYORUM, YAPABİLİRİM’

İdeal kilonuza kavuşmanıza engel olan olumsuz düşünceleri yok etmek için, onlarla savaşmayın. Olumlu düşüncelerinizi besleyin, olumsuz düşünceleriniz açlıktan ölecektir... Nasıl mı? Cevabı olumlu düşüncenin, azimli olmanın ve çok çalışmanın vurgulandığı bu kısa çocuk masalında bulabilirsiniz


Küçük bir buharlı makinenin çekmesi gereken vagonlar vardı. Dik bir yokuşa gelinceye kadar her şey iyi gidiyordu. Ancak sonra, vagonlardan oluşan uzun treni hareket ettiremedi.
Çekti, çekti. Üfledi, üfledi. Geriledi, bir daha üfledi. Ama, hayır! Vagonlar hareket etmedi.
Sonunda treni bıraktı ve tek başına gitmeye başladı. Çabalamaktan vazgeçtiğini mi düşünüyorsunuz? Gerçeği söylemek gerekirse, hayır! Yardım istemeye gidiyordu.
Küçük buharlı makine tepenin üstüne çıktı. Çuf, çuf! Çuf çuf!
Kısa zaman sonra, yandaki raylarda kocaman bir buharlı makine gördü. Çok büyük ve güçlü görünüyordu. Yanına koşarak yardım istedi. Büyük buharlı makine aşağı baktı ve “Bugünkü işlerimi bitirdiğimi görmüyor musun? Temizlendim ve parlatıldım. Hayır, sana yardım edemem” dedi.
Küçük buharlı makine üzgündü, ama devam etti. Çuf, çuf! Çuf çuf! Çuf çuf!
Kısa bir süre sonra yan rayda duran bir başka büyük buharlı makineye rastladı. Yanına gitti ve sordu: “Vagonlarımı tepenin üstüne getirmeme yardım eder misin? O kadar uzun ve ağır ki, ben getiremiyorum”.
İkinci büyük buharlı makine cevap verdi:
“Çok uzun bir yoldan daha yeni geldim. Ne kadar yorgun olduğumu görmüyor musun?”
“Çalışırım” dedi küçük buharlı makine ve yoluna devam etti.
Kısa bir süre sonra tam kendisi gibi bir buharlı makineye rastladı. Yanına koştu ve “Vagonlarımı tepeye çıkarmama yardım eder misin? O kadar ağır ki” dedi.
“Tabii” dedi küçük buharlı makine. “Eğer yapabilirsem, sana memnuniyetle yardım ederim”.
Ve böylece iki küçük buharlı makine vagonların yanına döndü.
Püf püf! Çuf çuf! Vagonlar yavaşça hareket etmeye başladı. Dik tepeye tırmanırken, ikisi de şarkı söylüyordu:
“Yapabilirim, biliyorum, yapabilirim-Yapabilirim, biliyorum, yapabilirim-Yapabilirim, biliyorum, yapabilirim“
Ve yaptılar! Kısa zamanda tepenin öteki tarafında, aşağı iniyorlardı. Şimdi yeniden düz ovadaydılar; küçük buharlı makine trenlerini kendisi çekebiliyordu. Kendisine yardım eden küçük makineye teşekkür etti ve vedalaştı.
Büyük bir mutlulukla şarkı söyleyerek yoluna devam etti:
“Yapabileceğimi biliyordum - Yapabileceğimi biliyordum - Yapabileceğimi biliyordum”
Masalın videosunu seyretmek için:
http://video.google.com/videoplay