Aksal Yavuz

Aksal Yavuz

aksalyavuz@hotmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Anlaşılan; Ankaragücü maçından ders alınmamış!
Oysa milyonlarca Trabzonsporlunun Ankaragücü maçında kaybedilen iki puana günlerdir içi yandı, yanmaya da devam ediyor! Antalyaspor maçı da ona eklendi.
Futbolcular, teknik adam ders almış olsa idi dünkü maça bu kadar vurdumduymaz başlamaz, böyle de bitirmezlerdi.
Dünkü Trabzonspor’u, bordo-mavili takımı hiç tanımayan birine izletip “ bu takım şampiyonluğa oynuyor” demiş olsaydı, o kişiyi inandırmak için bir değil kırk kez yemin etmesi gerekirdi!
Düşünün; doksan dakikada bir tane net pozisyona girdiler. Oynanan futbol bir yana, mücadele de etmediler…
İki penaltı ile iki kez öne geçmelerine rağmen oyuna tutunamadılar. Şampiyonluğa oynayan bir takım baskılı oynar, oyunu rakip sahaya yıkar, mücadele eder, tabir caizse rakibi boğar!
O kadar kötü başladılar ki, sezon başından bu yana birkaç maç hariç günümüz çağdaş futbolundan kesitler sunan Trabzonspor gitmiş, yerine adeta başka bir takım gelmiş. Oyuncuları tanıyana aşk olsun!
Tamam, stres olur, fakat insan en azından mücadele eder, koşar, elinden geleni yapar.
Düşünün; Antalyasporlu Ufuk Akyol, penaltıyı kullandığı (8) dakikaya dek, meşin yuvarlağa ayağı değmemiş Trabzonsporlu oyuncu vardı sahada… Onu geçtik, Trabzonspor öne geçtikten sonra da şampiyonluğa değil küme düşmeye aday takım gibi oynadı. Uğurcan olmasaydı; farklı mağlup olurdu.
Sen İstanbul’da Galatasaray’ı yen, kendi sahanda şampiyonluğa veda et. Bir başka deyişle denizi geç derede boğul. Hem de favori gösterildiğin bir maçta. Gerçi Trabzonspor bunu hep yapıyor, mutlak favori gösterildiği maçlarda sürekli puan kaybetti, Ankaragücü maçında olduğu gibi. Diğer maçlara değinmiyorum bile…
Uzun lafın kısası, kalan üç haftada köprünün altından daha çok sular akacak olmasına, bilinmesine rağmen şampiyonluğu altın tepsiyle Başakşehir’e teslim ettiler...