05.02.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:
UMUT EROĞLU - umeroglu@gmail.com
Gaming İstanbul Oyun Fuarı’nın düzenlendiği İstanbul Kongre Merkezi’nin girişinde upuzun bir kuyruk... Çoğunluğu erkek ve genç büyük kalabalık heyecanla bilet almayı bekliyor. Salonda inanılmaz bir enerji var. Binlerce genç insan, hepsi gülümsüyor ve neşeli. Büyük ödüller için mücadele veren takım oyuncuları keskin bakışlarla ekranlara odaklanmış, parmakları dakikada bin tuşa basıyor. Taraftarlar heyecan içinde... Alan rengarenk, her köşeden kostümlü bir oyun karakteri çıkıyor. Ortam fütüristik bir lunaparka benzese de aslında ortada büyük bir “iş” dönüyor. PC oyunlarını mobile taşıyan yeni “Strike of Kings” oyununun dünya lansmanını İstanbul’da yapan Çinli Tencent Games, Türkiye’yi dünyaya açılan köprü olarak gördüklerini anlatıyor ve burada 750 milyon dolarlık bir pazar olduğundan bahsediyor.
Netmarble Türkiye CEO’su Barış Özistek, 110 milyar dolarlık dünya piyasasına göre bunun çok da büyük bir rakam olmadığı
“Oyunculuk mühendisliğin pabucunu dama attı bile”
Birkaç stand ötede buluştuğumuz Fenerbahçe E-Sports Takım Kaptanı Berke Demir, Özistek’in sözlerini doğruluyor: “Oyunculara asosyal damgası yapıştırırlar oysa alakası yok. Her oyuna girdiğinizde yeni insanlar geliyor ve kaynaşmanız gerekiyor. İnsanlar sorumluluk almayı öğreniyor. Bir bakıma hayata atılıyor.” 22 yaşındaki genç kaptan endüstri mühendisliği okuyor. Kendinden emin ama mütevazı. Birlikte fotoğraf çektirmek, imza almak isteyenler sırada. Oynadıkları oyun futbol değil, “League of Legends” isimli bir fantezi dünyasında savaşıyorlar. Büyük kulüpler arasındaki rekabet onlarda da var. “Kıran kırana bir mücadele yok ama yılların getirdiği rekabet nedeniyle hem bizim için hem de taraftar için Galatasaray müsabakası önemli” diyor kaptan. Soğukkanlı olduğu için kaptan seçilmiş. Koç bulunmayan takımı kaptan yönetiyor ve stratejik kararları veriyor. Berke, kariyerini bu alanda ilerletmeye kararlı: “Şu an bu işten inanılmaz keyif alıyorum, oyun sayesinde bir sürü ülke gezdim. Hayatımda hiç gitmeyeceğim yerlere gittim. Rakamsal verilere baktığımızda şimdiden mühendisliğin papucunu dama atmış gibi duruyor. İleride oyunlar futbol, basketbol kadar önemli olacak.”
Bugün Gaming İstanbul’un son günü; bu sıra dışı, faydalı ve eğlenceli ortamı halen yakalayabilirsiniz!
“Cosplay psikolojik olarak tedavi ediyor”
Oyun dünyasının vazgeçilmez bir geleneği de cosplay. Oyun karakterlerinin kişiliğine bürünmeyi ifade eden bu akımda oyuncular kendi kostümlerini tasarlıyorlar. Netmarble karakteri Tetra kostümüyle ilgi odağı olan Miray Songül ve İdil Cömert’le konuşuyoruz. 21 yaşındaki Miray moda tasarım öğrencisi, dikiş dikerek kendisini ifade ettiğini anlatıyor: “Tasarım yaparken karakterin kimliğine bürünüyorum. Bütün gün o karakter gibi dolaşıyorum.” 20 yaşındaki İdil ise cosplay’in iyileştirici yönünden söz ediyor. “Karakterin sana özgüven veriyor, kendi hayatının sorumluluğunu almıyorsun o anda. Onun kişiliğini yansıtmaya başlıyorsun. Günlük hayatı da besliyor ve psikolojik olarak tedavi ediyor.” Empati yeteneğinin çok kuvvetlendiğini söyleyen Miray, kendi kendine terapi yapabildiğini anlatıyor: “Benden kötüleri de var diyebiliyorsun. Karakterin belki yakınlarını kaybediyor ya da zor bir hikayeden geçiyor. O buna rağmen hayatta kalıyorsa ve savaşmaya devam ediyorsa sen de kendi hayatındaki ufak sorunlarla başedebilirsin diye düşünüyorum.” Cosplay aynı zamanda becerilerini ve aile ilişkilerini de güçlendirmiş. Dans öğrenmişler, daha fazla okumaya, oyunculuk öğrenmeye başlamışlar.
“Babam başta çok rahatsız olmuştu. Sonra baktı ki bana bir şeyler katıyor, sonunda kabullendi. Şimdi annem babam bana
yardım bile ediyor” diyor Miray.