Üç büyükler arasında oynanan derbilerin havası, suyu farklıdır, keyiflidir, iyi biliriz. Öyle ki skor tabelasıyla ilgili öngörülerde bulunmak bir o kadar zordur. Derbilerde bildiğimiz tek gerçek, bireysel beceriler, tabela üzerinde etkilidir.
Fenerbahçe’yi biliyoruz, kadro derinliği, alternatif oyuncu sayısı oldukça fazla, öyle sabit bir 11’le oynamıyor, yedekten kim girse fark etmiyor, averajla liderlik koltuğunda oturması bunun en büyük göstergesidir kuşkusuz.
Rotayı Beşiktaş’a kıralım; haftanın derbisinde Kartal’ın fotoğrafını masaya şöyle bir yatıralım. Avantaj dezavantajı nedir, onu bir görelim... Valla çıkacak kadroyla ilgili öngörüde bulanamıyoruz. Çünkü biri düzeliyor, biri sakatlanıyor. Benzetme yerindeyse Ümraniye ‘revire’ dönmüş durumda.
Kuşkusuz Kartal’ın fotoğrafı negatif, ancak bu demek değildir ki avantajları hepten yok değil... Bir sıralama yapacak olursak bir numarada taraftar geliyor. Yönetim değişimi, stadı tamamen dolduracaktır, bu faktörün sahaya pozitif enerji şırınga edeceği tartışılmaz. Tabi ki taraftar desteğini esirgemeyecektir, Kartal’ın zirve yarışına tutunması bu maçta alınacak galibiyetle doğru orantılıdır. Taraftar, Kartal’ı desteklerken, takım üzerinde şartlar ne olursa olsun, baskı oluşmaması gerekir, aman haa buna dikkat edin. Demem o ki, “Dimyat’a pirince giderken, evdeki bulgurdan olmak” atasözü de kulaklarınıza küpe olsun!
Gelelim saha içine; Rıza Çalımbay hocamızın hangi 11’le çıkacağını bilsek, ona göre yorumlar yapabiliriz, kendisinin de bildiğini sanmıyorum! Çünkü nereye dokunsan, karşınıza sakat oyuncu çıkıyor maalesef!
Bu konuda benim öngörüm, şartlar ne olursa olsun, ‘sağlam’ oyuncularla sahaya çıkacaksınız bu birrrr...
Fenerbahçe’nin o geniş kadrosuna karşın 2-3 haftadır iyi oynadığını söylemek çok zor, zaman zaman arızalar yapıyor! Diğer en önemli faktör sahada eksik kalmayacaksınız, yani olası kırmızı kartlara davetiye çıkarmaktan uzak kalacaksınız bu ikiiii...
Fenerbahçe’nin özellikle ofansif bindirmelerinde etkili oyuncu sayısı fazla... Bu da şunu gösteriyor tabi ki bence, ikinci bölgede bekleyerek, dengeli oynamalıdır Kartal bu üçççç...
Elbette bireysel anlamda Kartal’ın etkili kramponları var, örneğin kaleci Mert Günok, müthiş yetenekli, bu yeteneğini ikiye katlamak zorundadır. Kartal kimlerle ayakta kalır, elbette ilk sırada Gedson yer alıyor, ikincisi ise eğer tam hazırsa Chamberlain , ilerde ise Aboubakar, bireysel olarak Kartal’ı toparlar. Ne var ki Aboubakar sakatlıktan yeni döndü, fiziksel olarak tam hazır olduğunu söylemek çok zor, bu da etti size dörtttt...
Gelelim hakemlere; biraz araştırdım, bu camiayı yakından tanıyan dostlarla konuştum, kantarda sanki FIFA kokartlı Atilla Karaoğlan ağır basıyor. Valla, MHK kimi verirse versin, kokartlısı, kokartsızı fark etmiyor, sezon başından bu yana her maçta krizler yaşanıyor. Eee tabi bir de VAR meselesi var ki, orası da gayya kuyusu!
Önyargılı değiliz, ancak sezon başından bu yana hakemlerle ilgili yaşadığımız skandallar ortada iken, iyi niyetli olamıyoruz maalesef. Hiç olmazsa şu derbiyi elinize, gözünüze bulaştırmayın, kurallara bağlı kalın, kafanıza göre takılmayın, cesur olun, cesur!
Kongre bitti, top artık tribünde
Yarım asıra dayanan mesleğimde Beşiktaş’ta çok kongrelere tanıklık ettim. İtiraf etmeliyim ki böylesi bir kongreyi hiç görmedim.
Kuşkusuz bu kongrenin örnek olarak öne çıkmasında Beşiktaş’ın 35. Başkanı Hasan Arat’ın yanı sıra adaylığını koyan Serdal Adalı’nın müthiş katkıları var. İki başkan adayının mali kongrede sarmaş dolaş olması, ele ele tutuşmaları genel kurulun kavgasız, gürültüsüz, dostane geçmesinde en büyük faktördür. Her ikisi de övgüyü de, alkışı da fazlasıyla hak ediyor, helal olsun onlara.Başkan Arat’ın mazbata töreninde yaptığı birleştirici konuşma da örnektir. Kendisine ve ekibine bu zorlu görevde başarılar diliyorum.
Kongre bitti eyyy Beşiktaş sevdalıları, artık top sizde, yani tribünlerde... Başkan Arat ve ekibi bu 1.5 yıllık zorlu süreci sizlerin desteğiyle aşacaktır unutmayın. Sadece yönetim kanadı değil, Kartal’ın da sizlerin desteğine gereksinimi var, bu takımın ayağa kalkması size bağlı, hani sizin bir sloganınız var; “Bir gün değil, her gün Beşiktaş”...
Ne dersiniz?
Güzel sözler
“Hiç kimseyi başkalarının anlattığı hikayelere göre yargılama. Herkes hikayeyi kendi tarafından anlatır”“Hiç kimseyi başkalarının anlattığı hikayelere göre yargılama. Herkes hikayeyi kendi tarafından anlatır” - Platon
