David Elleray, 22 Mayıs’ta TFF Hakem Danışmanı olarak hazırladığı raporu hem yönetim kuruluna hem de kulüp başkanlarına sundu.
17 maddelik raporunda özellikle altını çizdiği sorunlar şunlardı: Güvensizlik, İstikrar, İletişim, Yetersizlik… Elleray ayrıca MHK başkan ve yönetim kadrolarının sık sık değiştirilmesini de doğru bulmuyordu…
Şimdi sıkı duralım: Elleray’ın raporu 91 maddeden oluşuyordu. O sadece 17 maddenin sunumunu yaptı. Kalan 74 madde ile toplantıyı uzatmak istemedi. Belki TFF arşivlerine girmiştir, zamanla öğreniriz.
Günümüze dönersek… Türk futbolunda hakem kararları ile yaratılan kaos, bitmedi, devam ediyor.
Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, transferle ilgili akıllı hamleler ve belirlenmiş doğrularla dürüst bir duruş sergilerken, konu TFF ve hakemlere geldiğinde “kaos” sözcüğünü de kullanarak hesabın kapanmadığını ifade ediyor. Açıktan meydan okuyarak “Artık eski hakemlerin bırakmasını, genç hakemlerin göreve gelmesini istiyoruz. Böyle olmadığı takdirde gereken tepkiyi göstermekten geri durmayacağız” diyor.
Yara kapanmakta iken, kabuk bağlamışken kaşımak ve kanırtmak niye? Bunu anlayabilmiş değilim…
Ahmet Nur Çebi, 8 Mart’ta 12 hakemin sözleşmelerini iptal eden TFF kararından sonra 27 Mart’ta Tahkim Kurulu’nun o kararı 5’e 2 oy çokluğu ile kaldırıldığını elbette biliyor. Alınan kararı vicdanında onaylamıyor. Olabilir. Ama daha lig başlamamışken, TFF’nin MHK ataması yapılmamışken, Çebi’nin başlattığı bu yüksek perdeli meydan okuma yerinde ve doğru görünmüyor.
Meydan okumaya, gürültü çıkarmaya hiç gerek yok. TFF kararı Tahkim’den “temyizen” döndü, kaldırıldı. Şimdi “takdiren” yinelenebilir. Atanacak yeni MHK’dan beklenen karar belki de budur. Çebi, bu görüşünü sakin bir dille TFF’ye aktarabilirdi. Demek ki çok önemsiyor. Kamuoyunu uyandırmak, testinin kırılmasından önce yol göstermek istiyor. Katılmıyorum ama, olabilir.
Şimdi hakemleri bekleyen kararlara bakalım: Süper Lig’de hakem sayısı 25. Cüneyt Çakır’ın 4 yıllık sözleşmesi dışında 17-18 hakemin 1’er yıllık sözleşmesi var.. Lig başlamadan klasmanların belirlenmesi, Süper Lig hakemleri ile tüm klasmanların 4 Temmuz’da açıklanması gerekiyor. MHK sadece ezberimizdeki klasmanlar ve hakemlerle değil, tam tamına 6700 hakemle ilgili takvime uymak, programları gerçekleştirmek zorunda. En az 10 günlük gecikme söz konusu. Klasmanlar arasında yüzde 20’lik terfi-tenzil kararlarını almak o kadar kolay değil. Bu kararların da TFF’nin imzası bulunan UEFA Hakem Konvansiyonu’na uygun olması gerekiyor. Tüm hakemlerin seminer ve sınavlara girmesi, listelerin düzenlenmesi, ayrıca tatile zaman ayırmaları da çok zor görünüyor. O nedenle bayram tatilini de hesaba katarak 10 günlük gecikmenin daha da uzamaması gerekiyor.
Şu anda 60 şanslı hakem, Antalya Side’deki VAR/AVAR kursunda. TFF 1.Lig’de VAR kararlarının uygulanacağı önümüzdeki sezona hazırlanıyorlar.
Peki ya ötekiler? Testleri, sınavları, terfi-tenzil kararlarını ve klasman listelerini… MHK’nın atanmasını takvim ve programın uygulanmasını bekliyorlar. Sıkıntılı ve endişeliler. Baksanıza en sakin başkan Çebi bile şimdiden meydan okuyor!
Limit aşımları zorunlu
Önce yüzde 40 aşım kararları sonra da her kulübün kuruşu kuruşuna harcayacağı para miktarı… Yetersiz görenler, rakip takımlara karşı haksızlığa uğradıklarını öne sürenler olabilir. Bence TFF olabilecek en anlayışlı kararı aldı. Kovid 19 pandemisi, kur farkları katlanarak artan giderler, elbette en başta transferi etkiledi. Bu anlamda hem borçları, hem günlük giderleri dengede tutmak mümkün değil. Ancak olabildiğince! O yüzden, yayın gelirleri de iyice düşerken kulüpler hiç yakınmadan “küçülmenin” yollarını aramalı. Büyüme hamlelerinin neye mal olduğunu gördük yani!
Başkan’dan beklenen
TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi, Türkiye’nin en başarılı ihracatçılarından biri. Avrupa’nın en bilinen markalarıyla ayakkabı üretip yılda 1 milyar dolardan fazla dış satım gerçekleştiriyor. Ayakkabı ülkesi İtalya’da fabrikası, yatırımları ve yaratıcı birimleri var. Bunları reklam olsun diye yazmıyorum.
Dikkatle incelendiğinde Mehmet Büyükekşi, bilime kıymet veren, uzmanları dinleyen, üretimini kalite stadartlarının üstüne taşıyan bir iş adamı. Bu anlamda yeni TFF Başkanı’na bakıldığında, ondan ihmal edilmiş bazı konularda etkili hamleler bekleyebiliriz: Kulüplerde ve federasyonda genç futbolcu ve antrenör yetiştirilmesi için “akademia”ların kurumlaşması… Hiç ciddiye alınmayan, muhatap olunmayan antrenör, futbolcu ve hakemlerle daha yakın diyalogların başlatılması. Kararlardan önce görüşlerinin alınması.
TFF Yönetim Kurulu’na donanımlı ve kariyer sahibi iki kadını da alan Büyükekşi’den bunları bekleyebiliriz. Başarı diliyoruz.
