Menü çok zengin

Hem birbirinden farklı şeflerin değişik yemeklerini tatma fırsatımız olacak hem de yemek meselesinde kafa yorulan
birçok konuya doyacağız...
9-12 Mayıs’ta tarihlerinde Maçka Küçükçiftlik Park’ta dört günlük bir yemek şenliği var: Gastro İstanbul Festivali. Arçelik’in ana sponsorluğundaki bu festivalde sektörün önemli markaları, yerli yabancı şefler,
bu dünyanın yazarları, uzmanları ve yeme içme meraklıları bir araya gelecek. Turizm Yatırımcıları ve İşletmecileri Derneği’nin (TURYİD) düzenlediği Arçelik Gastro İstanbul Festivali bünyesinde Türk Mutfağı Derneği (TMD)’nin özel bir çadırda yeme içme konusunda etkinlikleri yer alacak.
Kendi iki markası Mikla ve Num Num ile festivale katılan, Türk Mutfağı Derneği (TMD) üyesi şef Mehmet Gürs derneğin gerçekleştireceği etkinliklerle ilgili soruları yanıtladı.

Programa göz atılınca Türk Mutfağı Derneği’nin (TMD) çadırında çok zengin bir içerik sunacağınızı görüyoruz. Gelecek yabancı konuklar arasında Harold McGee gibi yemek dünyasından çok önemli bir isim de var. Hem de yoğurt gibi bizim için çok önemli konuyu tartışacak...

Evet, Harold McGee gibi çok önemli bir konuğumuz var, Aylin Öney Tan’ın yapacağı sunuma eşli k edecek. Ama önce Harold MacGee ile ilgili birkaç söz etmek isterim. McGee şu anda yemek dünyasındaki yaratıcı ların, trendsetter’ların, yemek üreticilerinin, yazarların, aşçıların elini öpmek isteyeceği bir kişi. Birçok meseleyi anlamamıza ve çözmemize yardımcı oluyor.

Nasıl kabul etti gelmeyi?

Valla ben de çok şaşırdım. Uzun zamandır gelmesini istiyorduk. Aslında onun açısından da çok önemli, onun da burada keşfedeceği çok şey olduğunu düşünüyoruz. Harold McGee bir aşçı değil, bir bilim adamı. Yemeğin bilimsel yanını kurcalayan bir kişi. Çok önemli kitapları var. Önemli araştırmalar yapıyor; bu bilgileri çok anlaşılır bir dil ile kitapları ve verdiği konferanslar aracılığı ile yemek dünyasına aktarıyor. Onun kitaplarındaki bilgilerden biz de yararlanıyoruz. Onun kitaplarını yemek hazırlarken ben de kullanıyorum. Örneğin kabak tatlısı yaparken kabak ile kireç nasıl bir reaksiyona giriyor? İki yıl önce Kopenhag’daki bir konferansta ona sorular sormuş ve onu davet etmiştim. Şimdi Aylin Öney Tan vasıtası ile geliyor. Aylin’in Oxford’da yaptığı yoğurt sunumunda dinleyicilerden biri de McGee idi. O sunumda birkaç soru da sormuş ona . Çok önemli bir kişi, kendi konuşmasa bile dört gün içinde Türk mutfağı ile ilgili yapılanları duyması bile yeterli. Kanaat önderi bir kişi yemek dünyasında. Zeytin, kahve ile ilgili sunumlar olacak, Türk mutfağının geçmişi ve geleceği tartışılacak, bu bilgileri yeme-içme dünyasına aktarması çok önemli.

Birçok gazeteci ve yemek yazarı geliyor. Yalnızca bu etkinlikleri takip etmeyecekler aynı zamanda oturumlarda, panellerde konuşacaklar...

Doğru. Sağlam gazeteciler ve yemek kitabı yazarları geliyor. Avustralya’dan, İtalya’dan, Fransa’dan, Finlandiya’dan, İspanya’dan, İsveç’ten, İngiltere’den, Amerika’dan yazar, düşünür, aşçı her alandan konuklarımız var...

Bu isimlerin arasında artık dünyaca üne kavuşmuş Avustralya’dan Somer Sivrioğlu da geliyor değil mi?

Türkiye için çok önemli bir isim. Somer’in Sidney’de Efendy diye bir restoranı var. Oranın en iyi lokantalarından biri. Sidney dünyada yemek konusunda önemli bir şehir olmuş durumda ve orada sapına kadar bir Türk lokantası ile öne çıkabiliyor. Ödül üstüne ödül alıyor. Şu anda da New York’ta bir Türk lokantası açma hazırlığı içinde. Türk yemekleri ve Türk lokantacılığı konusunda konuşacak. Somer ile birlikte de Greg Malouf da yemek pişirecek ve sohbet edecekler. Greg Malouf’un sayısız yemek kitabı var ve özellikle Ortadoğu ve Akdeniz yemekleri konusunda uzman biri. Son çıkardığı kitaplardan biri de Türk mutfağı ile ilgili; “Turquoise: AChef’s Travels in Turkey”. Greg de, Somer de mutfağı modernize eden bir ikili, sohbetleri çok ilginç olacak.

Kimdir bu Don Kişotlar?

Bir bölümde de “Don Kişotlar” var... İsimsiz kahramanlar mı? Konusunda uzman kişiler mi? Bunu biraz anlatabilir misiniz?

Nasıl anlatabileceğimi bilemiyorum... Belki de kahraman da diyebiliriz onlara. Türkiye’nin değişik bölgelerinden geliyorlar. Örneğin Diyarbakır’dan gelen kişi karpuz konusunda bilgi verecek. Gerçek Diyarbakır karpuzuna kafayı takmış biri. Edremit’ten bir helva üreticisi var, sekiz nesildir helva üretiyorlar. Mürteza Abi, Tıflı Paşa helvasını anlatacak, şimdi oğlu da geleneksel yolla helva üretiyor. Aylin Öney Tan, Nilhan Aras, Tangör Tan ve Gürsel Tonbul’un sunumunda yer alacak bu Don Kişotlar.

Genç aşçıları destekleyen bir bölüm gözüme çarptı...

Evet, 20’lerinin sonunda ve 30’larında olan genç aşçılara da yer verdik, onlar da birer sunum hazırlayacaklar. Her bölümün çok ilginç geçeceğini düşünüyorum. Şarap kör tadımları olacak, Türk mutfağı tartışılacak; hem Türkler hem yabancılar tarafından. Nedim Atilla ve Kantin’den Şemsa Denizsel zeytinyağlı yemekler konusunda sohbet edecekler... Çok önemli olduğunu düşündüğümüz iki başka panel var; İtalyan mutfağının ve yeni İskandinav mutfağının başarısı masaya yatırılacak.