Cadde Nusaybin'de şenlik var

Nusaybin'de şenlik var

09.06.2010 - 01:00 | Son Güncellenme:

Gülben Ergen’in katliamın yaşandığı Bilge köyünün çocuklarını ziyaretiyle atılan kampanyanın tohumları meyvesini veriyor. ‘Çocuklar Gülsün Diye’ ikinci anaokulu açıldı Duruca’da. Her birinin önüne oyuncaklar, çantalar, diş fırçaları ve macunlar konan çocuklar şaşkın ve mutlu. Bir sonraki durak Trabzon Deregözü Köyü

Nusaybinde şenlik var

Bir yıl önce Mardin’in Bilge köyünde yaşanan katliam çok kişinin hayatını değiştirdi. Orada öldürülen 44 kişinin yakınları için hiçbir şey eskisi gibi olmadı. Köyle uzaktan yakından bağlantısı olmayan birinin daha hayatı değişti bu süreçte: Katliamdan altı ay sonra köyü ziyarete giden Gülben Ergen’in.
Bilge ve civar köyleri ziyaret etti; okullara kitap, defter, kalem dağıttı. Ama kalıcı bir etki bırakmak istedi buralarda. Çocukları gördü, şartları gördü ve karar verdi: bu köylere birer anaokulu gerek.
Sonra araştırmacı Elvan Oktar ve Pro İletişim’in sahibi Feride Edige’yle bir araya geldi, kampanyanın adını ‘Çocuklar Gülsün Diye’ koydular. Kendini anlatması kolay olmadı; “Reklam yapıyor” dediler, “Kendine yontuyor” dediler. Sanırım hâlâ da diyorlar. Ama önceki gün Nusaybin’e bağlı Duruca Köyü’nde olanların arasında bunu aklına getiren yoktu. ‘Çocuklar Gülsün Diye’ kampanyasının ikinci anaokulu açıldı Duruca’da. Kampanya okul binasını yaptırıp içini de hazırlıyor ve Milli Eğitim Bakanlığı’na devrediyor. MEB de öğretmen atıyor. Buraya atanan İlknur Öğretmen, “Daha önceki okulda fare avlıyorduk” diyordu açılışta. Okulu dolduran çocuklar kadar sevinçliydi o da... Ama o çocuklar yok mu, o çocuklar...
Nasıl mutlu, nasıl şaşkın ve nasıl güzeldiler. Her birinin önüne oyuncaklar, çantalar, dış fırçaları ve macunlar konmuştu. “Ben bunu açmayacağım” diyordu biri, “Bitmesin.” Diğeri oyuncak hayvanların durduğu sepete eğilip zebraları kenara atıp “Ben inek istiyorum” diye tutturuyordu.

Haberin Devamı

Küçük Dila sınıfı
Duruca, Suriye sınırında. Kampanyanın amacı, ulaşılması en zor köylere anaokulu yapmak. Sınıflardan birinin adı Küçük Dila Sınıfı. Geçen eylülde İstanbul’daki sel felaketinde annesinden avuçlarından kayıp giden Dila’nın babasının katkılarıyla hazırlanmış bu sınıf. Dila’nın babası gibi, erken kaybını kampanyayla yaşatmak isteyen biri daha vardı Duruca’da.

Her okula oyun parkı
Bir organizasyon şirketinin sahibi Fatih Dağıstanlı, bu kampanyada yapılacak her okulun bahçesine bir oyun parkı hediye ediyor. Dağıstanlı, bundan 32 yıl önce, henüz yedi yaşındayken kaybettiği kuzeni Ahlam’ın adını veriyor parklara. Kampanyanın yeni durağı Trabzon Deregözü Köyü. Orada da temel atıldı atılacak. Okulun masraflarını Eyüp Sabri Tuncer üstlenmiş. O nedenle şu an yapılan bağışların tümü, dördüncü okula, Erzurum Köprüköy’e gidecek. İster 1 TL, ister çok daha fazlası, her türlü katkı makbul onların gözünde. Daha fazla bilgi isteyenler www.cocuklargulsundiye.org adresinden yararlanabilir.

Haberin Devamı

Bilge Köyü’nden geldiler
Bu kampanyanın başlangıç noktası Bilge Köyü, dört kişiyle temsil edildi bu açılışta: Canan, Hatice, Ezgi ve İpek. Hepsi de anne babalarını, kardeşlerini kaybetmişler o olayda. Gülben Ergen’le köyü ziyareti sırasında tanışmışlar, kalabalığın arasından sıyrılıp arabasına binmiş, hikayelerini anlatmışlar. Ergen de onları Duruca’daki açılışa davet etmiş. “Çok sıkılıyoruz köyde” diyorlar. Kaybettikleriyle bir gün buluşacaklarına inanıyor. Hatice epeyce yaşlı ninesine “Ölünce anneme selam söyle” dediğini anlatıyor.Teselli sözcüklerinin hepsi anlamsız kalıyor. Sözün bittiği yer burası.